sidretül münteha
Thu 20 January 2011, 04:53 pm GMT +0200
B- Diğer Sâime Hayvanlar
Ulemanın, nev'inde ihtilâf etmeyip de sınıfında ihtilâf ettikleri hayvanlar ise; deve, sığır, koyun ve keçidir. Çünkü kimisi: «Bu dört nev'i hayvana, -ister kurda otlanarak, ister yem verilmek suretiyle beslensinler- zekât düşer» demiştir. Leys b. Sa'd ile îmam Mâlik bu görüştedirler. İslâm uleması ise «Zekât ancak, bunların saime sınıfına, yani kırda otlayarak beslenenlere düşer» demişlerdir [28]
Bu ihtilâfın sebebi, bu husus hakkındaki hadislerden birinin mutlak, birinin mukayyed olması ve aynı zamanda kıyasın da mutlak olan hadis ile çelişmesidir. Mutlak olan hadis, Peygamber (s.a.s) Efendimiz'in
«Kırk koyunda bir koyun zekât vardır»[29] hadisidir. Mukayyed olan hadis de, Peygamber (s.a.s) Efendimiz'in,
«Kırda otlayarak beslenen koyunlara zekât düşer» [30] hadisidir.
Mutlak'ı mukayyed'e üstün kılanlar, «-ister otlanarak, ister yemlenerek beslenmiş olsun- zekât her ikisine de düşer» demişlerdir. Mukayyed'i mutlak'a üstün kılanlar ise, «Zekât yalnız, otlanarak beslenenlere düşer» demişlerdir.
Mukayyed olan hadisin delüü'l-hitab'ı ile mutlak olan hadisin umumu arasında bulunan çelişme de bu ihtilafa sebeb olmuştur, denilebilir.
Zira Peygamber (s.a.s) Efendimiz'in «Otlanarak beslenen koyunlara zekât düşer» sözünün mefhum-i muhalifinden, yemlenerek beslenenlere zekât düşmediği anlaşılmaktadır. «Kırk koyundan bir tanesi zekâttır» sözündeki umum ise, yem verilenlerin de otlananlar gibi olmasını iktiza etmektedir. Fakat şu var ki, mukayyed'i mutlaka üstün kılmak nasıl daha meşhur bir yol ise, umum da, delalet bakımından delilül-hitab'tan daha kuvvetlidir.
Ebû Muhammed b. Hazm «Mutlak mukayyede hamledilir ve zekât, yemle beslenen koyunlara da düşer». Devede öyledir. Çünkü Peygamber (s.a.s) Efendimiz,
«Üçer yasında olan beş deveden aşağısına zekât yoktur» [31] buyurmuştur. Fakat sığırlar hakkında bir nass bulunmadığı için sığırlara zekât düştüğünde icmaa dayanmalıdır, tema' ise yalnız otlanmakla beslenen sığırlara zekât düştüğü yolundadır» demiştir.
Ibn Hazm'ın sığırlarla diğer hayvanlar arasında bu ayırımı yapması, bu hususta üçüncü bir görüştür.
«Kırk koyundan birisi zekâttır» hadisinin umumu ile çelişen kıyasa gelince, o da şöyledir: «Hayvanları beslemekten maksat, onlardan artış ve kâr sağlamaktır ki bu kâr -çoğunlukla- yemlenmeğe muhtaç olmayan hayvanlardan elde edilir. Zekât ise, daima ihtiyaçtan fazla olan mallara düşer, ki bu vasıf da -yine çoğunlukla- yemlenmeğe muhtaç olmayan hayvanlarda bulunur. Bunun içindir ki herhangi bir mala zekât düşmesi için üzerinden bir yıl geçmesi şarttır». İşte bu kıyası yapıp da hadisin umumunu tahsis edenler, «yem verilen hayvanlara zekât düşmez» demişlerdir. Umumu daha kuvvetli bulup da hadisi, umumi mânâsında bırakanlar ise, zekâtın, her iki sınıfa da düştüğünü söylemişlerdir. Ulemanın, zekât düşen sınıfında ihtilâf ettikleri hayvanlar işte bunlardır. [32]
3. Hayvani ve Zırâî Ürünler
A- Bal
Ulema, baldan başka hayvanî ürünlerin hiçbirine zekât düşmediğinde müttefiktirler. Fakat bal'a zekât düşüp düşmediğinde ihtilâf etmiş, cumhur, «Düşmez» kimisi de «Düşer» demiştir.
Bu ihtilâfın sebebi de, bal'a zekât düştüğünü bildiren «Her on tuluktan bir tuluk zekât düşer» [33]hadisinin sıhhatinde ihtilâf etmeleridir ki bu hadisi Müslim kaydetmektedir. [34]
[28] . Ebû Hanife de bu görüştedir.
[29] Ebû Dâvûd, Zekât, 9/4, no: 1568.
[30] Buhârî, Zekât, 24/38, no: 1454. .
[31] Buhârî, Zekât, 24/22, no: 1.447.
[32] İbn Rüşd Kadı Ebu'l-Velid Muhammed b. Ahmed b. Muhammed b. Rüşd El-Hafîd, Bidayetü’l-Müctehid ve Nihayetü’l-Muktesid, Beyan Yayınları: 2/97-98.