- Dahâyâ kitabı

Adsense kodları


Dahâyâ kitabı

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
sidretül münteha
Tue 1 February 2011, 05:21 pm GMT +0200
15 DAHÂYÂ (Kurbanlar) KİTABI



Bu bahis dört babtan ibarettir:

1- Kurbanın hükmü nedir ve bu hükme muhatab olanlar kimlerdir?

2- Hangi cins hayvanlar kurban edilebilir ve bu hayvanların nasıl ve kaç yaşmda olması gerekir ve bir kurban kaç kişi için kesilebilir?

3- Kurbanı kim keser ve ne zaman kesilir?

4- Kurbanın eti ne yapılır ve kimlere verilir?
[1]

 

58. Kurbanın Hükmü ve Mükellefi
 

Ulema; kurban vacib midir, sünnet midir? diye ihtilâf etmişlerdir.

imam Mâlik ile îmam Şâfıi, kurbanın sünnet-i müekkede olduğunu söylemişlerdir. Bununla beraber îmam Mâlik, «Yalnız hacda olan kimse Mina'da kurban kesmek zorunda değildir» demiştir.

îmam Şâfıi ise hacda olanlarla olmayanlar arasında hüküm ayınım yap­mamıştır, îmam Ebû Hanife ise «Kurban hazarda olan zenginlere vacibtir, fakat yolcuya -zengin de olsa- vacib değildir» demiştir.

İmam Ebû Yûsuf ile İmam Muhammed de kurbanın vücubunu benim­semiş değillerdir, imam Mâlik'ten kurbanın vacib olduğu görüşü de rivayet olunmuştur.

Bu ihtilâfın sebebi, iki şeydir: Biri, Peygamber (s.a.s) Efendi-miz'in fiili vücuba mı, yoksa mendubluğa mı mahmuldür diye ihtilâf etmele­ridir. Zira Peygamber (s.a.s) Efendimiz'den, ne hazarda, ne de yolculukta -bir kere bile olsun- kurban kesmediği rivayet olunmamıştır. Nitekim Sev-ban'ın hadisinde, Peygamber (s. a. s) Efeindimiz'in yolculukta kurban kestiği ve kurban etinin bakımını ona bıraktığı ve onun, Peygamber (s.a.s) Efendi-miz'e bu etten Medine'ye varıncaya kadar yedirdiği bildirilmektedir [2]. ikin­ci sebep de kurban hükümleri hakkında varid olan hadislerin mefhumunda ihtilâf etmeleridir. Zira Ümmü Seleme'nin hadisi ile sabittir ki Peygamber (s.a.s) Efendimiz,

«Zülhicce ayının on günü girip de biriniz kurban kesmek isterse, kurba­nının ne kıllarından, ne de tırnaklarından bir şey almasın» [3]buyurmuş­tur.

Diyorlar ki: «Peygamber (s.a.s) Efendimiz'in «Biriniz kurban kesmek isterse» sözünden, kurban kesmenin vacib olmadığı anlaşılmaktadır. Pey­gamber (s.a.s) Efendimiz'in, bayram namazından önce kurbanını kesen Ebû

Bürde'ye bir daha kurban kesmesini emretmesi ise  [4]vacib olduğunu gös­termektedir», îbn Abbas da kurbanın vacib olmadığı görüşünde idi.

Ikrime'den rivayet olunduğuna göre îbn Abbas kendisine iki dirhem ve­rip 'Bununla et al ve rast geldiğin fakirlere: Bu, îbn Abbas'ın kurbanıdır diye­rek ver demiştir. Büâl'den de, bir horozu kurban ettiği rivayet olunmuştur. Bütün bunlar kurbanın vacib olmadığını göstermektedirler. Ne var ki ihticac edildiği konuda varid olmayan hadislerle ihticac etmek zayıf bir ihticacdır.

Zülhicce ayı girdikten sonra, kurbana tayin edilen hayvanın kıl ve tır­naklarının kesilmesi caiz midir, değil midir diye ihtilâf etmişlerdir. Halbuki bunların kesilmemesi hakkındaki hadis sabittir. [5]



[1] İbn Rüşd Kadı Ebu'l-Velid Muhammed b. Ahmed b. Muhammed b. Rüşd El-Hafîd, Bidayetü’l-Müctehid ve Nihayetü’l-Muktesid, Beyan Yayınları: 2/319.

[2] Müslim, Edâhî, 35/5, no: 1975.

[3] Müslim, Edâhî, 35/7, no: 1977.

[4] Buhârî, Edâhî, 73/8, no: 5556.

[5] İbn Rüşd Kadı Ebu'l-Velid Muhammed b. Ahmed b. Muhammed b. Rüşd El-Hafîd, Bidayetü’l-Müctehid ve Nihayetü’l-Muktesid, Beyan Yayınları: 2/321-322.