ehlidunya
Tue 5 June 2012, 10:33 am GMT +0200
Gençleri nasıl koruyabiliriz?
Namaz oruç gibi ibadetler kişinin kendini korumasına yardımcı olur. Günde beş vakit Allah'ın huzurunda kulluğunu ikrar eden kişi, zina, kumar, uyuşturucu gibi kötülüklerden uzak olur. Allah'a iman eden ve kulluğunun bilincine varan genç kendini haramlara karşı kapar ve Allah'ın rızasını kazanmaya çalışır.
Hazreti Peygamber tarafından bizlere miras bırakılan ahlaki ilkeler, doğruluk, dürüstlük, temizlik cömertlik, tevazu, iffet, haya. Tevekkül, kanaatkar olmak, şükretmek, çalışmak, cesaret, nezaket hoş görü ve vefa... gibi değerlerdir. Kötü ahlakın unsurları ise, yalan iftira, gıybet kötü zan alay etmek iki yüzlülük sözünde durmamak, gösteriş, haset kin, düşmanlık öfke kibir cimrilik...dir. Hazreti Peygamber hiçbir baba çocuğuna güzel terbiyeden daha üstün bir hediye veremez buyurmaktadır.
"Ey iman edenler! İçki, kumar, (tapınmaya mahsus) dikili taşlar, fal okları ancak şeytanın amelinden birer murdardır. Onun için bunlardan kaçının ki muradınıza eresiniz."
Dinimizin haram kıldığı alkollü içeceklerin bedenimize de çok büyük zararları mevcuttur. Alkol, kalp ve damar hastalıklarına yol açar, kişinin ruh sağlığını menfi yönde etkiler.
Sindirim sistemini bozar mide ve barsak hastalıklarına hassasiyeti arttırır.
Hafızaya zarar veri, sinir hücrelerini zedeler
Dinimizin yasak kapsamına aldığı alkolün sağlığımıza daha pek çok zararları vardır.
SİGARA YAŞI DÜŞÜYOR
Ülkemizde sigara içme yaşı ilkokula kadar düştü. Bunda arkadaş etkisinin, gençlerin boşluk ve hedefsizlik içinde olmalarının ve ebeveynlerin yanlış tutumlarının etkisi büyük. Çocuk sigarayı ya arkadaşından görüyor ya da ebeveynini taklit ediyor. Bir kereden bir şey olmaz anlayışıyla başlıyor ve bırakamıyor.
GENÇLERİ YENİDEN KAZANABİLİRİZ
Gençlerimiz kaybetme tehlikesiyle karşı karşıyayız. 15-25 yaş aralığındaki gençlerin çoğu yanlış alışkanlıklar ve bağımlılık maddeleriyle mücadele ediyor. Gençlerde suça eğilim artıyor. Bu çocuklar, manevi eğitimden mahrum bırakıldıkları için anlamsızlık duygusuna kapılıyorlar. Zaman bilinci taşımıyorlar ve beyhude bir hayat yaşıyorlar. Emeğin ve paranın kıymetini bilmiyorlar, kolay yoldan kazanç elde etmeye çalışıyorlar. Gayri meşru birliktelikler artıyor aileye bağlılık ise gittikçe azalıyor. Rabbimiz Kitabında "Zinaya yaklaşmayın, çünkü o son derece çirkin bir iştir ve çok kötü bir yoldur" buyurmaktadır. Burada Rabbimiz zinaya giden yolların tıkanmasını istemekte bunun için de zinaya yaklaşmayın buyurmaktadır. Çünkü zina ne kadar tehlikeli bir eylem ise, zinaye götüren unsurlar da aynı şekilde tehlikelidir. Bu nedenle anne babalar gençler evlenme çağına geldiklerinde onları evlendirmeli ve düzenli bir yuva kurmaları için teşvik etmelidirler.
Gençler hayatlarının en dinamik sürecini yaşamaktalar. Bu konuda büyükler öncülük etmeli ve gençlerin zihinsel aktivitelerini, enerjilerini faydalı işler peşinde tüketmeleri için yardımcı olmalıdırlar. Bir toplumun geleceği ve en büyük enerjisi gençliktir. Buna rağmen bir toplumun gençliği başıboş bırakılmış ve özünden koparılmışsa bu toplumun çöküşü daha kolay olur. İnsan hayatı dört mevsim gibidir. En verimli çağı ise gençlik yıllarına tekabül eder. Bu dönem gencin her türlü zorlukla başa çıkma enerjisi vardır. Gençlik yıllarını verimli geçiren insanlar yaşlılıklarında da huzur doludurlar.
MAYIN TARLASINA BASMADAN GEÇMEK
Gençlerin geçtiği yollar tehlike sinyalleri veriyor. Zira bu yollara çeşitli mayınlar döşenmiş, basanlar elimizden kayıp gidiyor.
Zina: Gençleri ziyaneye çeken unsurlar artıyor. Medya aracılığıyla çocuklar harama özendiriliyor. Haram helal sınırları kaldırılıyor. Gençlerimiz ekranlarda gördüğü kız erkek ilişkilerini modelleyerek, Allah'ın koyduğu sınırları hiçe sayıyorlar.
Müzik: Gençlerimiz, değerli vakitlerini çar çur ediyorlar. Gençliğin zirvesinde ilimle meşgul olmak ibadet etmek hayır hasenat peşinde koşmak yerine boş işler peşinde koşuyorlar. Dinledikleri müzik, izledikleri diziler onlara boş bir hayat imgesi veriyor. Gençlerimiz cinsellik çağrıştıran müziğe ilgi gösteriyor, dans ediyor, cinselliğe vurgu yapılan dizilerden kendini alıkoyamıyor ve bir süre sonra bütün bunları meşru görmeye başlıyor.
milligazete
Namaz oruç gibi ibadetler kişinin kendini korumasına yardımcı olur. Günde beş vakit Allah'ın huzurunda kulluğunu ikrar eden kişi, zina, kumar, uyuşturucu gibi kötülüklerden uzak olur. Allah'a iman eden ve kulluğunun bilincine varan genç kendini haramlara karşı kapar ve Allah'ın rızasını kazanmaya çalışır.
Hazreti Peygamber tarafından bizlere miras bırakılan ahlaki ilkeler, doğruluk, dürüstlük, temizlik cömertlik, tevazu, iffet, haya. Tevekkül, kanaatkar olmak, şükretmek, çalışmak, cesaret, nezaket hoş görü ve vefa... gibi değerlerdir. Kötü ahlakın unsurları ise, yalan iftira, gıybet kötü zan alay etmek iki yüzlülük sözünde durmamak, gösteriş, haset kin, düşmanlık öfke kibir cimrilik...dir. Hazreti Peygamber hiçbir baba çocuğuna güzel terbiyeden daha üstün bir hediye veremez buyurmaktadır.
"Ey iman edenler! İçki, kumar, (tapınmaya mahsus) dikili taşlar, fal okları ancak şeytanın amelinden birer murdardır. Onun için bunlardan kaçının ki muradınıza eresiniz."
Dinimizin haram kıldığı alkollü içeceklerin bedenimize de çok büyük zararları mevcuttur. Alkol, kalp ve damar hastalıklarına yol açar, kişinin ruh sağlığını menfi yönde etkiler.
Sindirim sistemini bozar mide ve barsak hastalıklarına hassasiyeti arttırır.
Hafızaya zarar veri, sinir hücrelerini zedeler
Dinimizin yasak kapsamına aldığı alkolün sağlığımıza daha pek çok zararları vardır.
SİGARA YAŞI DÜŞÜYOR
Ülkemizde sigara içme yaşı ilkokula kadar düştü. Bunda arkadaş etkisinin, gençlerin boşluk ve hedefsizlik içinde olmalarının ve ebeveynlerin yanlış tutumlarının etkisi büyük. Çocuk sigarayı ya arkadaşından görüyor ya da ebeveynini taklit ediyor. Bir kereden bir şey olmaz anlayışıyla başlıyor ve bırakamıyor.
GENÇLERİ YENİDEN KAZANABİLİRİZ
Gençlerimiz kaybetme tehlikesiyle karşı karşıyayız. 15-25 yaş aralığındaki gençlerin çoğu yanlış alışkanlıklar ve bağımlılık maddeleriyle mücadele ediyor. Gençlerde suça eğilim artıyor. Bu çocuklar, manevi eğitimden mahrum bırakıldıkları için anlamsızlık duygusuna kapılıyorlar. Zaman bilinci taşımıyorlar ve beyhude bir hayat yaşıyorlar. Emeğin ve paranın kıymetini bilmiyorlar, kolay yoldan kazanç elde etmeye çalışıyorlar. Gayri meşru birliktelikler artıyor aileye bağlılık ise gittikçe azalıyor. Rabbimiz Kitabında "Zinaya yaklaşmayın, çünkü o son derece çirkin bir iştir ve çok kötü bir yoldur" buyurmaktadır. Burada Rabbimiz zinaya giden yolların tıkanmasını istemekte bunun için de zinaya yaklaşmayın buyurmaktadır. Çünkü zina ne kadar tehlikeli bir eylem ise, zinaye götüren unsurlar da aynı şekilde tehlikelidir. Bu nedenle anne babalar gençler evlenme çağına geldiklerinde onları evlendirmeli ve düzenli bir yuva kurmaları için teşvik etmelidirler.
Gençler hayatlarının en dinamik sürecini yaşamaktalar. Bu konuda büyükler öncülük etmeli ve gençlerin zihinsel aktivitelerini, enerjilerini faydalı işler peşinde tüketmeleri için yardımcı olmalıdırlar. Bir toplumun geleceği ve en büyük enerjisi gençliktir. Buna rağmen bir toplumun gençliği başıboş bırakılmış ve özünden koparılmışsa bu toplumun çöküşü daha kolay olur. İnsan hayatı dört mevsim gibidir. En verimli çağı ise gençlik yıllarına tekabül eder. Bu dönem gencin her türlü zorlukla başa çıkma enerjisi vardır. Gençlik yıllarını verimli geçiren insanlar yaşlılıklarında da huzur doludurlar.
MAYIN TARLASINA BASMADAN GEÇMEK
Gençlerin geçtiği yollar tehlike sinyalleri veriyor. Zira bu yollara çeşitli mayınlar döşenmiş, basanlar elimizden kayıp gidiyor.
Zina: Gençleri ziyaneye çeken unsurlar artıyor. Medya aracılığıyla çocuklar harama özendiriliyor. Haram helal sınırları kaldırılıyor. Gençlerimiz ekranlarda gördüğü kız erkek ilişkilerini modelleyerek, Allah'ın koyduğu sınırları hiçe sayıyorlar.
Müzik: Gençlerimiz, değerli vakitlerini çar çur ediyorlar. Gençliğin zirvesinde ilimle meşgul olmak ibadet etmek hayır hasenat peşinde koşmak yerine boş işler peşinde koşuyorlar. Dinledikleri müzik, izledikleri diziler onlara boş bir hayat imgesi veriyor. Gençlerimiz cinsellik çağrıştıran müziğe ilgi gösteriyor, dans ediyor, cinselliğe vurgu yapılan dizilerden kendini alıkoyamıyor ve bir süre sonra bütün bunları meşru görmeye başlıyor.
milligazete