halim
Fri 24 April 2015, 10:18 pm GMT +0200
Görmez, Çanakkale Kara Savaşları’nın 100. yıl anma törenlerine katıldı
Çanakkale Kara Savaşları’nın 100. yılı anma etkinliklerinde Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Çanakkale Şehitleri Abidesi önünde gerçekleşen resmi törene katılarak dua etti. Türk harp tarihinde müstesna bir yeri olan Çanakkale savaşlarının 100. Yılı münasebetiyle düzenlenen özel programa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ev sahipliğinde Birleşik Krallık Galler Prensi Charles başta olmak üzere 21’i Devlet ve Hükümet Başkanı, 90’a yakın ülkeden üst düzey konuk katıldı.
İstiklal Marşı ve okunan Kuran’ı Kerim’in ardından yapılan duada, yeryüzünde yaşanan acıların bir an evvel son bulması için niyazda bulunan Diyanet İşleri Başkanı Görmez duasında, “Bundan tam bir asır önce bu topraklarda insanlık büyük bir acı yaşadı. Nice kanlar döküldü, nice canlar verildi. Kadınıyla erkeğiyle gencecik bedenini vatanına siper eden, canını senin uğrunda feda kılan şehitlerimizin ruhlarını şâd eyle. Makamlarını âli eyle Allah’ım” ifadelerine yer verdi.
Duasında sömürgelerle milyonlarca insanın açlık ve fakirlik yaşadığına ve geçtiğimiz günlerde Akdeniz’de batan gemide yaşamlarını yitiren mültecilere de değinen Başkan Görmez’in duasından öne çıkan başlıklar şöyle;
“Çanakkale, son asırda insanlığın yaşadığı büyük acıların bir numunesidir…”
Son asırda insanlığın yaşadığı büyük acıların bir numunesidir Çanakkale. Bugün burada, bu büyük trajediyi yaşayanların çocukları olarak bir araya geldik. Bizlere, yaşanan bu derin acılardan ibret alabilmemizi, ders çıkarabilmemizi lütfeyle Allah’ım. Yüz sene önce Şam’dan, Bağdat’tan, Beyrut’tan, Kahire’den, Üsküp’ten, Saray Bosna’dan, Kafkasya’dan gelen ve burada canlarını veren kardeşlerimizi rahmetle anıyoruz. Ruhlarını haberdar eyle Allah’ım! Çanakkale’de birlikte savaşan bu insanların çocukları bugün hala büyük acı ve ıstıraplar yaşamaya devam ediyor. Bu acıların bitmesini, bu zulümlerin sona ermesini diliyoruz. Onları bir an önce bu sıkıntılardan kurtar Ya Rabbi. Selam isminle bizlere ve bütün insanlığa barış ve huzur lütfeyle… Hz. Adem ve Havva’nın çocukları ve insanlık ailesinin mensupları olarak kardeşler topluluğu olmayı bizlere lütfeyle. Barışı, huzuru, adaleti yeryüzüne egemen kılmayı bizlere nasip eyle.
“Bütün mazlum ve mağdurlara el uzatmayı bizlere nasip eyle Allah’ım…”
Son iki asırdır insanlık büyük acılar çekti. Yaşlı gezegenimiz nice zulümlere şahit oldu. İki büyük dünya savaşı gördü. Savaşlar, işgaller, katliamlar nice masumları canından, nice mazlumları vatanından, evinden ve yurdundan etti. Sen insanlığa hidayet eyle Allah’ım! Dünyanın bir kısmı refah ve mutluluğu başkalarından çaldıkları servet üzerine bina etti. Sömürgelerle milyonlarca insan açlığa fakirliğe cehalete mahkûm edildi. Bütün mazlum ve mağdurlara el uzatmayı bizlere nasip eyle Allah’ım!
“Akdeniz, kendisine yurt arayan mültecilerin mezarlığına döndü. Ellerimizi, hayata tutunabilmeleri için biçarelere uzatamadık. Sen bizleri affeyle Allah’ım…”
Daha bir kaç gün önce bini aşkın insan, dalgalar arasında can vererek hayatlarını kaybetti. Koca Akdeniz, dünyada kendisine küçücük bir yer, yurt arayan göçmen ve mültecilerin mezarlığına döndü. Onların imdadına yetişemedik. Ellerimizi, hayata tutunabilmeleri için biçarelere uzatamadık. Sen bizleri affeyle Allah’ım!
“Farklılıklarımızı bir zenginliğe çevirmek yerine ayrımcılık ve ötekileştirme sebebi eyledik, bizi affeyle Ya Rabbi…”
Sen biz kullarından yeryüzünü birlikte imar etmemizi istedin. Biz ise tutku ve ihtiraslarımıza, kin ve öfkelerimize, nefret ve intikam duygularımıza yenik düşerek yeryüzünü ifsat ettik. Bizleri ıslah eyle Allah’ım! Sen birbirimizi tanıyalım, bilişip tanışalım diye bizleri kavimler ve milletler halinde yarattın. Biz ise tanışmak yerine çatışma, şiddet ve ayrıştırmaya yöneldik. Bizleri bağışla Allah’ım! Sen dillerimizin ve renklerimizin farklı oluşunu kudretinin bir tezahürü ve hikmet vesilesi kıldığını bildirdin. Biz ise farklılıklarımızı bir zenginliğe çevirmek yerine ayrımcılık ve ötekileştirme sebebi eyledik. Bizi affeyle Ya Rabbi!
“Ecdadımızın cephede gösterdiği merhameti biz birbirimizden esirger olduk, bizleri affet Allah’ım…”
Sen yeryüzünü ve tüm mahlûkatı bize, bizi de birbirimize emanet eyledin. Biz ise birbirimize ihanet ettik. Mazlumlara, gariplere, yetimlere, kimsesizlere sahip çıkamadık. Affeyle bizi Allah’ım! Çocukların, kadınların, yaşlıların hak ve hukukunun çiğnenmesine engel olamadık. Biz emanetini koruyamadık, bizleri bağışla, bize azap etme Allah’ım! Ecdadımızın cephede gösterdiği merhameti biz ailemizden, dostlarımızdan, kardeşlerimizden, birbirimizden esirger olduk. Bizleri affet Allah’ım.
“Bütün bir Afrika kıtası açlıktan kırılıyor. Bu adaletsizliğe son verecek basireti bizlere lütfeyle Allah’ım…”
Senin paylaşmamız için verdiğin nimetleri biz sadece nefislerimizi tatmin edebilmek için kullandık. Bencilliğin ve cimriliğin girdabında açları, muhtaçları unuttuk. Serveti yığınla biriktirdik ama vermeyi beceremedik. İsraf ve savurganlığımızın faturasını masum insanlar ödüyor. Bütün bir Afrika kıtası açlıktan kırılıyor. Bu adaletsizliğe son verecek basireti bizlere lütfeyle Allah’ım.
“Kan ve gözyaşına boğulmuş, insanca ve kardeşçe yaşamaya dair ümidini yitirmiş insanlığa bizleri yeniden umut eyle Allah’ım…”
Ortak evimiz ve yurdumuz olan dünyayı huzur, barış ve güven içinde daha yaşanabilir bir dünya haline getirebilmek için bizlere yardım eyle Allah’ım! Kalplerimizden kin, öfke, nefret ve intikam duygularını giderip sevgi, muhabbet ve merhamet ikram eyle Allah’ım! Kan ve gözyaşına boğulmuş, insanca ve kardeşçe yaşamaya dair ümidini yitirmiş insanlığa bizleri yeniden umut eyle Allah’ım! Kin ve nefret yerine merhamet ve adaleti, düşmanlık ve husumet yerine dostluk ve kardeşliği ikame edebilmeyi istiyoruz. Zedelenen insan haysiyet ve onurunu yüceltmek için daha çok çaba gösterebilmeyi bizlere nasip eyle Allah’ım.
“Birlikte huzur ve güven içinde yaşama ahlakını ve hukukunu yeryüzüne hâkim kılmayı bu topluluğa nasip eyle Allah’ım…”
Fakirlerin, engellilerin, yetimlerin, kimsesizlerin ve mültecilerin mağdur edilmediği bir dünyanın artık bir özlem olmaktan çıkması en büyük duamızdır. Duamızı, niyazımızı, yalvarışlarımız kabul eyle Allah’ım! Her insanın onur ve şerefine yaraşır bir hayat yaşayabilmesi için üzerimize düşen sorumlulukların farkına varabilmemizi hepimize ihsan eyle Allah’ım! Birlikte huzur ve güven içinde yaşama ahlakını ve hukukunu yeryüzüne hâkim kılmayı bu topluluğa nasip eyle Allah’ım!
“Çanakkale aynı zamanda çağdaş dünyaya savaş ahlakını, savaş hukukunu öğreten bir bir okuldur…”
Biz biliyoruz ki, Çanakkale aynı zamanda çağdaş dünyaya savaş ahlakını, savaş hukukunu öğreten bir mekteptir, bir okuldur. Cephede insanlar ölse de cephe gerisinde insanlığın ölmediğini dünyaya ilan eden Mehmetçiğimiz yaralı düşman askerlerini sırtında taşımış, kırbasında su içirmiş, tedavi etmiştir. Savaşta bile cihana insanlık dersi veren Aziz şehitlerimizin hürmetine bizleri, ülkemizi, milletimizi, İslâm beldelerini ve tüm dünyayı her türlü savaştan, afetten, fitneden, fesattan muhafaza eyle Allah’ım!
“Şehitlerimizin mirası, gelecek nesillerimizin emaneti olan bu yurdumuzu ilelebet payidar eyle Allah’ım…”
Şehitlerimizin mirası, gelecek nesillerimizin emaneti olan bu yurdumuzu ilelebet payidar eyle. İzzetimizi, şerefimizi, onurumuzu, harîm-i ismetimizi çiğnetme; mabedimizin göğsüne namahrem eli değdirme, ezanlarımızı susturma, şanlı bayrağımızı indirtme Allah’ım!
Törende Mehter takımı gösterilerini sergilerken çocuklardan oluşan Barış Korosu da farklı dillerde barış şarkıları söyledi. Törenin ardından davetliler şehit mezarlarına karanfil bıraktı.
Çanakkale Kara Savaşları’nın 100. yılı anma etkinliklerinde Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Çanakkale Şehitleri Abidesi önünde gerçekleşen resmi törene katılarak dua etti. Türk harp tarihinde müstesna bir yeri olan Çanakkale savaşlarının 100. Yılı münasebetiyle düzenlenen özel programa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ev sahipliğinde Birleşik Krallık Galler Prensi Charles başta olmak üzere 21’i Devlet ve Hükümet Başkanı, 90’a yakın ülkeden üst düzey konuk katıldı.
İstiklal Marşı ve okunan Kuran’ı Kerim’in ardından yapılan duada, yeryüzünde yaşanan acıların bir an evvel son bulması için niyazda bulunan Diyanet İşleri Başkanı Görmez duasında, “Bundan tam bir asır önce bu topraklarda insanlık büyük bir acı yaşadı. Nice kanlar döküldü, nice canlar verildi. Kadınıyla erkeğiyle gencecik bedenini vatanına siper eden, canını senin uğrunda feda kılan şehitlerimizin ruhlarını şâd eyle. Makamlarını âli eyle Allah’ım” ifadelerine yer verdi.
Duasında sömürgelerle milyonlarca insanın açlık ve fakirlik yaşadığına ve geçtiğimiz günlerde Akdeniz’de batan gemide yaşamlarını yitiren mültecilere de değinen Başkan Görmez’in duasından öne çıkan başlıklar şöyle;
“Çanakkale, son asırda insanlığın yaşadığı büyük acıların bir numunesidir…”
Son asırda insanlığın yaşadığı büyük acıların bir numunesidir Çanakkale. Bugün burada, bu büyük trajediyi yaşayanların çocukları olarak bir araya geldik. Bizlere, yaşanan bu derin acılardan ibret alabilmemizi, ders çıkarabilmemizi lütfeyle Allah’ım. Yüz sene önce Şam’dan, Bağdat’tan, Beyrut’tan, Kahire’den, Üsküp’ten, Saray Bosna’dan, Kafkasya’dan gelen ve burada canlarını veren kardeşlerimizi rahmetle anıyoruz. Ruhlarını haberdar eyle Allah’ım! Çanakkale’de birlikte savaşan bu insanların çocukları bugün hala büyük acı ve ıstıraplar yaşamaya devam ediyor. Bu acıların bitmesini, bu zulümlerin sona ermesini diliyoruz. Onları bir an önce bu sıkıntılardan kurtar Ya Rabbi. Selam isminle bizlere ve bütün insanlığa barış ve huzur lütfeyle… Hz. Adem ve Havva’nın çocukları ve insanlık ailesinin mensupları olarak kardeşler topluluğu olmayı bizlere lütfeyle. Barışı, huzuru, adaleti yeryüzüne egemen kılmayı bizlere nasip eyle.
“Bütün mazlum ve mağdurlara el uzatmayı bizlere nasip eyle Allah’ım…”
Son iki asırdır insanlık büyük acılar çekti. Yaşlı gezegenimiz nice zulümlere şahit oldu. İki büyük dünya savaşı gördü. Savaşlar, işgaller, katliamlar nice masumları canından, nice mazlumları vatanından, evinden ve yurdundan etti. Sen insanlığa hidayet eyle Allah’ım! Dünyanın bir kısmı refah ve mutluluğu başkalarından çaldıkları servet üzerine bina etti. Sömürgelerle milyonlarca insan açlığa fakirliğe cehalete mahkûm edildi. Bütün mazlum ve mağdurlara el uzatmayı bizlere nasip eyle Allah’ım!
“Akdeniz, kendisine yurt arayan mültecilerin mezarlığına döndü. Ellerimizi, hayata tutunabilmeleri için biçarelere uzatamadık. Sen bizleri affeyle Allah’ım…”
Daha bir kaç gün önce bini aşkın insan, dalgalar arasında can vererek hayatlarını kaybetti. Koca Akdeniz, dünyada kendisine küçücük bir yer, yurt arayan göçmen ve mültecilerin mezarlığına döndü. Onların imdadına yetişemedik. Ellerimizi, hayata tutunabilmeleri için biçarelere uzatamadık. Sen bizleri affeyle Allah’ım!
“Farklılıklarımızı bir zenginliğe çevirmek yerine ayrımcılık ve ötekileştirme sebebi eyledik, bizi affeyle Ya Rabbi…”
Sen biz kullarından yeryüzünü birlikte imar etmemizi istedin. Biz ise tutku ve ihtiraslarımıza, kin ve öfkelerimize, nefret ve intikam duygularımıza yenik düşerek yeryüzünü ifsat ettik. Bizleri ıslah eyle Allah’ım! Sen birbirimizi tanıyalım, bilişip tanışalım diye bizleri kavimler ve milletler halinde yarattın. Biz ise tanışmak yerine çatışma, şiddet ve ayrıştırmaya yöneldik. Bizleri bağışla Allah’ım! Sen dillerimizin ve renklerimizin farklı oluşunu kudretinin bir tezahürü ve hikmet vesilesi kıldığını bildirdin. Biz ise farklılıklarımızı bir zenginliğe çevirmek yerine ayrımcılık ve ötekileştirme sebebi eyledik. Bizi affeyle Ya Rabbi!
“Ecdadımızın cephede gösterdiği merhameti biz birbirimizden esirger olduk, bizleri affet Allah’ım…”
Sen yeryüzünü ve tüm mahlûkatı bize, bizi de birbirimize emanet eyledin. Biz ise birbirimize ihanet ettik. Mazlumlara, gariplere, yetimlere, kimsesizlere sahip çıkamadık. Affeyle bizi Allah’ım! Çocukların, kadınların, yaşlıların hak ve hukukunun çiğnenmesine engel olamadık. Biz emanetini koruyamadık, bizleri bağışla, bize azap etme Allah’ım! Ecdadımızın cephede gösterdiği merhameti biz ailemizden, dostlarımızdan, kardeşlerimizden, birbirimizden esirger olduk. Bizleri affet Allah’ım.
“Bütün bir Afrika kıtası açlıktan kırılıyor. Bu adaletsizliğe son verecek basireti bizlere lütfeyle Allah’ım…”
Senin paylaşmamız için verdiğin nimetleri biz sadece nefislerimizi tatmin edebilmek için kullandık. Bencilliğin ve cimriliğin girdabında açları, muhtaçları unuttuk. Serveti yığınla biriktirdik ama vermeyi beceremedik. İsraf ve savurganlığımızın faturasını masum insanlar ödüyor. Bütün bir Afrika kıtası açlıktan kırılıyor. Bu adaletsizliğe son verecek basireti bizlere lütfeyle Allah’ım.
“Kan ve gözyaşına boğulmuş, insanca ve kardeşçe yaşamaya dair ümidini yitirmiş insanlığa bizleri yeniden umut eyle Allah’ım…”
Ortak evimiz ve yurdumuz olan dünyayı huzur, barış ve güven içinde daha yaşanabilir bir dünya haline getirebilmek için bizlere yardım eyle Allah’ım! Kalplerimizden kin, öfke, nefret ve intikam duygularını giderip sevgi, muhabbet ve merhamet ikram eyle Allah’ım! Kan ve gözyaşına boğulmuş, insanca ve kardeşçe yaşamaya dair ümidini yitirmiş insanlığa bizleri yeniden umut eyle Allah’ım! Kin ve nefret yerine merhamet ve adaleti, düşmanlık ve husumet yerine dostluk ve kardeşliği ikame edebilmeyi istiyoruz. Zedelenen insan haysiyet ve onurunu yüceltmek için daha çok çaba gösterebilmeyi bizlere nasip eyle Allah’ım.
“Birlikte huzur ve güven içinde yaşama ahlakını ve hukukunu yeryüzüne hâkim kılmayı bu topluluğa nasip eyle Allah’ım…”
Fakirlerin, engellilerin, yetimlerin, kimsesizlerin ve mültecilerin mağdur edilmediği bir dünyanın artık bir özlem olmaktan çıkması en büyük duamızdır. Duamızı, niyazımızı, yalvarışlarımız kabul eyle Allah’ım! Her insanın onur ve şerefine yaraşır bir hayat yaşayabilmesi için üzerimize düşen sorumlulukların farkına varabilmemizi hepimize ihsan eyle Allah’ım! Birlikte huzur ve güven içinde yaşama ahlakını ve hukukunu yeryüzüne hâkim kılmayı bu topluluğa nasip eyle Allah’ım!
“Çanakkale aynı zamanda çağdaş dünyaya savaş ahlakını, savaş hukukunu öğreten bir bir okuldur…”
Biz biliyoruz ki, Çanakkale aynı zamanda çağdaş dünyaya savaş ahlakını, savaş hukukunu öğreten bir mekteptir, bir okuldur. Cephede insanlar ölse de cephe gerisinde insanlığın ölmediğini dünyaya ilan eden Mehmetçiğimiz yaralı düşman askerlerini sırtında taşımış, kırbasında su içirmiş, tedavi etmiştir. Savaşta bile cihana insanlık dersi veren Aziz şehitlerimizin hürmetine bizleri, ülkemizi, milletimizi, İslâm beldelerini ve tüm dünyayı her türlü savaştan, afetten, fitneden, fesattan muhafaza eyle Allah’ım!
“Şehitlerimizin mirası, gelecek nesillerimizin emaneti olan bu yurdumuzu ilelebet payidar eyle Allah’ım…”
Şehitlerimizin mirası, gelecek nesillerimizin emaneti olan bu yurdumuzu ilelebet payidar eyle. İzzetimizi, şerefimizi, onurumuzu, harîm-i ismetimizi çiğnetme; mabedimizin göğsüne namahrem eli değdirme, ezanlarımızı susturma, şanlı bayrağımızı indirtme Allah’ım!
Törende Mehter takımı gösterilerini sergilerken çocuklardan oluşan Barış Korosu da farklı dillerde barış şarkıları söyledi. Törenin ardından davetliler şehit mezarlarına karanfil bıraktı.