sumeyye
Sun 16 October 2011, 01:56 pm GMT +0200
Hac Ve Umre İbadetini Feshetmek, Aksini Yapmak Ve Konu Hakkında Kur'ân'da Varit Olan Hükümler
1096. Hz. Osman'a hacc-ı temettü sorulduğunda "Bu bizim içindi. Sizin için değil" diye cevap vermiştir. (Ishâk) [48]
1097. Ma'kıl b. Yesâr demiştir ki: Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem) ile birlikte haccettim. Âişe'yi elbiselerini çıkarırken gördük.[49] (Resûlullah) "Neyin var?" diye sordu. "Senin aileni ihramdan çıkardığın haberini aldım" dedi. Bunun üzerine Resûlullah {salkDahu aleyhi veseüem): "Beraberinde kurbanlık deve sevk etmeyenler ihramdan çıktılar. Biz ise ihramdan çıkmadık. Zira bizim yanımızda hedy (kurbanlık olarak belirlenmiş hayvan) var. Arafat'a varıncaya kadarda böyle devam edeceğiz" buyurdu. (Ebû Ya'lâ) [50]
1098. Muhammed b. Şîrîn bildiriyor: İmran b. Husayn arkadaşlarıyla birlikte geldi. Hepsi de hac ile umreyi birleştirmişlerdi. Osman b. Affân'a: "İmran b. Husayn arkadaşlarıyla birlikte hac ve umre İçin ihrama girerek geldi" denildi. O da hemen ona birini göndererek "Bunlardan birini seç!" diye emretti. İmranjpla (arkadaşlarına): "Müminlerin emiri bizi bundan (hac ile umreyi birleştirmekten) menetti ve (birini seçmemiz için) bizi muhayyer bıraktı. Ben sizin için haccı seçiyorum" dedi.[51] (Müsedded)
1099. Hasan b. Ali'nin azatlısı Sa'd demiştir ki: Hz. Ali ile birlikte (Medine'den) yola çıktık. Zülhuleyfe'ye vardığımızda "Ben hac ile umreyi birleştirmek istiyorum. Sizden kim böyle yapmak isterse, benim söylediğim gibi söylesin" dedi. Sonra "umre ve hac için birlikte" diyerek telbiye getirdi. Rivayet mevkuftur.[52] {Müsedded)
1100. Cübeyr b. Mut'im'in kardeşinin oğlu şöyle nakletmektedir: Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem) elinde bir makasla Merve tepesinde durup saçlarını kesiyordu.[53] Bir yandan da: "Kıyamete kadar umre hacca karışmıştır" buyuruyordu. (Ebû Bekir b. Ebî Şeybe ve Ahmed b. Menî') [54]
[48] Senedi söhîfitir, Bûsîrî yorum yapmamıştır.
[49] M. ez-Zevâid'de Taberânî'den naklen bu şekilde gelmiştir. Asıllarda onun yerinde "nalınlarını çıkarırken" ifadesi yer almıştır ki bu anlamsızdır. el-İthâfda ifade, M. ez-Zevâid'deki gibi geçmiştir.
[50] Senedinde metruk biri olan Ubeydullah b. Ebî Humeyd vardır. Aynı hadisi Taberânî el-Mu'cemu'l-kebîr'de nakletmiştir. Bkz. Heysemî, III, 233. Bûsîrî ise bir açıklama yapmamıştır.
[51] Ravileri güvenilir kimselerdir. Bûsîrî de aynı değerlendirmeyi yapmıştır.
[52] Müsnede'de "Hadis sahîh mevkuftur" denilmiştir. Bûsîrî ise değerlendirme yapmamıştır.
[53] Asıllarda "Saçlarını kısaltıyordu" ifadesi geçmiştir. el-İthâfda da böyle yer almıştır.
[54] İkisinin senedinde de "Kilâb b. Ali, Mansûr b. Süleyman'dan naklen" ifadesi yer almıştır. Bu iki raviyi de İbn Ebî Hatim eserinde zikretmiş, ancak haklarında ne cerh/tenkit, ne de ta'dil/olumlu değerlendirme nakletmiştir. Söz konusu isimler Müsnede'de hata sonucu "Kilâb b. Ali an Mansûr b. Süleyman" şeklinde geçmiştir. Bûsîrî ise yorum yapmamıştır.