- Eğitilmiş Köpeklerle Avlanma

Adsense kodları


Eğitilmiş Köpeklerle Avlanma

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
saniyenur
Tue 15 November 2011, 07:49 pm GMT +0200
1- Eğitilmiş Köpeklerle Avlanma


1776- Adiyy b. Hatim (r.a)'tan rivayet edilmiştir: Ben:

“Ey Allah'ın resulü! Ben, eğitilmiş köpekleri gönderiyorum, onlar bana (s.a.v..) yakalıyorlar. Üzerlerin de Allah'ın ismini anıyorum!” dedim. Resulullah (s.a.v.):

“Allah'ın ismini anarak eğitilmiş köpeğini avın üzerine saldığın zaman, onun etini ye!” buyurdu. Ben:

“Bu köpekler, tuttukları avı öldürürlerse, o zaman ne yapayım?” dedim. Resulullah (s.a.v.):

“Onlarla birlikte olmayan bir köpek onlara katılmadığı müddetçe, öl­dürseler de ye. Çünkü öldürme, avın tezkiyesidir!” buyurdu. Ben:

“Ava, mi'rad ile ok atıyorum ve onu vuruyorum” dedim. Resulullah (s.a.v.):

“Mi'rad ile ava ok atıp da hayvanı delerse, onu ye! Enli tarafıyla isabet ederse, onu yeme!” buyurdu. [6]

Açıklama:

Hadis; av üzerine besmele ile gönderilen eğitilmiş köpeklerin yakalamış oldukları avın, onu öldürmüş bile olsalar helal olduğunu ifade etmektedir. Ancak av üzerine gönderilirken aralarına eğitilmemiş olan yahut eğitilmiş bile olsa kestiği yenmeyen bir kimse tarafından gönderilmiş olan bir köpeğin karışmamış olması gerekir.

Bu şartlara uygun olarak av üzerine gönderilen eğitimli bir köpek, yakalamış olduğu avı öldürmüş bile olsa o avın eti helaldir.

Avcı, henüz av ölmeden yetişecek olursa, kesmesi gerekir. Eğer avı canlı olarak ele geçirdiği halde kesmez de köpekten aldığı yarayla ölmesini beklerse, o avın etini yemek helal olmaz. Avcının bu şekilde ele geçirmiş olduğu avı kesmeyi, elinde olmayan bir sebepten dolayı terketmiş de olsa, yine o avın eti yenmez. Fakat avın yanına varmadan önce köpek onu öldürmüşse, avın eti helaldir. Çünkü “Köpeğin avı yakalaması hayvanı kesmek yerine geçer.”[7]

Eğitilmiş olan bir köpeğin tuttuğu bir avın etinin helal olabilmesi için bu şartlardan başka, bir de köpeğin yakalamış olduğu avın bir parçasını yememiş olması şartı vardır. Çünkü hayvan o avdan yiyecek olursa onu kendisi için yakalamış sayılır. [8]

Esasen köpeğin eğitilmiş olması şartının aranması zımnen yakaladığı avı yememesi Şartının aranması demektir. Çünkü bir köpeğin eğitilmiş sayılabilmesi için onda şu üç şartın bulunması gerekir:

a- Ava salınca avın üzerine gitmesi.

b- Av üzerine gönderdikten sonra, kendisinden geri dönmesi istendiğinde, bu isteğe uya­rak av üzerine gitmekten vazgeçmesi.

c- Yakaladığı avı yemez olması. [9]

Mi'rad:
 
Ağaçtan yapılmış, uçları sivri, ortası kalın sopa demektir. Burada söz konusu olan; mi'rad denilen sopaların fırlatılarak kalın/enli kısımların İsabet etmesiyle öldürülen avların etlerinin yenip yenmemesi meselesidir.

Hadis-i şerifte bu sopaların orta kısımlarının çarpmasıyla ölen bir av hayvanının etinin yenmeyeceği, fakat sivri uçlarının saplanıp yaralaması neticesinde ölen avların etlerinin helal olduğu ifade buyurulmaktadır. Çünkü bu sopaların kalın kısmıyla vurulmuş olanlar, aldıkları

İsabet sebebiyle yaralanmış bile olsalar, yine de yüce Allah'ın Kur'an-ı Kerim'inde vu­rularak öldürülmüş  olan hayvanlar size haram kılındı [10] bu­yurarak etlerini haram kıldığı mevkuze denilen hayvanlar hükmüne girerler. [11]

Vekîze:
 
Taş, değnek gibi bir cisimle vurularak öldürülen hayvan demektir. Yüce Allah, Maide: 5/3'te, bu şekilde öldürülmüş olan bir hayvanın etini yemeyi yasaklamıştır.

1777- Ebu Sa'lebe el-Huşenî (r.a)'tan rivayet edilmiştir: “Resulullah (s.a.v.)'in yanına gelip ona:

“Ey Allah'ın resulü! Biz, Kitap ehli bir kavmin diyarında bulunuyoruz. Biz müslümanlar, onların kaplarını yemek yiyoruz. Yine bir av diyarında bulunuyoruz. Yayımla avlanıyorum. Eğitilmiş köpeğimle veya eğitilmemiş köpeğimle de avlanıyorum. Dolayısıyla bize bundan neyin helal olduğunu bana haber” dedim. Bunun üzerine Resulullah (s.a.v.):

“Kitap ehli bir kavmin toprağında bulunduğunuzu ve onların kaplarında yemek yediğinizi belirtmene gelince; eğer siz Kitap ehli kimselerin kapların­dan başka yemek kapları bulursanız, onların kaplarından yemeyin! Eğer on­ların kaplarından başka yemek kapları bulamazsanız, Kitap ehli kimselerin kaplarını yıkayıp sonra da o kapların içinden yemek yiyin!”

“Av arazisinde bulunup da avlandığımı belirttiğin av meselesine gelince; yayınla ne elde edersen Allah'ın ismini an, sonra ondan ye. Eğitilmiş köpe­ğinle de her ne avlarsan ona da Allah'ın ismini an, sonra da ondan ye. Eği­tilmemiş olan köpeğinle avladığın avı diriyken yetişip de boğazlarsan onu da ye” buyurdu. [12]

Açıklama:
 
Hadiste söz konusu edilen Kitap ehli yada Mecusilerin kaplarından maksat; Kitap ehli­nin yada Mecusilerin, içerisinde, çoğunlukla domuz eti pişirdikleri yada benzer pis şeyler kullandıkları kaplardır.

“Kitap ehli bir kavmin diyarında” ifadesiyle, Şam tarafı kast edilmektedir.


[6] Buhârî, Vudû 33, Büyü 3, Sayd 1, 2, 3, 7, 8, 9; Ebu Dâvud, Sayd 22-23, 2847, 2848, 2849, 2850, 2851; Tirmizî, Sayd 1, 1465, 3, 1467; 4, 1468, 5, 1469, 6, 1470, 7, 1471; Nesâî, Sayd 1, 2, 3, 5, 6, 7, 8, 18, 19, 21, 22, 23; İbn Mâce, Sayd 3, 3208; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 4/258, 380.

[7] Buhari, Zebaih 1; Müslim, Sayd 4; Nesaî, Sayd 2; Darimî, Sayd 1; Ahmed b. Hanbel, 4/256, 379.

[8] Buhârî, Zebaih 8; Müslim, Sayd 3; Ahmed b. Hanbel, 1/131.

[9] B.k.z: N. Yeniel, H. Kayapınar, Sünen-i Ebu Dâvud Terceme ve Şerhi, 11/17.

[10] Maide: 5/3.

[11] B.k.z: N. Yeniel, H. Kayapınar, Sünen-i Ebu Dâvud Terceme ve Şerhi, 11/17.

[12] Buhâri, Sayd 4, 10, 14; Ebu Dâvud, Sayd 22-23, 2852, 2855, 2856, 2857; Tirmizî, Sayd 1, 1464; Nesâî, Sayd 4; İbn Mâce, Sayd 3, 3207; Ahmed b. Hanbel, Müsned, 4/193.