selsebil
Thu 15 October 2009, 12:20 am GMT +0200
Ev içinde huzuru nasıl yakalayacağız?
27 yıllık evliyim. Eşim evde devamlı kötü söz kullanıyor, ağzı çok bozuk. Çocuklarım gergin ortamda büyüdüler. Onlar da çok sinirli oldular, ne yapacağımı şaşırdım.
Eşinizi değiştirmeye kalkmayın, aklınıza bile getirmeyin derim. Bunun yerine ikili diyaloglarınızı geliştirmeye çalışın. Geçmişte yaşananları, olanları, bitenleri mazi mezarlığına atarak şöyle bir rahatlayın.
Hani nasıl evde eski eşyaları, kullanılmayan giyecekleri, orada burada yığıntı halinde duran ağırlıkları evden uzaklaştırırsınız, sonra da unutursunuz ya; kırgınlıkları, dargınlıkları ve olumsuzlukları da nisyan/unutkanlık perdesine sarın ve atın kapı dışarıya...
Mümkün oldukça hayatınızda pozitif, olumlu bakma yollarını arayın. "Gittikçe daha kötü olacak, yoruldum, ne yapacağımı şaşırdım, bıktım usandım" gibi sözlerle sürekli frene basarak kendinizi yıpratmayın, kendi hızınızı kesip enerjinizi limite etmeyin.
Moralinizi bozacak, evde soğuk hava estirecek, ağzınızın tadını kaçıracak konuları pek açmayın, açılacak olsa bile değiştirmeye çalışın, yani bir yerde eşinizin sinirlenmesine, agresifleşmesine engel olun.
Bu durumu çocuklarınızla da paylaşın. Ağız birliği ederek pratik çözümler arayın, huzurunuzu, mutluluğunuzu bozacak konulara girmeyin.
Saygıda kusur etmeyin
Bu arada siz eşinize, çocuklar da babalarına karşı saygıda kusur etmeyin. Çünkü bu çeşit insanlar saygısızlığı hazmedemezler, bir bahane bularak ileri geri konuşurlar. Sonunda yine üzülen siz olursunuz. Kendisi ağzına geleni söyler, rahatlama yolunu bulur, fakat olan size olur.
Bir de eşiniz sürekli sinirli olamaz, her fırsatta bağırıp çağırmaz. Sakin, neşeli, mutlu ve tatlı anları da mutlaka vardır ve olacaktır. Bu sıralarda siz de neşesine, mutluluğuna ortak olun, paylaşın. Yarı şaka, yarı ciddi olarak kötü sözlerden dolayı üzüldüğünüzü söyleyin.
Kendisini çok sevdiğinizi, başınızda görmekten, yanında bulunmasından büyük haz duyduğunuzu dile getirin. Sürekli iyi yönlerini, olumlu tutumlarını söyleyin. Mesela "Evine çok bağlısın, bize çok düşkünsün, gönlün zengin, sen iyi bir babasın" gibi sözlerle, bir yerde bu sözler dua yerine de geçer.
Böyle davranmakla hiçbir kaybınız olmayacak, bir eksiklik yaşamayacak, hatta kendi huzurunuzu bu vesileyle temin etmiş olacaksınız. Denemekte fayda var. Allah yardımcınız olsun.
Mehmet Paksu
27 yıllık evliyim. Eşim evde devamlı kötü söz kullanıyor, ağzı çok bozuk. Çocuklarım gergin ortamda büyüdüler. Onlar da çok sinirli oldular, ne yapacağımı şaşırdım.
Eşinizi değiştirmeye kalkmayın, aklınıza bile getirmeyin derim. Bunun yerine ikili diyaloglarınızı geliştirmeye çalışın. Geçmişte yaşananları, olanları, bitenleri mazi mezarlığına atarak şöyle bir rahatlayın.
Hani nasıl evde eski eşyaları, kullanılmayan giyecekleri, orada burada yığıntı halinde duran ağırlıkları evden uzaklaştırırsınız, sonra da unutursunuz ya; kırgınlıkları, dargınlıkları ve olumsuzlukları da nisyan/unutkanlık perdesine sarın ve atın kapı dışarıya...
Mümkün oldukça hayatınızda pozitif, olumlu bakma yollarını arayın. "Gittikçe daha kötü olacak, yoruldum, ne yapacağımı şaşırdım, bıktım usandım" gibi sözlerle sürekli frene basarak kendinizi yıpratmayın, kendi hızınızı kesip enerjinizi limite etmeyin.
Moralinizi bozacak, evde soğuk hava estirecek, ağzınızın tadını kaçıracak konuları pek açmayın, açılacak olsa bile değiştirmeye çalışın, yani bir yerde eşinizin sinirlenmesine, agresifleşmesine engel olun.
Bu durumu çocuklarınızla da paylaşın. Ağız birliği ederek pratik çözümler arayın, huzurunuzu, mutluluğunuzu bozacak konulara girmeyin.
Saygıda kusur etmeyin
Bu arada siz eşinize, çocuklar da babalarına karşı saygıda kusur etmeyin. Çünkü bu çeşit insanlar saygısızlığı hazmedemezler, bir bahane bularak ileri geri konuşurlar. Sonunda yine üzülen siz olursunuz. Kendisi ağzına geleni söyler, rahatlama yolunu bulur, fakat olan size olur.
Bir de eşiniz sürekli sinirli olamaz, her fırsatta bağırıp çağırmaz. Sakin, neşeli, mutlu ve tatlı anları da mutlaka vardır ve olacaktır. Bu sıralarda siz de neşesine, mutluluğuna ortak olun, paylaşın. Yarı şaka, yarı ciddi olarak kötü sözlerden dolayı üzüldüğünüzü söyleyin.
Kendisini çok sevdiğinizi, başınızda görmekten, yanında bulunmasından büyük haz duyduğunuzu dile getirin. Sürekli iyi yönlerini, olumlu tutumlarını söyleyin. Mesela "Evine çok bağlısın, bize çok düşkünsün, gönlün zengin, sen iyi bir babasın" gibi sözlerle, bir yerde bu sözler dua yerine de geçer.
Böyle davranmakla hiçbir kaybınız olmayacak, bir eksiklik yaşamayacak, hatta kendi huzurunuzu bu vesileyle temin etmiş olacaksınız. Denemekte fayda var. Allah yardımcınız olsun.
Mehmet Paksu