halim
Sun 18 January 2015, 07:26 pm GMT +0200
Diyanet İşleri Başkanı Görmez, Edirne’de öğretmenlerle bir araya geldi
İl Müftüleri Toplantısı ve 7. Balkan Ülkeleri Diyanet İşleri Başkanları Toplantısı için üç gündür Edirne’de bulunan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Edirne programının üçüncü gününde bölgede görev yapan öğretmenlerle bir araya geldi.
Edirne Halk Eğitim Merkezi konferans salonunda öğretmenlerle buluşan Diyanet İşleri Başkanı Görmez, ‘Bilginin ahlakı; ilim, hikmet ve marifet’ konulu bir konferans verdi.
Başkan Görmez, bilgiyi güç olarak tarif eden anlayış ile ilim, hikmet ve marifeti birleştiren anlayışın karşılaştırıldığında, birinin insanları değerlerden uzaklaştırdığını, diğerinin ise değerlerle buluşturduğunu ifade ederek, “Müslümanların bugün en büyük sorunu, ilim, hikmet ve marifeti birlikte ele alamamış olmalarıdır. Din dahi kuru bir malumata dönüştüğü zaman o hikmet ve marifetten uzaklaşıp bir yargı cümlelerine dönüştüğü zaman acı tablolarla karşılaşıyoruz” dedi.
Müslümanların bugün en büyük sorununu, ilim, hikmet ve marifeti birlikte ele alamamış olmaları olduğunu vurgulayan Başkan Görmez, şunları söyledi;
“İlim, hikmet ve marifet insanın ruhunu yücelten değerlerdir…”
İnsanın ruhunu yücelten değerler vardır. Ruhu yücelten ilim, hikmet ve marifet kavramlarının birlikte ele alınması büyük önem arz eder. Bilginin sahibine alim, hikmetin sahibine hakim, marifetin sahibine arif diyoruz. İrfan oradan gelir. İslam coğrafyasına baktığımızda bugün Müslümanların en büyük sorunu ilim, hikmet ve marifeti birlikte ele alamamış olmalarıdır. Din dahi kuru bir malumata dönüştüğü zaman o hikmet ve marifetten uzaklaşıp bir yargı cümlelerine dönüştüğü zaman işte bugün Irak'ta, Suriye'de, Yemen'de ve dünyanın her tarafında Müslümanların içerisine girdiği o acı tabloları görüyoruz. Bilgiyi güç olarak tarif eden anlayış ile bilgi, hikmet ve marifeti birleştiren anlayış karşılaştırıldığında, birinin insanları değerlerden uzaklaştırır, diğeri ise değerlerle buluşturur.
“Özünü ve ruhunu kaybeden şekilcilik Müslümanların sorunudur…”
Müslümanların yaşadığı en büyük sorunlardan bir tanesi de özünü ve ruhunu kaybeden şekilciliktir. Şekil değil, özünü ve ruhunu kaybeden şekilcilik… Şekilci ve gösterişçi dindarlık en çok sıkıntı oluşturan konulardan bir tanesidir. Bizim dindarlık tanımımızı, dindarlık anlayışımızı gözden geçirmemiz gerekiyor. Dindarlık şekilden ibaret değildir. Şekil özün kabı olduğu için şekli tamamen dışlamıyorum ama özünü ve ruhunu kaybeden şekilcilik sorundur. Peygamberin değerler dünyasında doğru söylemek, doğru sözlü olmak, ahde vefa göstermek, emanete riayet etmek, insanın onuruna saygı duymak en önemli prensiplerdir. Bugün gençlerimizi bu değerlerle buluşturmamız gerekir.
“Bilgi bizi ahlaka ve yüce değerlere ulaştırmıyorsa o zaman öğretilmiş cehalet olur…”
Bilgi ahlaktır, sorumluluktur. Bizleri yüce değerlerle buluşturan bir vasıtadır. Bilgi bizi ahlaka ve yüce değerlere ulaştırmıyorsa o zaman öğretilmiş cehalet olur. Bugün değerler dünyasında bir değerler hiyerarşisi sorunu vardır. Hacca, umreye gitmişseniz, benim ibretle izlediğim bir sahne vardı. Hacer-ül Esved'i öpmek için insanlar, binlerce insanı rahatsız ederek bazen dirsekleriyle iterek gider ve onu öpmeye kalkışır. İşte o bizim değerler hiyerarşisini nasıl kaybettiğimizi gösteren çok güzel bir örnektir.
DİB
İl Müftüleri Toplantısı ve 7. Balkan Ülkeleri Diyanet İşleri Başkanları Toplantısı için üç gündür Edirne’de bulunan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Edirne programının üçüncü gününde bölgede görev yapan öğretmenlerle bir araya geldi.
Edirne Halk Eğitim Merkezi konferans salonunda öğretmenlerle buluşan Diyanet İşleri Başkanı Görmez, ‘Bilginin ahlakı; ilim, hikmet ve marifet’ konulu bir konferans verdi.
Başkan Görmez, bilgiyi güç olarak tarif eden anlayış ile ilim, hikmet ve marifeti birleştiren anlayışın karşılaştırıldığında, birinin insanları değerlerden uzaklaştırdığını, diğerinin ise değerlerle buluşturduğunu ifade ederek, “Müslümanların bugün en büyük sorunu, ilim, hikmet ve marifeti birlikte ele alamamış olmalarıdır. Din dahi kuru bir malumata dönüştüğü zaman o hikmet ve marifetten uzaklaşıp bir yargı cümlelerine dönüştüğü zaman acı tablolarla karşılaşıyoruz” dedi.
Müslümanların bugün en büyük sorununu, ilim, hikmet ve marifeti birlikte ele alamamış olmaları olduğunu vurgulayan Başkan Görmez, şunları söyledi;
“İlim, hikmet ve marifet insanın ruhunu yücelten değerlerdir…”
İnsanın ruhunu yücelten değerler vardır. Ruhu yücelten ilim, hikmet ve marifet kavramlarının birlikte ele alınması büyük önem arz eder. Bilginin sahibine alim, hikmetin sahibine hakim, marifetin sahibine arif diyoruz. İrfan oradan gelir. İslam coğrafyasına baktığımızda bugün Müslümanların en büyük sorunu ilim, hikmet ve marifeti birlikte ele alamamış olmalarıdır. Din dahi kuru bir malumata dönüştüğü zaman o hikmet ve marifetten uzaklaşıp bir yargı cümlelerine dönüştüğü zaman işte bugün Irak'ta, Suriye'de, Yemen'de ve dünyanın her tarafında Müslümanların içerisine girdiği o acı tabloları görüyoruz. Bilgiyi güç olarak tarif eden anlayış ile bilgi, hikmet ve marifeti birleştiren anlayış karşılaştırıldığında, birinin insanları değerlerden uzaklaştırır, diğeri ise değerlerle buluşturur.
“Özünü ve ruhunu kaybeden şekilcilik Müslümanların sorunudur…”
Müslümanların yaşadığı en büyük sorunlardan bir tanesi de özünü ve ruhunu kaybeden şekilciliktir. Şekil değil, özünü ve ruhunu kaybeden şekilcilik… Şekilci ve gösterişçi dindarlık en çok sıkıntı oluşturan konulardan bir tanesidir. Bizim dindarlık tanımımızı, dindarlık anlayışımızı gözden geçirmemiz gerekiyor. Dindarlık şekilden ibaret değildir. Şekil özün kabı olduğu için şekli tamamen dışlamıyorum ama özünü ve ruhunu kaybeden şekilcilik sorundur. Peygamberin değerler dünyasında doğru söylemek, doğru sözlü olmak, ahde vefa göstermek, emanete riayet etmek, insanın onuruna saygı duymak en önemli prensiplerdir. Bugün gençlerimizi bu değerlerle buluşturmamız gerekir.
“Bilgi bizi ahlaka ve yüce değerlere ulaştırmıyorsa o zaman öğretilmiş cehalet olur…”
Bilgi ahlaktır, sorumluluktur. Bizleri yüce değerlerle buluşturan bir vasıtadır. Bilgi bizi ahlaka ve yüce değerlere ulaştırmıyorsa o zaman öğretilmiş cehalet olur. Bugün değerler dünyasında bir değerler hiyerarşisi sorunu vardır. Hacca, umreye gitmişseniz, benim ibretle izlediğim bir sahne vardı. Hacer-ül Esved'i öpmek için insanlar, binlerce insanı rahatsız ederek bazen dirsekleriyle iterek gider ve onu öpmeye kalkışır. İşte o bizim değerler hiyerarşisini nasıl kaybettiğimizi gösteren çok güzel bir örnektir.
DİB