sumeyye
Tue 31 July 2012, 02:03 pm GMT +0200
Hâlifle İlgili Şartlar:
I. Akıl Ve Buluğ:
Yeminin sahih olması için, hâlifin akıllı ve baliğ olması gerekir. Bu sebeple, deli ve çocuğun yemini ve adağı sahih olmaz. Ancak, sarhoş edici maddeleri bilerek kullanıp sarhoş olanın yemini ayık gibi geçerlidir.
II. İslâm:
a) Hanefi Mezhebine göre, yeminin sahih olması için, yemin edenin'müslüman olması şarttır.
b) ÜM'e ve eş-Şafiî'ye göre, hâlifin müslüman olması şart değildir; eş-Şafiî'ye göre, küfür halinde edilen yeminde hânis olunca keffaret oruçla değil, malla ödenir.
III. İkrah Bulunmaması:
a) Hanefi Mezhebine göre, -feshedilmeye ihtimali bulunmayan bir tasarruf olduğundan, adak, azad ve talâk gibi- yeminde de ikrahın bulunmaması şart değildir. Mahlûfun aleyhi ikrah yoluyla hâlif değil de başkası yapınca hânis olunmaz.
b) ÜM'e göre, yeminin sahih olması için, ikrah bulunmaması gerekir; Maliki Mezhebine göre, ikrah halinde yemin in'ikad etmez. İn'ikad eden yemin, ya bir işi yapmaya (ki buna yemin-i hıns denir) veya terke (buna da yemin-i berr denir) aittir: Berr sözüyle hınsa zorlanınca keffaret gerekmez, ancak bu işi zararsızca yapabilmek mümkünken yapılmadığı takdirde keffaret gerekli olur. Hıns sözüyle hınsa zorlanınca -ki bu bir işi yapmamaya yemindir-hüküm ihtilaflıdır:
Meşhur görüşe göre, hânis olunur ve keffaret gerekir, bazılarına göre hânis olunmaz.
IV. Ciddiyet:
Hanefi Mezhebine göre, ister ciddî, isterse şaka yollu yapılsın yemin her durumda sahihtir; ÜM'e göre yeminin kasıtla yapılması gerekir.
Yeminin sahih olması için, hür olmak şart değildir; köle yemin eder de hânis olursa keffareti mal ile değil, oruçla öder.