neslinur
Thu 12 August 2010, 05:28 pm GMT +0200
Harbi Vasiyet Ettikten Sonra Varisleri Müslüman Olurlarsa, Onun Vasiyetini Yerine Getirirler Mi?
Harbî, bilindiği gibi darü'l-hapte (İslam'a karşı olan küfür diy-ırmda) yaşayan gayr-i muslinidir. Böylesi vasiyyette bulunduktan sonra varisleri İslamiyet'i din olarak seçerse, murislerinin vasiyyetini infaz ederler mi? Bu hususta farklı yorum ve görüşler vardır. [23]
Konuyla İlgili Hadisler
Amr b. Şuayb'den, o da babasından, o da dedesinden rivayet- le şöyle haber vermiştir: "As b. vail, öldükten sonra kendi adına yüz kölenin hürriyetine kavuşturulmasını vasiyyet etti. (Onun varisleri ise islam'a girmiş oldular ve onun Olumundan sonra) oğlu Hişam elli köle azad etti. Oğlu Amr ise o da elli köle azad etmeyi arzuladı ve ancak durumu Resulüllah'a arzetti: 'Ya Re-sulellah! Doğrusu babam yüz köle azad edilmesini vasiyyette bulundu. Hişam onun adına elli köle azad etti ve geriye elli köle daha azad etmemiz kaldı. Bu durumda ben onun adına elli köle azad edeyim mi?" diye sordu. Efendimiz şöyle buyurdu: "Eğer o müslüman olsaydı onun adına yaptığınız azad etmeler, ondan yana yaptığınız tasadduklar veya onun için yaptığınız hac ona ulaşırdı.. (Ama müslüman olmadığı için ulaşmaz...)" [24]
Tahliller
Amr b. Şuayb'm bu rivayeti hakkında Ebu Davud susup bir açıklama yapmamıştır. el-Münziri ise, Amr hadisinde ihtilaf bulunduğunu belirtmiştir. Ancak bu zatın baba ve dedesinden yaptığı rivayetlerin hemen hepsi hasen olarak kabul edilmiştir. İmam Tirmizî ise onun birçok rivayetlerini sahihi emiştir. Bu bakımdan müctehidlerin çoğu ve ilim adamları bu hadisle istidlal etmişlerdir. [25]
Çıkarılan Hükümler
1- Kafirin vasiyyeti sahihtir.
2- Kafirin veya zimmî'nin yaptığı vasiyyeti, müslüman olan varisleri yerine getirmekle yükümlü değillerdir. Özellikle bir günaha ve İslam aleyhine yönelik ise tenfizi haramdır.
3- Kafirin yaptığı vasiyyetler yerine getirilse bile, sevap olarak ona hiçbir şey ulaşmaz. Çünkü sevabın kanalı, dosdoğru imandır.
4- Kafirin dünyada işlediği iyilikler, güzel amellerin karşılığı dünyada kendisine verilir. Ahirette onlar için hiçbir nasip yoktur. Çünkü yapılan iyilik ve güzel işlerde ALLAH rızası söz konusu değil, halkın görmesi ve beğenmesi söz konusudur. [26]
Harbî, bilindiği gibi darü'l-hapte (İslam'a karşı olan küfür diy-ırmda) yaşayan gayr-i muslinidir. Böylesi vasiyyette bulunduktan sonra varisleri İslamiyet'i din olarak seçerse, murislerinin vasiyyetini infaz ederler mi? Bu hususta farklı yorum ve görüşler vardır. [23]
Konuyla İlgili Hadisler
Amr b. Şuayb'den, o da babasından, o da dedesinden rivayet- le şöyle haber vermiştir: "As b. vail, öldükten sonra kendi adına yüz kölenin hürriyetine kavuşturulmasını vasiyyet etti. (Onun varisleri ise islam'a girmiş oldular ve onun Olumundan sonra) oğlu Hişam elli köle azad etti. Oğlu Amr ise o da elli köle azad etmeyi arzuladı ve ancak durumu Resulüllah'a arzetti: 'Ya Re-sulellah! Doğrusu babam yüz köle azad edilmesini vasiyyette bulundu. Hişam onun adına elli köle azad etti ve geriye elli köle daha azad etmemiz kaldı. Bu durumda ben onun adına elli köle azad edeyim mi?" diye sordu. Efendimiz şöyle buyurdu: "Eğer o müslüman olsaydı onun adına yaptığınız azad etmeler, ondan yana yaptığınız tasadduklar veya onun için yaptığınız hac ona ulaşırdı.. (Ama müslüman olmadığı için ulaşmaz...)" [24]
Tahliller
Amr b. Şuayb'm bu rivayeti hakkında Ebu Davud susup bir açıklama yapmamıştır. el-Münziri ise, Amr hadisinde ihtilaf bulunduğunu belirtmiştir. Ancak bu zatın baba ve dedesinden yaptığı rivayetlerin hemen hepsi hasen olarak kabul edilmiştir. İmam Tirmizî ise onun birçok rivayetlerini sahihi emiştir. Bu bakımdan müctehidlerin çoğu ve ilim adamları bu hadisle istidlal etmişlerdir. [25]
Çıkarılan Hükümler
1- Kafirin vasiyyeti sahihtir.
2- Kafirin veya zimmî'nin yaptığı vasiyyeti, müslüman olan varisleri yerine getirmekle yükümlü değillerdir. Özellikle bir günaha ve İslam aleyhine yönelik ise tenfizi haramdır.
3- Kafirin yaptığı vasiyyetler yerine getirilse bile, sevap olarak ona hiçbir şey ulaşmaz. Çünkü sevabın kanalı, dosdoğru imandır.
4- Kafirin dünyada işlediği iyilikler, güzel amellerin karşılığı dünyada kendisine verilir. Ahirette onlar için hiçbir nasip yoktur. Çünkü yapılan iyilik ve güzel işlerde ALLAH rızası söz konusu değil, halkın görmesi ve beğenmesi söz konusudur. [26]