sumeyye
Tue 15 February 2011, 02:05 pm GMT +0200
Hadis İlminin Bu Dalında Eser Veren Az Olmuştur:
Gerçi hadis ilmi, Rasûluîlah’ın (s.a.) hadislerini tespit etmiş; onun getirdiği usûlleri, ayrıntıları ortaya koymuş, sahabe ve tabiînin söz ve uygulamalarını mücmel ve mufassal olarak açıklamıştır. Müctehidlerin gayretleri, fıkhın her bir konusunda göz önünde bulundurulan maslahatların açıklanması noktasına ulaşmış, ehl-i tahkik âlimler çok değerli nükteler ortaya koymuş, tetkik sahipleri değerli tahliller yapmışlardır. Bunun sonucunda bu alanda söz etmek -Allah’a hamd olsun- ümmetin icmâsım bozan yeni bir bid’at, yahut kör kuyuya dalmak olmaktan çıkmıştır. Ancak bu alanda yazan veya bu ilmin temellerini atmaya çalışan, esaslarını ve ayrıntılarını düzenleyen, dile dişe dokunacak bir şey ortaya koyan pek olmamıştır. Bir özdeyişde şöyle derler:
“Ben aslana bindim; terkime kim gelir?”
Hadislerin Sırlarına Vâkıf Olabilmek İçin Şer’î İlimlerde Söz Sahibi Olmak Zarurîdir:
Bu kolay bir iş de değildir; çünkü hadislerin esrarına vakıf olmak ancak şer’î ilimlerin tamamında söz sahibi olan, ilâhî marifet dallarının tamamında eşsiz bulunan kimseler için mümkün olabilir. Onun kaynağından içmek ancak Allah Teâlâ’nın göğsünü “le-dün ilmi”ne [62] açtığı, kalbini vehbî sırlarla doldurduğu kimselere nasip olur. Bütün bunlar yanında o kişi yanıp tutuşan bir tabiata, cevval bir zekaya sahip olmalı, izah, tasvir ve ifadede mahir olmalı, değerlendirmede üstün bir yeteneğe sahip bulunmalıdır. Esasların (prensip) nasıl çıkarılacağım, onların üzerine fer’î meselelerin nasıl bina edileceğini, kaidelerin nasıl konulacağını ve onların doğruluğunu tespit için gerek aklî ve gerekse naklî delillerin nasıl getirileceğini çok iyi bilmelidir.
İşte Allah Teâlâ’nın bana olan en büyük nimetlerinden biri, beni bu ilimden nasiplendirmesi ve ondan bana bir pay ayırmasıdır. Bununla birlikte ben eksikliğimi hep itiraf eder ve O’na iltica ederim:
“Ben nefsimi temize çıkaramam. Çünkü nefis hep kötülüğü emredicidir.” [63]
[62] Allah vergisi oian Rabbani ilim. (Ç)
[63] Yûsuf: 12/53.