- Gazze’ye yardım insanlık görevi

Adsense kodları


Gazze’ye yardım insanlık görevi

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
neslinur
Mon 4 January 2010, 11:29 am GMT +0200


Filistin'e Özgürlük Konvoyuna İngiltere’den katılan tır şoförü Şakir Yıldırım, “İsrail ve Mısır’ın ambargosu altında ezilen insanlara yardım etmek insanlık görevimiz” dedi. Gazetemize konuşan Yıldırım, İngiltere’de eşini, üç çocuğunu ve işini bırakıp yoll

İngiltere Bristol’den Filistine Özgürlük Konvoyu’na katılan yardım TIR’ının Türk şoförü Şakir Yıldırım, 40 yaşında ve 3 çocuk babası. Çocuklarını, eşini ve işini bırakıp yollara düşen Yıldırım, ticaretle uğraşıyor. İngiltere’den Suriye’nin Lazkiye Limanı’na kadar tek başına 7 bin 500 kilometre yol kat eden Yıldırım, Yeni Asya’ya konuştu.
Hangi duygularla konvoya katıldınız?
Gazze’deki insanlara yardım amacıyla yola çıktım. Orada eziyet ve acı çeken insanlara hastanelerde insanlara ilaç götürebilmek, kolu bacağı olmayan insanların dertlerine derman olabilmek, yardım bekleyenlere yardımcı olmak için yola çıktık. Sağdan soldan topladığımız üç beş kuruşu oradaki insanlara götürebilmek için yola çıktım. Orada yetimler dullar var. İnsan olan birisi bu hallere kayıtsız kalmaz. Elhamdülillah Müslümanız, ama orada Hıristiyanlar ve Yahudiler de varmış. Bizim sitede bir doktor var. Gazzedeki hastanelerden birisinde çalışıyor. “Sabah hastaneye gittiğimizde yılan sokmasından birisini getirdiler. İlâç yokluğundan tedavi edemedik. Akşam eve giderken ölümle pençeleşiyordu” dedi. İsrail’in ve Mısır’ın zülmü altında ezilen insanlara yardım edebilmek amacımız. Oradaki yetimlere dullara yardımcı olmak istiyoruz. İsrail ve Mısır’ın ambargosu altında ezilen insanlara yardım etmek insanlık görevimiz.
Yalnız tek başınıza binlerce kilometre yolculuk yapmak zor olmuyor mu?
Yalnızlık biraz zor oluyor. Yalnızlık Allah’a mahsus. Yolda biraz daha kendimi dinliyorum. Yollarda Allah rızası için insanlara nasıl yardımcı olabilirim diye düşünüyorum. İngiltere’de çoluk çocuk var. İş var. Bin bir türlü sıkıntı var. Tek başına yolculuğa alıştık daha önce de ben Gazze’ye ambulans götürmüştüm. O zaman bana geç kaldın dediler. Diğer konvoy İspanya üzerinden Mısır’a ulaşırken beni Türkiye-Suriye-Ürdün güzargâhına gönderdiler. Ben de bu yolu takip ettim. Akabe’de iki gün bekledim. Sonra Mısır’a geçtim. Oradan da çöl yolundan bizi doğruca 8-9 araçlık konvoy halinde Refah Kapısı’na bıraktılar. Gazze’ye girdik. O zaman girişimiz kolay olmuştu.
Yolculuk sırasınca ilginç bir anınız oldu mu?
Bu yolculuk boyunca ilginç güzel şeyler oldu. Yolda insanlar bizleri bekliyordu. Gece ve gündüz, yağmur ve çamur insanlar bizleri karşıladı, uğurladı. Her halde beni karşılamadılar. Bu ilgi Filistin meselesine olan duyarlılığın götergesiydi. Yani insanların bu ilgi ve alakası bizleri duygulandırdı. Bu ilgi konvoyda bulunan gayrimüslimleri de etkiledi. Ağlayan insanlar gördüm. Türkiye’ye girişte gecenin saat üçünde bizi karşılamaya gelen insanlar oldu. Bu beni çok etkiledi. Bu meseleye inanan insanlar gecenin bir vaktinde bizleri karşılamaya geldi. Pencerelerine çıkıp bizlere el salladı. Konvoy Türkiye’ye gelinceye kadar tek Türk bendim. Türkiye’deki karşılamadan ve ilgiden ayrıca mutlu oldum. Gelinceye kadar insanlara hep İHH’yı anlattım. Organizasyonu görünce memnun kaldılar.
Uzun süredir evinizden ayrısınız. Ailenizi, çocuklarınızı özlemiyor musunuz?
Tabiî ki ailemi özlüyorum, ama az kaldı. Konvoy inşallah Gazze’ye girecek. 8 Ocak için biletimi bile aldım dönüş için. Eğer zor durumdaki insanlara en ufak bir faydamız dokunursa her şeye değer.
Yeni Asya