ehlidunya
Sat 5 May 2012, 08:51 pm GMT +0200
Gençlerde uyum sorunu
Uyum sorunu yaşayan gençler, aileden ya da çevreden bu davranışı öğrenmekte ve modellemektedir.
Bu gençler, büyüklerle sık sık otorite tartışmasına girerler.
Kurallara karşı gelir ve tepki gösterirler.
İsteyerek başkalarını kızdıracak davranışlar yaparlar
Kendi hataları için başkalarını suçlarlar
Çoğu zaman isteyerek çevrelerindeki insanları kızdıracak şeyler yaparlar
Başkalarına karşı aynı hassasiyeti göstermezler ancak kendileri fazlasıyla kırılgandırlar
Okulda ve toplumda uyum sorunu yaşarlar.
NELER YAPILABİLİR?
Gençlerde görülen sorunların geçici olduğunu bilmeliyiz
Çocuklarımızla paylaşım içinde olmalı ve onlara yardımcı olmalıyız
Çocuklarımızı sosyal aktivitelere yönlendirmeli ve desteklemeliyiz
Tartışmak yerine anlamaya çalışmalı ve sen diye başlayan cümlelerden uzak durmalıyız.
Anne baba çocukta görülen sorunları dikkate almalı ve kendi davranışlarını gözden geçirmelidirler.
Anne baba çocuğun olumlu davranışlarını sözel olarak pekiştirmiyorlar ve sürekli olumsuz davranışlarından şikâyet ediyorsa suçu biraz da kendinde aramalıdırlar.
Çocuğun hatalarını başkalarının yanında yüzüne vurmamalı deşifre etmemeliyiz
Çocuğun bireysel sınırlarına saygı göstermeliyiz.
Çocukla ilişkilerimizde onun kişiliğine saygı göstermeliyiz
Çocuğa kızmak, aşağılamak yerine duygularımızdan ve beklentilerimizden bahsetmeliyiz.
Çocukla öncelikle ilişkilerimizi düzenlemeli ve çocuğa ulaşmaya çalışmalıyız.
İnsan sadece etten kemikten müteşekkil bir varlık değildir. Onu diğer canlılardan ayıran ruh ve duygu zenginliği vardır.
İnsan sosyal bir varlıktır, kendi türüyle bir arada yaşamak ve ünsiyet kurmak ister
Sevmeye ve sevilmeye ihtiyaçlıdır.
İnanmaya ve inandığını yaşamaya ihtiyaçlıdır
Yaşadığı ortamı değiştiren dönüştüren bir varlıktır
İnsan değer üretir ve değerlere sahip çıkar.
İKİ SORU
1- On altı yaşındaki çocuğum kuralların gereksiz olduğunu söylüyor ve kafasına göre yaşamayı hayal ediyor. Ona kuralları nasıl anlatabiliriz?.
KURALLAR GEREKLİDİR
Kuralsız bir dünya yoktur. Her toplumun, her ailenin her kişinin kendine özgü kuralları vardır ve bu kurallara uyulmadığı takdirde, anarşi kargaşa ve kaos ortaya çıkar. Kurallar, hırsızlığı, haksız kazanç elde etmeyi, adam öldürmeyi yani mala cana ve ırza gelebilecek Zararları önler ve toplumun huzurunu sağlar. Kuralların temeli ise ailede atılır. Anne baba neleri yapıp neleri yapamayacağını çocuğa öğretirler. Yani çocuk çalmanın arkadaşlarına zarar ve vermenin, haksızlık yapmanın doğru bir şey olmadığını bilir ve hayatını belirlenmiş kurallar dahilinde sürdürür. Bu konuda anne babaya büyük görevler düşüyor. Ebeveynler, çocukla kavga etmek yerine kuralların olmadığı bir dünyada neler olabileceğini kritik yapmalı ve bu kaos ortamı çocuğun görmesini sağlamalıdırlar. Mesela, bütün yasaklar, kurallar kaldırılsa, adam öldürenler, haksızlık yapanlar, cana mala ırza tecavüz edenler cezalarını çekmeyecek olsalar dünya nasıl olurdu sorusunu sormalıdırlar. Çocuk böyle bir dünyanın kendisi için güven verici bir ortam olmaktan çıktığını anlayacak ve kurallar konusunda tereddüt etmeyecektir.
2- Dört yaşındaki oğlum, Allah'ı niçin göremiyoruz diye soruyor. Ona makul cevaplar veriyorum ama soru içinden soru çıkarıyor ve beni zor durumda bırakıyor. Bu durumda onu nasıl ikna etmeliyim?
NASIL ANLATACAĞIZ
Dört yaşındaki çocuk, olayları somut olarak algıladığından, somut örnekler vermek gerekir. Mesela, "bizler Allah'ın yarattıkları varlıklarız, yaratılanlar olduğumuz için onu göremeyiz, ama onun bize verdiği nimetleri görebiliriz. Bu nimetlerden faydalanır ve ona şükrederiz..." gibi bir açıklama yapılabilir.
milligazete
Uyum sorunu yaşayan gençler, aileden ya da çevreden bu davranışı öğrenmekte ve modellemektedir.
Bu gençler, büyüklerle sık sık otorite tartışmasına girerler.
Kurallara karşı gelir ve tepki gösterirler.
İsteyerek başkalarını kızdıracak davranışlar yaparlar
Kendi hataları için başkalarını suçlarlar
Çoğu zaman isteyerek çevrelerindeki insanları kızdıracak şeyler yaparlar
Başkalarına karşı aynı hassasiyeti göstermezler ancak kendileri fazlasıyla kırılgandırlar
Okulda ve toplumda uyum sorunu yaşarlar.
NELER YAPILABİLİR?
Gençlerde görülen sorunların geçici olduğunu bilmeliyiz
Çocuklarımızla paylaşım içinde olmalı ve onlara yardımcı olmalıyız
Çocuklarımızı sosyal aktivitelere yönlendirmeli ve desteklemeliyiz
Tartışmak yerine anlamaya çalışmalı ve sen diye başlayan cümlelerden uzak durmalıyız.
Anne baba çocukta görülen sorunları dikkate almalı ve kendi davranışlarını gözden geçirmelidirler.
Anne baba çocuğun olumlu davranışlarını sözel olarak pekiştirmiyorlar ve sürekli olumsuz davranışlarından şikâyet ediyorsa suçu biraz da kendinde aramalıdırlar.
Çocuğun hatalarını başkalarının yanında yüzüne vurmamalı deşifre etmemeliyiz
Çocuğun bireysel sınırlarına saygı göstermeliyiz.
Çocukla ilişkilerimizde onun kişiliğine saygı göstermeliyiz
Çocuğa kızmak, aşağılamak yerine duygularımızdan ve beklentilerimizden bahsetmeliyiz.
Çocukla öncelikle ilişkilerimizi düzenlemeli ve çocuğa ulaşmaya çalışmalıyız.
İnsan sadece etten kemikten müteşekkil bir varlık değildir. Onu diğer canlılardan ayıran ruh ve duygu zenginliği vardır.
İnsan sosyal bir varlıktır, kendi türüyle bir arada yaşamak ve ünsiyet kurmak ister
Sevmeye ve sevilmeye ihtiyaçlıdır.
İnanmaya ve inandığını yaşamaya ihtiyaçlıdır
Yaşadığı ortamı değiştiren dönüştüren bir varlıktır
İnsan değer üretir ve değerlere sahip çıkar.
İKİ SORU
1- On altı yaşındaki çocuğum kuralların gereksiz olduğunu söylüyor ve kafasına göre yaşamayı hayal ediyor. Ona kuralları nasıl anlatabiliriz?.
KURALLAR GEREKLİDİR
Kuralsız bir dünya yoktur. Her toplumun, her ailenin her kişinin kendine özgü kuralları vardır ve bu kurallara uyulmadığı takdirde, anarşi kargaşa ve kaos ortaya çıkar. Kurallar, hırsızlığı, haksız kazanç elde etmeyi, adam öldürmeyi yani mala cana ve ırza gelebilecek Zararları önler ve toplumun huzurunu sağlar. Kuralların temeli ise ailede atılır. Anne baba neleri yapıp neleri yapamayacağını çocuğa öğretirler. Yani çocuk çalmanın arkadaşlarına zarar ve vermenin, haksızlık yapmanın doğru bir şey olmadığını bilir ve hayatını belirlenmiş kurallar dahilinde sürdürür. Bu konuda anne babaya büyük görevler düşüyor. Ebeveynler, çocukla kavga etmek yerine kuralların olmadığı bir dünyada neler olabileceğini kritik yapmalı ve bu kaos ortamı çocuğun görmesini sağlamalıdırlar. Mesela, bütün yasaklar, kurallar kaldırılsa, adam öldürenler, haksızlık yapanlar, cana mala ırza tecavüz edenler cezalarını çekmeyecek olsalar dünya nasıl olurdu sorusunu sormalıdırlar. Çocuk böyle bir dünyanın kendisi için güven verici bir ortam olmaktan çıktığını anlayacak ve kurallar konusunda tereddüt etmeyecektir.
2- Dört yaşındaki oğlum, Allah'ı niçin göremiyoruz diye soruyor. Ona makul cevaplar veriyorum ama soru içinden soru çıkarıyor ve beni zor durumda bırakıyor. Bu durumda onu nasıl ikna etmeliyim?
NASIL ANLATACAĞIZ
Dört yaşındaki çocuk, olayları somut olarak algıladığından, somut örnekler vermek gerekir. Mesela, "bizler Allah'ın yarattıkları varlıklarız, yaratılanlar olduğumuz için onu göremeyiz, ama onun bize verdiği nimetleri görebiliriz. Bu nimetlerden faydalanır ve ona şükrederiz..." gibi bir açıklama yapılabilir.
milligazete