- Enbiya suresi

Adsense kodları


Enbiya suresi

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
hafiza aise
Wed 26 January 2011, 03:10 pm GMT +0200
ENBİYA SURESİ (21)

Bismillahirrahmanirrahim

21/1. İnsanların hesap görme zamanı yaklaştı, fakat onlar hala habersiz, hakdan yüz çeviriyorlar.

21/2-3. Rablerinden kendilerine gelen her yeni ihtarı mutlaka, gönülleri gaflet içinde eğlenerek dinlerler. Zulmedenler,
gizli toplantılarında: "Bu zat, sizin gibi bir insandan başka bir şey midir? Siz, göz göre göre sihre mi uyarsınız?" diye konuşurlar.

21/4. Peygamber: "Benim Rabbim gökte ve yerde söyleneni bilir. O, işitendir, bilendir" dedi.

21/5. Onlar: "Hayır; bunlar karışık rüyalardır", "Hayır; onu uydurmuştur", "Hayır; o şairdir", "Haydi önceki peygamberler gibi o da bize bir mucize getirsin" dediler.

21/6. Onlardan önce yoketmiş olduğumuz kasabalar halkı inanmadılar, bunlar mı inanacaklar?

21/7. Senden önce de, kendilerine vahyettiğimiz adamlar gönderdik. Bilmiyorsanız kitablılara sorun.

21/8. Biz onları yemek yemez birer ceset kılmadık ve onlar ölümsüz de değillerdi.

21/9. Sonra Biz onlara verdiğimiz sözü yerine getirdik, kendilerini ve dilediklerimizi kurtardık; aşırı gidenleri ise yok ettik.

21/10. And olsun ki,size şerefiniz ve öğüt veren bir Kitap indirdik; akletmiyor musunuz?*

21/11. Halkı zalim olan nice kasabaları kırıp geçirdik ve onlardan sonra başka milletler varettik.

21/12. Onlar bizim baskınımızı hissettiklerinde, oradan kaçmağa koyuluyorlardı.

21/13. "Koşup kaçmayın; size nimet verilen yere, yurdlarınıza dönün, elbette sorguya çekileceksiniz" dedik.

21/14. "Vay başımıza gelenlere! Doğrusu biz haksızlık yapmış kimseleriz" dediler.

21/15. Biz onları biçilmiş ot ve bir yığın kül haline getirinceye kadar haykırmaları devam etti.

21/16. Biz gökleri, yeri ve ikisinin arasındakileri oyun olsun diye yaratmadık.

21/17. Eğlenme dileseydik, bunu yapacak olsaydık, şanımıza uygun şekilde yapardık; ama yapmayız.

21/18. Gerçeği batılın başına çarparız ve onun beynini parçalar; böylece batıl ortadan kalkar. Allah'a yakıştırdığınız vasıflardan ötürü yazıklar olsun size!

21/19. Göklerde ve yerde ne varsa O'nundur. Katında olanlar O'na kulluk etmekten çekinmezler ve usanmazlar.

21/20. Gece ve gündüz, bıkmadan tesbih ederler.

21/21. Yeryüzünde edindikleri tanrılar mı, onlar mı ölüleri diriltecekler?

21/22. Eğer yerle gökte Allah'tan başka tanrılar olsaydı, ikisi de bozulurdu. Arşın Rabbi olan Allah, onların vasıflandırdıklarından münezzehtir.

21/23. O, yaptığından sorumlu değildir, onlar ise sorumlu tutulacaklardır.

21/24. O'nu bırakıp tanrılar mı edindiler? De ki: "Kesin delilinizi getirin. İşte benim ve ümmetimin Kitap'ı ve senden öncekilerin kitapları." Hayır; onların çoğu gerçeği bilmez de yüz çevirirler.

21/25. Senden önce gönderdiğimiz her peygambere: "Benden başka tanrı yoktur, Bana kulluk edin" diye vahyetmişizdir.

21/26. "Rahman çocuk edindi" dediler. Haşa; hayır, melekler şerefli kılınmış kullardır.

21/27. Allah'tan önce söz söyleyemezler; ancak O'nun emri üzerine iş işlerler.

21/28. Allah, onların yaptıklarını ve yapmakta olduklarını bilir. Onlar Allah'ın hoşnut olduğu kimseden başkasına şefaat edemezler; O'nun korkusundan titrerler.

21/29. Bunlar içinde kim "Ben, Allah'tan başka bir tanrıyım" derse, işte onu cehennemle cezalandırırız. Zulmedenlerin cezasını böyle veririz.*

21/30. İnkar edenler, gökler ve yer yapışıkken onları ayırdığımızı ve bütün canlıları sudan meydana getirdiğimizi bilmezler mi? İnanmıyorlar mı?

21/31. Yeryüzüne, insanlar sarsılmasın diye sabit dağlar yerleştirdik; rahat gidebilsinler diye aralarında geniş yollar varettik.

21/32. Göğü karışıklıktan korunmuş bir tavan kıldık; oysa onlar bundaki delillerden yüz çeviriyorlar.

21/33. Geceyi ve gündüzü, güneşi ve ayı yaratan O'dur. Her biri bir yörüngede yürür.

21/34. Senden önce de hiçbir insanı ölümsüz kılmadık, sen ölürsün de onlar baki kalır mı?

21/35. Her can ölümü tadacaktır. Bir imtihan olarak size iyilik ve kötülük veririz. Sonunda Bize dönersiniz.

21/36. İnkarcılar seni gördükleri zaman, şüphesiz, seni alaya almaktan başka bir şey yapmazlar. "Sizin tanrılarınızı diline dolayan bu mudur?" derler ve Rahman'ın Kitabını işte onlar inkar ederler.

21/37. İnsan aceleci olarak yaratılmıştır. Size ayetlerimi göstereceğim, bunu Benden acele istemeyin.

21/38. "Doğru sözlü iseniz bildirin bu tehdit ne zamandır?" derler.

21/39. Bu kafirler, ateşi yüzlerinden ve sırtlarından menedemeyecekleri ve yardım da göremiyecekleri zamanı keşke bilseler.

21/40. Belki aniden gelecek de onları şaşırtacaktır. Artık onu geri çeviremezler; kendileri de ertelenmez.

21/41. And olsun ki, senden önce birçok peygamber alaya alınmıştı da, alaya alanları, eğlendikleri şey mahvetmişti.*

21/42. De ki: "Geceleyin ve gündüzün sizi Rahman'dan kim koruyabilir?" Ama onlar Rablerinin Kitabından yüz çevirmektedirler.

21/43. Yoksa kendilerini bize karşı savunacak tanrıları mı var? O tanrılar kendilerine bile yardım edemezler. Katımızdan da dostluk görmezler.

21/44. Biz bunlara ve babalarına geçimlikler verdik de ömürleri uzadı; şimdi memleketlerini her yandan eksilttiğimizi görmüyorlar mı? Üstün gelen onlar mıdır?

21/45. De ki: "Ben ancak sizi vahy ile uyarıyorum" Uyarıldıkları zaman, sağırlar çağrıyı duymazlar.

21/46. Rabbinin azabından onlara bir esinti dokunsa: "Vah bize! Doğrusu biz haksızdık" derler.

21/47. Kıyamet günü doğru teraziler kurarız; hiçbir kimse hiçbir haksızlığa uğratılmaz. Hardal tanesi kadar olsa bile
yapılanı ortaya koyarız. Hesap gören olarak Biz yeteriz.

21/48. And olsun ki, Musa ve Harun'a eğriyi doğrudan ayıran Kitap'ı sakınanlar için ışık ve öğüt olarak verdik.

21/49. Onlar görmedikleri halde Rablerinden korkarlar; kıyamet saatinden de titrerler.

21/50. İşte bu, indirdiğimiz kutsal bir Kitap'dır. Siz mi onu inkar ediyorsunuz?*

21/51. And olsun ki, daha önce İbrahim'e de akla uygun olanı göstermiştik. Biz onu biliyorduk.

21/52. İbrahim, babasına ve milletine: "Bu tapınıp durduğunuz heykeller nedir?" demişti.

21/53. "Babalarımızı onlara tapar bulduk" demişlerdi.

21/54. İbrahim: "And olsun ki sizler de babalarınız da apaçık bir sapıklık içindesiniz" deyince:

21/55. "Sen bize gerçeği mi getirdin yoksa şaka mı ediyorsun?" dediler.

21/56. O şöyle dedi: "Hayır; Rabbiniz, göklerin ve yerin Rabbidir ki onları O yaratmıştır. Ben de buna şahidlik edenlerdenim."

21/57. "Allah'a yemin ederim ki, siz ayrıldıktan sonra, putlarınıza bir tuzak kuracağım!"

21/58. Hepsini paramparça edip, içlerinden büyüğünü ona başvursunlar diye, sağlam bıraktı.

21/59. Milleti: "Tanrılarımıza bunu kim yaptı? Doğrusu o zalimlerden biridir" dediler.

21/60-61. Bazıları: "İbrahim denen bir gencin onları diline doladığını duymuştuk" deyince, "O halde bunların şahidlik edebilmeleri için onu halkın gözü önüne getirin" dediler.

21/62. İbrahim gelince, ona: "Ey İbrahim, bunu tanrılarımıza sen mi yaptın?" dediler.

21/63. İbrahim: "Belki onu şu büyükleri yapmıştır, konuşabiliyorlarsa onlara sorun" dedi.

21/64-65. Kendi kendilerine: "Doğrusu siz haksızsınız", sonra kafalarında olan eski inançlarına dönerek: "Ey İbrahim! bunların konuşmayacağını, and olsun ki, bilirsin" dediler.

21/66-67. İbrahim: "O halde, Allah'ı bırakıp da size hiçbir fayda ve zarar veremeyecek olan putlara ne diye taparsınız? Size de, Allah'ı bırakıp taptıklarınıza da yazıklar olsun! Akletmiyor musunuz?" dedi.

21/68. Onlar: "Bir şey yapacaksanız, şunu yakın da tanrılarınıza yardım edin" dediler.

21/69. Biz: "Ey ateş! İbrahim'e karşı serin ve zararsız ol" dedik.

21/70. Ona düzen kurmak istediler, fakat Biz onları hüsrana uğrattık.

21/71. Onu da, Lut'u da, alemler için kutsal kıldığımız yere ulaştırıp kurtardık.

21/72. İbrahim'e, buna ilaveten İshak ve Yakub'u da verdik, her birini iyi kimseler kıldık.

21/73. Onları, buyruğumuz altında insanları doğru yola götüren önderler yaptık; onlara, iyi işler yapmayı, namaz kılmayı, zekat vermeyi vahyettik. Onlar, bize kulluk eden kimselerdi.

21/74. Lut'a da hüküm ve ilim verdik; onu, çirkin işler işleyen kasabadan kurtardık. Doğrusu onlar yoldan çıkmış kötü bir milletti.

21/75. Lut'u rahmetimizin içine aldık; doğrusu o iyilerdendi.*

21/76. Nuh da daha önceleri Bize yalvarmıştı, onun duasını kabul edip, kendisini ve ailesini büyük sıkıntıdan kurtardık.

21/77. Ayetlerimizi yalanlayan millete karşı ona yardım ettik. Doğrusu onlar fena bir milletti, hepsini suda boğduk.

21/78. Davud ve Süleyman da milletin koyunlarının yayıldığı bir ekin hakkında hüküm veriyorlarken, Biz onların hükmüne şahiddik.

21/79. Süleyman'a bu meselenin hükmünü bildirmiştik; her birine hüküm ve ilim verdik. Davud ile beraber tesbih etsinler diye dağları ve kuşları buyruk altına aldık. Bunları Biz yapmıştık.

21/80. Ona, sizi savaşta korumak için zırh yapma sanatını öğrettik, artık şükreder misiniz?

21/81. Bereketli kıldığımız yere doğru, Süleyman'ın emriyle yürüyen şiddetli rüzgarı, onun buyruğuna verdik. Biz herşeyi biliyorduk.

21/82. Dalgıçlık yapan ve bundan başka işler de gören şeytanlardan da onun buyruğu altına verdik. Onların hepsini gözetiyorduk.

21/83. Eyyub da: "Başıma bir bela geldi, (Sana sığındım), Sen merhametlilerin merhametlisisin" diye Rabbine nida etmişti.

21/84. Biz de onun duasını kabul etmiş ve başına gelenleri kaldırmıştık. Katımızdan bir rahmet ve kulluk edenlere bir hatıra olmak üzere ona tekrar ailesini ve kaybettikleriyle bir mislini daha vermiştik.

21/85. İsmail, İdris ve Zülkifl hakkında anlattığımızı da an; onların her biri sabredenlerdendi.

21/86. Onları rahmetimizin içine aldık; doğrusu onlar iyilerdendi.

21/87. Zünnun (Balık Sahibi; Yunus) hakkında söylediğimizi de an. O, öfkelenerek giderken, kendisini sıkıntıya sokmayacağımızı sanmıştı; fakat sonunda karanlıklar içinde: "Senden başka tanrı yoktur, Sen münezzehsin, doğrusu ben haksızlık edenlerdenim" diye seslenmişti.

21/88. Biz de ona cevap verip, onu üzüntüden kurtarmıştık. inananları böyle kurtarırız.

21/89. Zekeriya da: "Rabbim! Beni tek Başıma bırakma, Sen varislerin en hayırlısısın" diye nida etmişti.

21/90. Biz de ona icabet ederek, Yahya'yı bahşetmiş, eşini de doğum yapacak hale getirmiştik. Doğrusu onlar iyi işlerde yarışıyorlar, korkarak ve umarak Bize yalvarıyorlardı. Bize karşı gönülden saygı duyuyorlardı.

21/91. Mahrem yerini koruyan Meryem'e ruhumuzdan üflemiş, onu ve oğlunu, alemler için bir mucize kılmıştık.

21/92. Doğrusu tevhid dini olan Müslümanlık, bir tek din olarak sizin dininizdir ve Ben de Rabbinizim, artık Bana
kulluk edin.

21/93. Ama insanlar, din konusunda aralarında bölüklere ayrıldılar, hepsi Bize döneceklerdir.*

21/94. İnanmış olarak yararlı iş işleyenin ameli inkar edilmeyecektir. Biz onu yazmaktayız.

21/95. Yok ettiğimiz kasaba halkının ahirette ceza görmek üzere Bize dönmemesi imkansızdır.

21/96. Yecüc ve Mecüc'ün seddi yıkıldığı zaman her dere ve tepeden boşanırlar.

21/97. Gerçek vaad yaklaştığında, inkar edenlerin gözleri beleriverir: "Vah bize! Bundan önce gaflet içindeydik, hem de zalimdik" derler.

21/98. Siz ve Allah'tan başka taptıklarınız, cehennemin yakıtısınız; oraya gireceksiniz.

21/99. Eğer bunlar tanrı olsaydı cehenneme girmezlerdi; hepsi orada temelli kalacaktır.

21/100. Orada onlara ah etmek vardır; birşey de işitemezler.

21/101. Yaptıklarına karşılık katımızdan kendileri için iyi şeyler yazılmış olanlar, işte onlar cehennemden uzak tutulanlardır.

21/102. Cehennemin uğultusunu duymazlar. Canlarının istediği şeyler içinde temelli kalırlar.

21/103. En büyük korku bile onları üzmez; kendilerini melekler: "Size söz verilen gün işte bugündür" diye karşılarlar.

21/104. Göğü, kitap dürer gibi dürdüğümüz zaman, yaratmaya ilk başladığımız gibi katımızdan verilmiş bir söz olarak onu tekrar var edeceğiz. Doğrusu Biz yaparız.

21/105. And olsun ki, Tevrat'tan sonra Zebur'da da yeryüzüne ancak iyi kullarımın mirasçı olduğunu yazmıştık.

21/106. Doğrusu bu Kuran'da, kulluk eden kimselere bildiri vardır.

21/107. Biz seni ancak alemlere rahmet olarak gönderdik.

21/108. De ki: "Doğrusu tanrınızın tek bir Tanrı olduğu bana şüphesiz vahyolundu. Artık müslüman olacak mısınız?"

21/109. Eğer yüz çevirirlerse, de ki: "Size düpedüz açıkladım; tehdit olunduğunuz şeyin yakın mı uzak mı olduğunu bilmem."

21/110. "Doğrusu O, açığa vurulan sözü de bilir, gizlediklerinizi de bilir."

21/111. "Bilmem; belki bu gecikme sizi denemek ve bir süreye kadar geçindirmek içindir."

21/112. Peygamber: "Rabbim! Aramızda gerçekle hükmet, anlattıklarınıza karşı ancak Rahman olan Rabbimizden yardım istenir" dedi.*

elif 7d
Wed 25 December 2013, 08:48 pm GMT +0200
bizim ir hocalarımız var enbiya suresini bir güzel okuyorlar allah hepimizi okumayı nasib etsin

OlcaY8D
Wed 25 December 2013, 08:51 pm GMT +0200
embiya süresindeki gibi kimse habersiz sünnetsiz görevsiz olarak dünyanın sonunun geleceğinden habersiz...

elif 7d
Wed 25 December 2013, 08:51 pm GMT +0200
acil hasta olan teyzem için 500 yasin istiyoruz lütfen yardım edelim :-[