sumeyye
Fri 19 February 2010, 10:18 pm GMT +0200
Hâris b. Ebi Dırar ile Oğullarının Medine´ye Gelişleri ve Müslüman Oluşları
O sırada, Haris b. Ebi Dırar da, kızının kurtulmalığı olmak üzere yanına develer alarak Medine´ye doğru gelmekte idi.
Akik vadisinde iken, develere baktı, ikisine tamah ederek kıyamadı. Onları Akik´te iki dağ arasında bir kuytuya sakladıktan sonra, Peygamberimiz Aleyhisselamın yanına geldi ve:
"Yâ Muhammedi Siz benim kızımı esir etmiştiniz! [121]
Benim kızım gibi bir kadın esir olarak tutulamaz! Bu, benim mevkiim ve şerefimle bağdaşmaz!
Sen onu serbest bırak!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Onu, dilediğini seçmekte serbest bırakmamızı uygun ve güzel bulur musun?" diye sordu.
Haris b. Ebi Dırar:
"Evet! Sen, bunu yaparsan, üzerine düşeni yerine getirmiş olursun" dedi ve kızının yanına vanp:
"Şu zât, seni dilediğin yolu seçmekte serbest bıraktı. Sen sakın bizi rezil ve rüsvay etme!" dedi.
Hz. Cüveyriye:
"Ben Resûlullah Aleyhisselamı tercih ediyorum!" deyince, Haris:
"Vallahi, sen bizi rezil ve rüsvay ettin" dedi.[122]
Haris b. Ebi Dırar, Peygamberimiz Aleyhisselama:
"Şu develer, kızımın kurtulmalığıdır!" dediği zaman, Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Akikte, filan dağ arasında, filan kuytuya saklamış olduğun iki deve nerede kaldı? Onları ne diye getirmedin?" buyurunca, Haris b. Ebi Dırar
"Ben şehadet ederim ki; Allah´tan başka ilah yoktur! Sen Muhammed de, Allah´ın resûlüsün! Vallahi, bunu Allah´tan başka bilen yoktu!" diyerek; hem kendisi, hem de kendisiyle birlikte iki oğlu ve kavmin den yanında bulunan kişiler Müslüman oldular.[123]
Yüce Allah hepsinden razı olsun!
Peygamberimiz Aleyhisselam, Sabit b. Kays´a haber gönderip, Hz. Cüveyriye´yi istedi.
Sabit b. Kays:
"Babam, anam sana feda olsun yâ Rasûlallah! Onu sana bağışladım!" dedi.
Peygamberimiz Aleyhisselam, kurtulmalık akçesini ödeyip Hz. Cüveyriyeyi serbest bıraktıktan[124] ve babasına teslim ettikten sonra, onu, zevceliğe kabul etmek üzere babasından istedi. Haris b. Ebi Dırar da, buna muvafakat etti.
Peygamberimiz Aleyhisselam, Hz. Cüveyriye´ye 400 dirhem mehirverdi.[125]
Hz. Cüveyriye´nin asıl adı Berre iken, Peygamberimiz Aleyhisselam onu Cüveyriye adına çevir di.[126]
Hz. Âişe derki:
"Resûlullah Aleyhisselamın Cüveyriye ile evlendiğini haber alınca, Müslümanlar, ellerindeki Benî Mustalık esirlerini, ´Resûlullah Aleyhisselamın hısımlarıdır!´ diyerek serbest bıraktılar.
Böylece, Benî Mustalık kadınlarından 100 kadın serbest bırakılmış oldu.
Ben, kavmi için, Cüveyriye´den daha hayırlı bir kadın bilmiyorum !"[127]
Hz. Cüveyriye çok oruç tutar, çok namaz kılar.[128] günlerinin yarısını Allah´ı zikirle geçirirdi.[129]
Yüce Allah ondan razı olsun![130]
[121] İbn İshak, İbn Hisam, Sîre, c. 3, s. 308.
[122] İbn Sa´d, Tabakâtü´l-kübrâ, c. 8, s. 118-119.
[123] İbn İshak, İbn Hisam, Sîre, c. 3, s. 308.
[124] Vâkıdî, Megâzî.c.2, s. 411.
[125] İbn İshak, İbn Hisam, Sîre, c. 3, s. 308.
[126] İbn Şa´d, Tabakâtü´l-kübrâ, c. 8, s. 118.
[127] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 3, s. 307-308, İbn Sa´d, Tabakâtü´l-kübrâ, c. 8, s. 117, Ahmed b. Hanbel, Müsned,c.6, s. 277.
[128] İbn Sa´d, Tabakâtü´l-kübrâ, c. 8, s. 119.
[129] İbn Sa´d, Tabakât.c. 8, s. 119, Ahmed b. Hanbel, Müsned, c. 6, s. 430, Müslim, Sahîh, c. 4, s. 2090, Ebu Dâvud, Sünen, c. 2, s. 81 , Tirmizî, Sünen, c. 5, s. 556, İbn Mâce, Sünen, c. 1251-1252, Nesâf, Sünen, c. 3, s. 77.
[130] M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Köksal Yayıncılık: 4/414-416.