reyyan
Thu 19 July 2012, 01:49 pm GMT +0200
Diyanet Yayınevi İstanbul’da hizmete girdi
Tarih: 19.07.2012
Türkiye Diyanet Vakfı yayınevlerinin 18. Şubesi Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’in de katıldığı açılış töreniyle İstanbul’da hizmete girdi.
Diyanet İşleri Başkanı Görmez açılış töreninde yaptığı konuşmada, sanal ortamlara mahkûm olunan bir dönemde Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfının kitabın ve sözün değerini yüceltmek için gayret gösterdiğini dile getirdi. Diyanet İşleri Başkanı Görmez, şöyle konuştu:
“Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı olarak kitaba önem vermeye devam ettiğimizi ifade etmek istiyorum. Bilgisayar çağında insanların sanal ortama mahkûm olduğu bir dönemde kitabı ve sözün değerini yüceltmede ısrarlı olacağımızı, hatta sanal ortamları da “kitap”la hakikate dönüştürmek için bir çaba içinde olduğumuzu ifade etmek istiyorum.”
“Gelecek kuşaklara bugünün mirasını aktarmanın yolu, kitaplardan geçiyor”
Diyanet İşleri Başkanı Görmez, yayınevinin açılışının hayırlara vesile olmasını diledi. Kitap okumanın önemine değinen Başkan Görmez, “Biz bütün insanlığa ‘Oku!’ diye emreden bir kitapla yola koyulan medeniyetin çocuklarıyız.” diye konuştu. Son dönemlerde kitaba ve okumaya gösterilen ilginin azaldığını kaydeden Başkan Görmez, şöyle devam etti:
“Özellikle son yıllarda kitabın değeri, bilgi üretimi ve bilhassa okumanın giderek azalıyor olduğunu görmekten büyük üzüntü duyuyoruz. Bugün dünyada en önemli hususlardan bir tanesi, bilgi üretmektir. Bilgi üretmenin yolu, aynı zamanda kitaptan geçiyor, okumaktan geçiyor. Geçmiş mirası değerlendirmenin yolu, kitaptan geçiyor. Bugün kurduğumuz mirası gelecek kuşaklara taşımanın yolu da kitaptan geçiyor. Geleceğin istikbalini inşa etmenin yolu yine kitaptan geçiyor.”
“Selâmı yayalım”…
Diyanet İşleri Başkanı Görmez, açılış sonrasında basın mensuplarının sorularını da yanıtladı. Diyanet İşleri Başkanlığının Ramazan kampanyasında “Selâm” kavramına vurgu yaptığına işaret eden Başkan Görmez, şunları ifade etti:
“İnsan ilişkilerinde bireyselleşmenin öneminin arttığı, insanların birbirlerinden bir küçük selâmı bile esirgediği bir zaman diliminde yaşıyoruz, selam vermeyi külfet saydığımız zamanları yaşıyoruz. Ramazan’ın bu manevi atmosferinde biraz bu bencilliklerimizden kurtularak birbirimizi düşündüğümüzü ifade etmek için sevgi ve barışın ilk dokunuşu olarak selâmın yaygınlaştırılması üzerinde duruyoruz.”