saniyenur
Mon 16 July 2012, 11:05 am GMT +0200
Haya
Haya, utanma ve ar anlamındadır. İslâm terminolojisine göre haya, münkerden çekinmek ve kaçınmak duygusuyla insanın kendi kendisini ayıplaması, bu gibi fiillerden uzaklaşması demektir. Haya, kötü işlerden, utanılacak şeylere başvurmaktan men eden duygudur. O, insanı arsızlık ve iffetsizliğin ağına düşmekten koruyan bir güçtür. Onu zina dahil, yasaklanmış her türlü ahlakî fenalıklardan muhafaza eder. İslam ahlak eğitimi, insan tabiatında uyuyan utanç duygusunu çok kuvvetli bir şekilde uyandırıp, onu geliştirip kuvvetlendirmeyi, bütün fena arzu ve isteklere karşı güçlü ahlakın vazgeçilmez hizmetçisi ve kişinin zihnî davranışının bir parçası haline getirmeyi amaçlamaktadır.
Hz. Peygamber'ın sözleri bunun manasını bütünüyle izah etmektedir: "Her dinin bir ahlakı vardır; İslam'ın ahlakı hayadır." (Malik, İbni Mace, Beyhaki). İbni Ömer, Rasulullah'ın; "haya ve iman arkadaştırlar; biri yok olduğunda öbürü de gider." dediğini nakleder.
Ebu Hureyre, Rasulullah'ın şöyle buyurduğunu nakletti: "Haya imanın bir parçasıdır ve iman Cennettedir, fakat hayâsızlık, kalp katılığının bir parçasıdır ve katı kalp cehennemdedir." (Ahmed ve Tirmizi). İmran b. Husayn'a göre Rasulullah şöyle buyurmuştur: "Haya iyilikten başka birşey meydana getirmez." (Buhari ve Müslim). Buhari tarafından nakledilen bir başka hadiste bu tabirin ehemmiyeti çok açık bir şekilde izah edilmektedir. İbni Mes'ud, Rasulullah'ın: "Halkın ilk peygamberlerden Öğrendikleri sözlerden bir tanesinin de, 'haya etmezsen bildiğini yap." buyurduğunu nakletti.
İslam, hayanın fıtri niteliği hakkında toplumu eğitmek için ahlak dersleri koymuştur ki, bununla sadece açık günah ve kötülükleri bilmiş olmayacak, aynı zamanda fena arzu ve niyetlerin tehlikesinden de haberdar olmuş ve kötü etkilerden korunmuş olacaklardır. Haya'nın keyfiyeti ahlak eğitimi yoluyla çok sağlamlaştırılmıştır, o hayâsızlık ki, zihnin en basit arzusundan bile fenalık ve günah meydana getirir. Bunun ehemmiyetini tam olarak tasvir edebilmek için birkaç misal verilmiştir. (Mevdudi, Purdah and the Status of Women in islam).