- Dagatır ın Müslüman Oluşu ve Şehit Edilişi

Adsense kodları


Dagatır ın Müslüman Oluşu ve Şehit Edilişi

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
sumeyye
Mon 1 March 2010, 04:06 pm GMT +0200
Dagatır´ın Müslüman Oluşu ve Şehit Edilişi


Dıhye, Kayser´in yanından ayrılıp Dagatır´a gitti.

Peygamberimiz Aleyhisselam tarafından Herakliyus´a ne için geldiğini ona haber verdi ve kendisini de İslâmiyete davet etti.

Dıhye´nin bildirdiğine göre, Dagatır:

"Vallahi, senin sahibin, Allah tarafından gönderilmiş peygamberdir!

Biz, onun sıfatlarını tanıyoruz, ismini de Kitablanmızda yazılı bulmuşuzdur!" dedi.[118]

Nasrânîler, her Pazar toplanırlar; Uskuf Dagatır da, yanlarına vanp onlara öğütler verdikten, kıs salar anlattıktan sonra, öteki Pazara kadar evinde otururdu.

Pazar günü gelince, Nasrânîler Dagatır´ın dışarı çıkmasını beklediler.

Dagatır, hastalığını bahane ederek çıkmadı.

Bunu birkaç kez yaptı.

En sonunda, Nasrânîler

"Ya o bizim yanımıza çıkacaktır, ya da biz onun yanına gireceğiz!

Şu Arap geleliden beri, biz senin tutumundan hoşlanmıyoruz!" diyerek Dagatır´a haber saldılar.

Dıhye derki:

"Uskuf Dagatır, bana:

´Sahibine (Resûlullah´a) git, benden selam söyle. Allah´tan başka hiçbir ilah olmadığına, Muhammed´in Resûlullah olduğuna, İsa´nın da Allah´ın kulu ve temiz, iffetli, dünyadan el etek çekmiş Meryem´e ilka eylediği Ruhu ve Kelimesi olduğuna şehadet ettiğimi haber ver!´ dedi.[119]

Dagatır odasına girip üzerindeki siyah elbiseyi attı, üzerine beyaz bir elbise giydi. Sonra, asasını eline aldı. Kilisede toplanmış bulunan Rumların yanına vardı[120] ve:

´Ey Rum cemaati! Bize Ahmed Peygamberden bir mektup geldi.

Mektubunda, bizi Yüce Allah´a davet ediyor.

Ben şehadet ederim ki; Allahtan başka hiçbir ilah yoktur! Ahmed de, Allah´ın kulu ve resûlüdür!´ dedi.

Dagatır bunu der demez, Rumlar hep birden onun üzerine atıldılar. Döve döve onu şehit ettiler!"[121]

Yüce Allah ondan razı olsun![122]



[118] TaberP, Târîh, c. 3, s. 88, İbn Esir, Kâmil, c. 2, s. 211, Ebu´l-Fidâ, el-Bidâye ve´n-nihâye, c. 4, s. 267.

[119] Ebu Nuaym, Delâilü´n-nübüvve, c. 2, s. 347.

[120] Taberî, Târih, c. 3, s. 86, Ebu´l-Fidâ, el-Bidâye ve´n-nihâye, c. 4, s. 267.

[121] Taberî, c. 3, s. 88, İbn Esîr, Kâm il, c. 2, s. 211, Usdu´l-gâbe, c. 3, s. 55, 56, E bu´l-Fidâ, el-Bidâye ve´n-nihâye, c. 4, s. 267.

[122] M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Köksal Yayıncılık: 5/399-400.