- Hazret-i Peygamber’e Muhabbetle İtaat

Adsense kodları


Hazret-i Peygamber’e Muhabbetle İtaat

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
imam hatiplim
Sun 21 June 2009, 04:54 pm GMT +0200
Muhabbet-i Rasûlullâh’ı yaşamayanlar, gerçek muhabbetin tadını alamazlar. Bezm-i Âlem Vâlide Sultan, Cenâb-ı Hakk’ın, bu âlemi nûr-i Muhammedî muhabbeti sebebiyle yarattığını ne güzel ifâde eder:

Muhabbetten Muhammed oldu hâsıl,

Muhammed’siz muhabbetten ne hâsıl…

***

Muhabbetin derecesi, eserinde tecellî eder. Peygamber Efendimiz’e olan muhabbetimiz, sünnet-i seniyyenin rûhâniyeti ile yaşayabildiğimiz nisbettedir.

***

Bir insan, Kur’ân-ı Kerîm ve Sünnet-i Seniyyeye tâbî olmadan, Gönlü Rasûlullâh Efendimiz’in rûhâniyetiyle dolmadan ve O’nun örnek hayatıyla istikâmetlenmeden kâmil bir mü’min olamaz.

***

Bugün nâil olduğumuz îman topluluğu, asr-ı saâdetin kudsî mîrâsının bereketidir. Bizler, artık sahâbî olma imkânına sâhip değiliz. Ancak âyet-i kerîmede buyrulduğu üzere “onlara güzellikle tâbî olan” mü’minlerden olup Hak Teâlâ’nın rızâsına nâil olma imkânımız bâkîdir.

***

Allâh ve Rasûlü’ne olan muhabbetimizi bütün fânî muhabbetlerin üstünde tutmalı ve son nefesimize kadar bunu devam ettirme vecdi içinde olmalıyız.

***

Allâh Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem-; Nebî, Rasûl, Habîbullah, Fahr-i Âlem, Rasûl-i Ekrem gibi hürmetkâr ve muhabbet dolu ifâdelerle yâd edilmeli, ism-i şerîfi her zikredildiği anda O’na tam bir teslîmiyetle salât ü selâm getirilmelidir.

***

Bir mü’min kulun gönlü, Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’e ne kadar muhabbetle dolarsa, o kadar azâb-ı ilâhîden uzaklaşmış olur. Bu, Cenâb-ı Hakk’ın yüce bir vaadidir. Âyet-i kerîmede buyrulur:

“(Ey Rasûlüm!) Sen onların içinde iken Allâh, onlara azâb edecek değildir!..” (el-Enfâl, 33)

***

Gönüller muhabbet-i Rasûlullâh’ta ne mertebeye vasıl olursa, dünyâda nâil olunacak huzur ve saâdet; âhirette ulaşılacak makam, o nisbette yüce olur.

***

Hazret-i Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem-, yaratılıştaki fânî muhabbetleri tekâmül ettirerek ulvîleştiren ilâhî muhabbetin tecellî merkezidir.

***

Muhakkak ki mü’min, Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem- karşısında ilâhî ürperişlerini ve bediî duygularını hissettiği, rûhunu nefsâniyete âit bütün çizgi ve görüntülerden boşalttığı vakit, O’nunla aynîleşme, O’nun muhabbetinden hisse alma yolundadır.

***

Hazret-i Mevlânâ -kuddise sirruh- buyurur:

“İki dünyâ bir gönül için yaratılmıştır! «Sen olmasaydın, Sen olmasaydın bu kâinâtı yaratmazdım!..» ifâdesinin mânâsını iyi düşün!”

***

Önceleri bir hristiyan iken, hakîkat-i Muhammediyye’yi idrâkin hazzına ererek gözü yaşlı, gönlü duygulu bir mü’min ve bağrı yanık bir Peygamber âşığı hâline gelen Yaman Dede Allâh Rasûlü’ne olan hasretini ne güzel ifâde eder:

Susuz kalsam yanan çöllerde cân versem elem duymam,

Yanardağlar yanar bağrımda ummanlarda nem duymam,

Alevler yağsa göklerden ve ben messeylesem duymam,


Cemâlinle ferah-nâk et ki yandım yâ Rasûlallâh!..

sümeyra
Mon 21 July 2014, 09:57 pm GMT +0200


       Allah razı olsun..Insaallah o muhabbetten hissemiz ziyade ola...

8/A
Mon 21 July 2014, 11:20 pm GMT +0200
Esselamü aleyküm ve rahmetullahi ve brekatüh(...)
RABBİM hepimizi Muhammde Mustafa -aleyhisselatüvesselam-'a layık bir ümmet eylesin ki
gönlümüzden O'nun muhabbeti O'nun aşkı eksik olmasın(...)
İNŞAALLAH...

gulbaharaktay
Fri 16 January 2015, 06:41 pm GMT +0200
 Allah razı olsun..InşAllah o muhabbetten hissemiz ziyade ola...

mevlüdekalınsaz
Fri 16 January 2015, 07:17 pm GMT +0200
amin ecmain inşallah. inşallah Allah'a ve Habibullaha'a duyduğumuz muhabbeti herşeyden öte en zirvede tutup bu muhabbeti ile ömrümüzü geçiririz.
Allah razı olsun.