- Fetih ve Fıkhi Hükümler

Adsense kodları


Fetih ve Fıkhi Hükümler

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
sumeyye
Sat 19 December 2009, 10:33 pm GMT +0200
Fetih ve Fıkhi Hükümler

Mekke Fethinde Meşru Kılınan Hükümler


Fıkıhçıların üzerinde konuşmaya yöneldikleri ilk hüküm şu dur: Mekke-i Mükerreme zor kullanılarak mı fethedilmiştir, yoksa sulh yoluyla mı fethedilmiştir?

Alimlerin çoğuna göre Mekke-i Mükerreme zor kullanılarak fethedilmiştir. Bu sebeble arazileri haraç arazisidir, öşür arazi si değildir. Çünkülslam askerleri oraya fatih olarak girmişler ve orada bazı kimseleri öldürmüşlerdir. 20 kadar kişinin ölü-müneticesinde´ Mekke fethedilmiştir. Bu 20 kişinin 12´si müş riklerden, diğerleri de müslümanlardandır. Bazı Mekke´lilere peygamber efendimiz tarafından özel eman verildi. Peygamber efendimizin verdiği umumi emana gelince o da özel anlamlar taşımaktaydı. Şöyle ki: ilEbu Süfyan´ın evine giren güvendedir. Mescite giren herkes güvendedir. Evine girip kapısını kilitliyen herkes güvendedir." Bu duyurudan anlaşılıyor ki başkasının evinde ya da yukarıda belirtilen yerlerden başka herhangi bir yerde yakalanan kimsenin kanı -özel emanı olmadığı takdirde-mübahtır. Bu da Mekkelilerin harbi kimseler olduklarını ispat lamaktadır. Eman sadır olmadıkça harbi kimselerin arazileri nin barış yoluyla fethedildiği söylenemez. Çünküortada bir ba rış akdi yoktur ki, o akid neticesinde verilmiş olan bir eman gö rülsün. Ayrıca Mekke-i Mükerreme halkından herhangi bir kimseye cizye tarhedilmemiştir ki, onların cizye vermiş olduk ları söylenebilsin. Mekke-i Mükerreme arazisi haraç arazisidir. Bu, Mekke-i Mükerremenin zor kullanılarak fethedilmiş oldu ğunu iddia edenlerin görüşüdür.

Birçok fıkıhçı ile beraber İmam Şafii, Mekke-i Mükerreme nin zor kullanılarak değil de sulh yolu ile fethedilmiş olduğu görüşünüileri sürmektedir. Bunlara göre Peygamber efendimiz şu sözüile Mekke halkına eman vermişti; "Ebu Süfyanın evine giren kimse güvendedir. Mescid-i Haram´a giren kimse güven dedir. "

Bu ifadeler genel bir emanı bildirmektedirler. Sonra pey gamber efendimiz, toplanan halkın yanında bütün Mekkelilerin güvende olduklarını açıklamış, ancak adlarını saydığı dokuz ki şinin kanlarını mubah kılıp öldürülmelerine cevaz vermişti. O dokuz kişiden herhangi biri, Kabe-i Muazzamanın örtüsüne tu tunmuş olsa bile öldürülecekti.

Mekke-i Mükerreme´nin arazileri müslüman askerler arasın da taksim edilmemiş, Mekkelilerden herhangi bir kimsenin malı ganimet olarak alınmamıştı. Çünkü peygamber efendimiz orada adam öldürmeyi ve Mekkelilerle savaşmayı yasaklamıştı.

Bütün bunlardan sonra Mekke-i Mükerreme´nin zor kullanı larak fethedildiği nasıl söylenebilir? Zor kullanmakla barış ara sında belirleyici ölçüşüdür: Belde halkı kılıç kuvveti ve savaş sebebiyle teslim olurlarsa beldeler zor kullanılarak alınmış de mektir. Barışa gelince belde halkı, savaşmaksızm teslim olmuş-larsa beldeleri barış yoluyla fethedilmiş demektir. Mekke-i Mü kerreme halkı, savaş olmaksızın teslim oldular ve ayrıca pey gamber efendimiz tarafından kendilerine tam bir eman verildi: "Gidiniz, hepiniz serbestsiniz!" demişti.

Biz de Mekke-i Mükerremenin ne zor kullananılarak, ne de barış yoluyla fethedildiği görüşünden yanayız. Çünkü fethin asıl anlamı tahakkuk etmemiştir. Sadece dostluk ve sevgi ile iki taraf karşılaşmış, orada bir akid yapılmamıştı. Akidden da ha yüce durumlarla, akrabalık bağlarıyla, Kureyşliler tarafın dan kesilmesinden sonra, dostluk bağlarıyla karşılaşılmıştı. îki görüş arasında muvazene yapacak olursak mutlaka ikisinden birini tercih etmemiz gerekir. Şu halde biz Mekke-i Mükerre-me´nin şiddet yoluyla fethedilmediği görüşünü tercih ediyoruz"