sidretül münteha
Sun 2 January 2011, 03:53 pm GMT +0200
EBÛ'L-YÜSR, ABDULLAH BİN UBEYY, KATÂDE BİN EN-NU'MÂN, UBÂDE BİN ES-SÂMİT, HUZEYME BİN SABİT VE EBÛ EYYÛB'UN MENKIBELERİ
8934- Ebû'l-Yüsr Kâ'b bin Amr radiyallahu anh'dan, dedi ki:
"Vallahi ben Hayber'de Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem ile beraberdim. Akşam üstüydü. Yahudilerden birinin koyun sürüsü geldi, kaleye girmek istiyordu. Oysa kaleyi biz kuşatmıştık. Aniden ALLAH Resulü sallallahu aleyhi ve sellem dedi ki: 'Ba koyunlardan bize kim yedirecek?' Ben hemen ortaya atılıp: 'Ben ey ALLAH'ın Resulü!' dedim.
'Peki buyur yap öyleyse!' deyince, hemen bir deve kuşu hızıyla çıktım. Sırtımı dönüp giderken beni görünce: 'ALLAHım! Onunla bizi faydalandır!' diye dua etti. Sürüye yetiştim, önden bir kısmı kaleye girmişti. Hemen arkasından iki koyun kaptım, kollarımın arasına koydum. Sanki beraberimde hiçbir şey
yokmuş gibi koşarak getirip Peygamber sal-lallahu aleyhi ve sellem'in önüne bıraktım. Ondan sonra o iki koyunu boğazladılar ve yediler." |Ahmed|
8935- Yahya bin Bukeyr radiyallahu anh'-dan:
"Ebû'1-Yüsr, Medine'de Bedir ehlinin sonuncusu olarak, 55. hicrî yılında vefat etmiştir." |Taberânî. Mu'cemu'I-Kebir'de]
8936- Usâme radiyallahu anh'dan: "Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem,
Benû'l-Mustalik'ten dönünce, Abdullah bin Ubeyy'in oğlu durup babasına kılıç çekti ve şöyle dedi: 'Sen Muhammed en azîz, ben ise en zelil kimseyim' deyinceye kadar kılıcımı kınıma sokmayacağım.' Babası korkusundan şöyle dedi: 'Yazık sana! Muhammed en azizdir, ben en zelilim!' Bunu Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem duyunca hoşuna gitti ve ona teşekkür etti."
[Taberani, Mu'cemu'l-Kebîr'de zayıf bir senedle.]
8937- Abdullah bin Abdullah bin Ubeyy radiyallahu anh'dan:
"O, Peygamber sallallahu aleyhi ve sel-lem'den, (münafık) babasını öldürmek için izin istedi; şöyle buyurdu: 'Babanı öldürme!'" [Taberânî, Mu' cemu' l-Kebtr'At.
8938- Katâde bin en-Nu'mân radiyallahu anh'dan:
"Karanlık bir gecede yola çıktım; kendi kendime dedim ki: 'Peygamber sallallahu aleyhi ve sellein'e varıp birlikte namaz kılıp yalnızlığımı onunla paylaşmış olsam!' Nihayet içimden geçeni yaptım. Mescide girince, gökte şimşek çaktı. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem beni gördü. Dedi ki: 'Hayrola ne var, neden geldin?'
'Babam, annem sana feda olsun, sana arkadaş olmak istedim.' Şöyle buyurdu: "Bu hurma çöpünü al, yanından ayırma, onunla aydınlan! Çünkü sen dışarı çıktığın zaman on (adım) önünden, on da arkandan sana aydınlık saçacak.'
Sonra baha şöyle dedi: 'Evine girdiğin zaman perdelerin üzerinde kalın tas gibi bir şey bulacaksın, bil ki o şeytandır' Sonra çıktım. Buyurduğu gibi onunla aydınlandım. Sonra onunla kalın taş gibi bir şeye vurdum. O da evimden çıktı, gitti."
(Taberânî, Mu'cemu'l-Kebîr'de, Ahmed ve Bezzâr.|
8939- Ubâde bin es-Sâmit radiyallahu anh'dan:
"Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem ona: 'Ey Ebü"l-Veltd!' künyesiyle hitap etmiştir. Bedir ve Uhud savaşları ile Akabe ve Rıdvan bey'atında bulunmuştur. Üstelik o, bir na-kîbdir."
[Mu'cemu' l-Kebîr]
8940- Yahya bin Bukeyr radiyallahu anh'dan:
"Ubâde bin es-Sâmit, Filistin'in Remle'sinde, 34. hicrî yılında, yetmişiki yaşında
Ölmüştür." [İkisi de Taberânî, Mu'cemu'l-Kebir'e ait]
8941- Huzeyme bin Sabit radiyallahu anh'dan: -
"O, gece rüyasında Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'in alnına'secde ettiğini gördü, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem geldiğinde bunu kendisine anlatınca, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem yattı; o da gelip onun alnına secde etti."
| Ahmed leyyin bir ,senedle.| .
8942- Ebû Eyyûb el-Ensârî radiyallahu anh'dan:
"Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Safa ile Merve arasında sa'y ederken, sakalının üzerine bir tüy düştü. Ebu Eyyûb gelip hemen onu aldı. Bunun üzerine ALLAH Resulü sallallahu aleyhi ve sellem ona dedi ki: 'ALLAH da senden hoşlanmadığın bir şeyi gidersin!'"
[Taberanî, Mıı'cemıt'l-Kebir'de leyyin bir senedle.|
8943- İbn Abbâs radiyallahu anh'dan: "Ebû Eyyûb el-Ensârî Rum ehline karşı savaşa çıktı. Muâviye'ye uğradı. Muâviye ona kaba davrandı. Gitti, gazvesinden döndü. (Muâviye) ona yine kabalık elti, bu sefer de başını kaldırıp ona bakmadı.
Bunun üzerine Ebû Eyyûb el-Ensârî: 'Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem zaten kendinden sonra kayırmalar olacağını ve eziyet göreceğimizi bize Önceden bildirmişti.' dedi. Muâviye sordu:
'Peki o zaman size ne yapmanızı emretmişti?'
'Bize sabretmemizi emretti' deyince, 'Öyleyse sabredin!' dedi.
Sonra Ebû Eyyûb, Ali'nin vali olarak tayin ettiği ve Basra'da bulunan Abdullah bin Ab-bâs'a geldi. Abdullah bin Abbâs ona dedi ki:
'Sen evini Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'e boşaltıp verdiğin gibi ben de sana evimi boşaltıp vermek istiyorum.' Ondan sonra ailesine emretti ve evi boşalttılar. Giderken sordu: 'Başka bir ihtiyacın var mıdır?1 'Maaş ve arazimde çalışan sekiz köle de isterim.' Onun maaşı, dört bin" (dirhem) idi. Abdullah bin Abbâs, bunu beş katına çıkararak yirmibin dirhem ve kırk köle verdi.
[Taberânî, Mu'cemu'l-Kebîr'de]
8934- Bu hadisi Ahmed (III, 427), Ya'kb an ebîhî an Muh. b. İsh. an Büreyde b. Süfyân an ricâli Benî Seleme an Ebî'l-Yüsr senedi ile tahrîc ettiler.
Râvileri güvenilir kimselerdir (Mecma‘ Iî, 316).
8936- Râvilerinden Muh. b. el-Hasan b. Zebbâle zayıftır (Mecma‘ Iî, 318).
8937- Râvileri Sahîh ricâlindendir. Ancak Urve, Abdullah b. Abdillah b. Ubeyy'i idrâk edememiştir (Mecma‘ Iî, 318).
8938- Bu hadis Ahmed'in Müsned'inde mevcut değildir. Ancak buna rağmen Heysemî, "Ahmed'in râvileri Sahîh ricâlindendir" demektedir (Mecma‘ Iî, 319).
8939- Taberânî'nin râvileri Heysemî'ye göre Sahîh ricâlindendir (Mecma‘ Iî, 320).
8941- Ahmed bunu muhtelif mânâları ile Müsned'inde (V, 214-6), altı ayrı yerde Umâre b. Huzeyme b. Sâbit an ebîhî asl-ı senedi ile tahrîc etti.
8942- Bunun râvilerinden Nâil b. Necîh'i Ebû Hâtim ve bir başkası tevsîk etmiş, Dârekutnî ve başkası zayıf addetmiştir. Diğer râvileri güvenilir kimselerdir. Ancak Habib b. e. Sâbit'in Ebû Eyyûb'dan semâı yoktur (Mecma‘ VIII, 323).
8943- Taberânî, bunu iki isnâd ile tahrîc etmiştir ki, bunlardan birinin râvileri Sahîh ricâlindendir. Ancak Habîb b. e. Sâbit, Ebû Eyyub'u dinlememiştir (Mecma‘ VIII, 323).