- Hakiki ve izahi bidatlerin hükümleri

Adsense kodları


Hakiki ve izahi bidatlerin hükümleri

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
sidretül münteha
Fri 3 June 2011, 02:23 pm GMT +0200
5- HAKİKİ VE İZAFÎ BİD’ATLERİN HÜKÜMLERİ VE ARALARINDAKİ FARKLAR



Bundan önce hakiki bid'ati ve izafi (göreceli, nisbî) bid'ati açıkla­mak gereği vardır. Bu konuda biz şunları söyleriz:
Hakiki bid'at, ne Kitab'dan, ne sünnetten ne icmadan şer'i bir delili bulunmayan, ne de ilim adamlarınca icmali veya tafsili muteber bir istidlale dayanmayan bid'attır. Nitekim yukarıda da belirtildiği gibi bu sebeple bid'at diye isimlendirilmiştir. Çünkü o, geçmişte örneği olmayan uydurulmuş bir şeydir. Her ne kadar bid'atçi kendisinin şeriatın dışına nisbet edilmesini reddetse bile bu böyledir. Çünkü o, istinbat ettiği şeylerle deliller neyi gerektiriyorsa onun altına girdiğini iddia ediyor fakat bu iddia ne işin hakikatında ne de zahire göre sahih/geçerli değildir. İşin hakikatında bu iddianın doğru olmadığı onların istinbatının delillerle karşüaştırılmasıyle anlaşılır. Bu iddia zahire göre, yani dış görünüşü itibariyle de doğru değildir. Çünkü bid'atçinin delilleri, -şayet onlarla istidlal ettiği sabit ise- aslında delil değil, birer şüphedir. Yoksa iş gayet açık olurdu.
İzafi (göreceli, nisbi) bid'ate gelince bunda iki tane şaibe (şüphe, kusur) yönü vardır: Bunlardan birincisi, o bid'atin delillerle ilişkili bir durumunun olmasıdır ki bu yönüyle bid'at değildir. Diğer şaibe ise o bid'atin delillerle ilişkili hiçbir durumunun olmaması, tamamen hakiki bid'at gibi olmasıdır. Böyle iki tane şaibe taşıyan bir şeyle amel edilince kişi bu iki şeyden birisinden asla kurtulamaz. Bu sebeple biz bu tür bid'ate "izafi bid'at" ismini verdik. Yani bu iki yön­den birisine nisbetle sünnettir. Çünkü delile dayanmaktadır. Diğer yönüne nisbetle bid'attir, çünkü delile değil, şüpheye dayanmaktadır veya hiçbir şeye dayanmamaktadır.
İkisi arasında mana yönünden fark vardır. Aslı itibariyle delili vardır. Keyfiyeti, ahvali ve tafsilatı yönüyle de delile ihtiyacı olduğu halde bu yönleriyle delili yoktur. Çünkü bu tür bid'atler sadece âdetlerde değil genellikle ibadetlerde olur. Bunu inşaallah anlata­cağız.
Bundan sonra bizim söyleyeceklerimiz şunlardır: Biz hakiki bid’atlerle ilgili hükümler konusunda söylenecek şeyleri söylemekten vazgeçtik. Çünkü bu tür bidatler çok meşhurdur ve insanlar arasında yaygın bir şekilde bilinmektedir, bunlarla ilgili çeşit çeşit fırkalar çıkmıştır, insanlar grup grup bu fırkalara dağılmışlardır ve onlarla ilgili yeteri kadar misaller daha önce geçmiştir, âlimler de bunları öteden beri bilmektedir. Bununla beraber hakiki bid'atın izâfı bidatten bağımsız, sırf kendisine ait hükümleri çok nâdirdir. Bilakis hükümlerin pek çoğunda her ikisi de müşterektir ki bu kitabın gayesi de bunları açıklamaktır. Halbuki izafi bid'at böyle değildir, onun kendisine ait özel hükümleri vardır ve bu hükümler özel açıklamayı gerektirir ki bu bölümün gayesi de budur. Ancak öncelikle şunu söylemek gerekir ki izafî bidat de iki kısımdır: Birincisi hakiki bid'ate yakın olan izâfı bidattir ki neredeyse hakiki bid'at sayılır. Diğeri neredeyse hâlis sünnet sayılacak kadar hakiki bid'atten uzak izâfı bidattir.
Bu taksimatı yaptıktan sonra artık her bir bölüm üzerinde ayrı ayrı söz etmek bir zorunluluk haline gelmiştir. Bunlardan herbirini vaktin gerektirdiği ölçüde fasıllara ayırdım. Başarı Allah'tandır.[1]



[1] İmam Şatıbi, el-İ’tisam Kitap Dünyası Yayınları: 1/317-318.

ceren
Sun 11 June 2017, 04:13 pm GMT +0200
Esselamu aleyküm.Rabbim bizleri bidat gibi dinde yeri olmayan davranışlardan uzak eylesin inşallah...