saniyenur
Mon 3 October 2011, 07:51 pm GMT +0200
CUMA VE BAYRAM BÖLÜMÜ
كِتَابُ الْجُمُعَةِ وَالْعِيدِ
-92 ﴿ مَنْ تَرَكَ الْجُمُعَةَ ثَلاَثاً مِنْ غَيْرِ عُذْرٍ طَبَعَ اللّهُ عَلَى قَلْبِهِ
“Kim özürsüz olarak üç kez Cuma Namazını terk edecek olursa, Allah’da onun kalbini mühürler”
Suyûtî (ö. 911/1505) “el-Ezhâr”da bu hadisi şu yollardan getirmiştir:
1. Ebu’l-Ca’d ed-Damrî[1]
2. Câbir[2]
3. Ebu Katâde[3]
4. Hârise b. en-Nu’mân[4]
5. Abdullah ibn Ömer[5]
6. Ebu Hureyre[6]
7. Abdullah ibn Ebi Evfâ[7]
8. Ebu Abse b. Cebr[8]
9. Abdullah ibn Abbâs[9]
10. İbn Es’ad b. Zürâre[10]
11. Safvân b. Suleym[11] (mürsel olarak)
Toplam, 11 kişi.
(Derim ki:) Bu konuda şu yollardan da hadis rivayet edilmiştir:
12. Hz. Aişe
13. Ka’b b. Mâlik[12]
14. Muhammed b. Abbâd b. Ca’fer (mürsel olarak)
* * *
-93 ﴿ إِذَا أَتَى أَحَدُكُمُ الْجُمُعَةَ فَلْيَغْتَسِلْ ﴾
“Biriniz Cuma Namazına gideceği zaman, (boy abdesti almak suretiyle) yıkansın”[13]
Suyûtî (ö. 011/1505) “el-Ezhâr”da bu hadisi şu yollardan getirmiştir:
1. Abdullah ibn Ömer[14]
Suyûtî derki: “Ebu’l-Kâsım ibn Mende dedi ki: ‘Bu hadisi, Nâfi’ yoluyla Abdullah ibn Ömer’den 300 kişi rivayet etmiştir.’”
Hafız İbn Hacer (ö. 852/1447)’de derki: “Bu ravilerden 120 kişinin adını bilmekteyim.”
2. Abdullah ibn Abbâs[15]
3. Ebu Eyyûb[16]
4. Abdullah ibnü’z-Zübeyr[17]
5. Büreyde[18]
6. Hz. Aişe[19]
Toplam, 6 kişi.
(Derim ki:) Bu hadis, şu yollardan gelmiştir:
7. Hz. Ömer[20]
Bu hadis, şu lafızla gelmiştir:
﴿ إِذَا جَاءَ أَحَدُكُمْ إِلَى اْلُجُمُعَةِ فَلْيَغَْتَسِلْ ﴾
“Biriniz Cuma Namazına gideceği zaman, (boy abdesti almak suretiyle) yıkansın”
Bu hadisi; Buhârî (ö. 256/870) ile Müslim (ö. 261/875) rivayet etmiştir.
8. Hafsa bint. Ömer[21]
Bu hadis de, şu lafızla gelmiştir:
﴿ عَلَى كُلِّ مُسْلِمٍ رَوَاحُ الْجُمُعَةِ وَعَلَى كُلِّ مَنْ رَاحَ إِلَى الْجُمُعَةِ الْغُسْلُ ﴾
“Her Müslümana, Cuma Namazına gitmek ve Cuma Namazına gidene de boy abdesti almak (vaciptir.)”
Bu hadisi ise; Ebu Dâvud (ö. 275/888) rivayet etmiştir.
9. Ubeyd ibnu's-Sebbâk[22] (mürsel olarak)
Bu hadis de, şu lafızla gelmiştir:
﴿ فَمَنْ جَاءَ إِلَى الْجُمُعَةِ فَلْيَغْتَسِلْ ﴾
“Kim Cuma Namazına gidecek olursa, (boy abdesti almak suretiyle) yıkansın”
Bu hadisi ise; İmam Mâlik (ö. 179/795) ile İmam Şâfiî (ö. 204/819) rivayet etmiştir.
Yine bu hadisi; İbn Mâce (ö. 273/886), Ubeyd b. es-Sebbâk yoluyla Abdullah ibn Abbâs’tan[23] rivayet etmiştir.
Yine bu konuda şu yollardan da hadis rivayet edilmiştir:
10. Enes[24] ve Hz. Osman[25]
11. Bir çokları
Hafız İbn Hacer (ö. 852/1447) “Telhîsu’l-Kebîr”de derki: “Abdullah ibn Ömer’den gelen ﴿ إِذَا أَتَى أَحَدُكُمُ الْجُمُعَةَ فَلْيَغْتَسِلْ ﴾ “Biriniz Cuma Namazına gideceği zaman, (boy abdesti almak suretiyle) yıkansın” Hadisi, Buhârî ile Müslim’in üzerinde görüş birliğine vardığı bir hadistir. Bu hadisi, İbn Hibbân’da rivayet etmiştir. Hadisin lafzı da, ona aittir.
Bu hadisin pek çok geliş yolları vardır;
Ebu’l-Kâsım ibn Mende, bu hadisi, bu hadisi, Nâfi’ yoluyla Abdullah ibn Ömer Abdullah ibn Ömer’den rivayet edenleri saymıştır. Bunların sayısı, 300’e ulaşmıştır.
(Yine İbn Mende,) bu hadisi, Abdullah ibn Ömer dışında rivayet eden sahabileri de saymıştır. Bunların sayısı da, 24 sahabiye ulaşmıştır.
Nâfi’ yolundan gelen bu hadisin geliş yollarını (ben de) topladım. Bunların sayısı da, 120 kişiye ulaşmıştır.”
Ayrıca Suyûtî (ö. 911/1505) “el-Ezhâr”da; (bu hadisin) bu lafzını kayıtlamaksızın mutlak olarak Cuma Günü boy abdesti almaya gelince, ‘bu hadisi, filan kişi rivayet etmiştir’ der. Sonra da bu hadisi, şu yopllardan getirmiştir:
1. Abdullah ibn Ömer
2. Ebu Saîd el-Hudrî
3. Evs b. Evs
4. Ebu’d-Derdâ’
5. Nübeyşe el-Huzelî
6. Sevbân
7. Abdullah ibn Mes’ud
8. Enes
9. Ebu Hüreyre
10. Câbir b. Abdullah
11. Sehl b. Huneyf
12. Ebu Ümâme
13. Hz. Ebu Bekir
14. İmrân b. Husayn
15. Ebu Katâde
16. Abdurrahman b. Semure
17. Hz. Ali
Toplam, 17 kişi.
(Derim ki:) Münzirî (ö. 656/1258) “Terğîb”de “Cuma Günü Boy Abdesti Almanın Fazileti Bâb” başlığında derki: “Bundan önce geçen bâb’da boy abdesti almanın zikri; Nübeyşe el-Huzelî, Selmân el-Fârisî, Evs b. Evs ile Abdullah ibn Ömer Hadisinde geçmektedir.
Yine Hz. Ebu Bekr ile İmrân b. Husayn Hadisin de ise, boy abdesti almanın gerektiği şöyle geçmektedir:
﴿ قَالاَ: قَالَ رَسُولُ اللّهِ صَلَّى اللّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ مَنِ اغْتَسَلَ يَوْمَ الْجُمُعَةِ كُفِّرَتْ عَنْهُ ذُنُوبُهُ وَخَطَايَاهُ ﴾
“Ebu Bekr ile İmrân b. Husayn dediler ki: ’Resulullah (s.a.v) şöyle buyurdu:
‘Kim Cuma günü (boy abdesti almak suretiyle) yıkanırsa, günahları ve hataları silinir”
Ayrıca (Cuma Günü) boy abdesti almayı; Ebu Ümâme, Ebu Katâde, Ebu Saîd el-Hudrî ile Abdullah ibn Abbâs’tan rivayet etmiştir.”
Daha sonra da derki: “(İleriki) bâb’larda bu bâb’a delalet eden hadisler, -inşallah- gelecektir.” (Münzirî’nin sözü burada bitmektedir.)
Bu konuda bir başka sahabe topluluğundan da hadis gelmiştir.
Bu konuda daha geniş bilgi için İbnü’l-Hindî (ö. 975/1567)’nin “Kenzu’lUmmâl” adlı eserinde “Namaz Bölümü”nün Cuma Bâb’ına baş-vurabilirsiniz.
* * *
-94 ﴿ أَنَّهُ عَلَيْهِ الصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ كَانَ يَقُولُ ”أَمَّا بَعْدَ“ فِي خُطَبِهِ وَشِبْهِهَا ﴾
“Resulullah (s.a.v) hutbelerinde ve benzeri yerlerde ‘Emmâ ba’d’ (=Bundan sonra) demesi”[26] ile ilgili hadisler
1. Zeyd b. Erkam[27]
2. Câbir[28]
3. Amr b. Tağlib[29]
4. Abdullah ibn Abbâs[30]
5. Hz. Aişe[31]
6. Esmâ’ bint. Ebi Bekr[32]
7. Ebu Humeyd es-Sâadî[33]
8. Misver b. Mahreme[34]
9. Mahmûd b. Lebîd
10. Abdullah ibn Mes’ud[35]
11. Ebu Saîd el-Hudrî[36]
12. Adiy b. Hâtim
13. Ebu Bekre[37]
14. Ebu’d-Derdâ’
15. Sa’d b. Ebi Vakkâs
16. Abdullah ibn Ömer
17. Abdullah ibn Amr
18. Fadl b. Abbâs
19. Ebu Hüreyre
20. Semure b. Cündub
21. Tufeyl b. Sehbera
22. Cerîr b. Abdullah
23. Ebu Süfyân b. Harb
24. Enes b. Mâlik
25. Zeyd b. Hâlid
26. Kurre be Du’mûs
27. Câbir b. Semure
28. Amr b. Sa’lebe
29. Rezîn b. Enes es-Sülemî
30. Esved b. Serî’
31. Ukbe b. Âmir el-Cühenî
32. Ebu Şureyh b. Amr
33. Amr b. Hazm
34. Abdullah b. Alîm
35. Ukbe b. Mâlik
Bu konuda daha geniş bilgi için (Aynî’nin) ”Umdetu’l-Kârî” adlı kitabı ile bir çok kitaplara bakabilirsiniz.
(İbn Hacer) “Fethu’l-Bârî” de ise aynen şöyle der: “ ‘Emmâ ba’d’ (=Bundan sonra) sözcüğü ile ilgili hadislerin geliş yolları birbirini izler mahiyettedir. Şöyleki:
Hafız Abdulkahîr er-Ruhâvî “Erbâûnu’l-Mütebâyene” adlı kitabının Hutbe Bölümünde, bu hadisi, 32 sahabiden rivayet etmiştir. Bu hadislerden birisi de; İbn Cüreyc yolundan, o da Muhammed b. Sîrîn’den, o da Misver b. Mahreme’den rivayet ettiği şu hadistir:
﴿ كَانَ النَّبِيُّ صّلَّى اللّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ إِذَا خَطَبَ خِطْبَةً قَالَ ”أَمَّا بَعْدُ“ ﴾
“Peygamber (s.a.v) bir hutbe okuduğu zaman ‘Emmâ ba’d’ (=Bundan sonra) derdi”
Bu hadisin ravileri, sika kimselerdir. Hadisin dış görünüşü, bunun devamlı söylenildiğini göstermektedir.’”
“Şerhu levâihi’l-envâri’l-behye li şerhi ed-Dürreti’l-mudiyye” de denir ki: “Kadı İmam Alauddin el-Mürdâvî el-Hanbelî’nin “Şerhu’t-Tahrîr”de belirttiğine göre; Hz. Peygamber (s.a.v)’in, hutbe de yada benzeri yerlerde, ‘Emmâ ba’d’ (=Bundan sonra) sözcüğünü söylediğini, 35 sahabi rivayet etmiştir.”
Bunun bir benzeri de, onun, “Ğazâu’l-Elbâb” adlı eserinde geçmek-tedir.
Zürkânî (ö. 1122/1710)’de “Şerhu Mevâhibi’l-Leduniyye” de konu ile ilgili olarak aynen şöyle der: “Hz. Peygamber (s.a.v)’in, hutbe de yada benzeri yerlerde ‘Emmâ ba’d’ (= Bundan sonra) sözcüğünü söylediği sabit olmuştur. Bunu, 40 sahabi rivayet etmiştir. Nitekim bunu, er-Ruhâvî, “Erbâûnu’l-Mütebâyeneti’l-Esânid” de ifade etmiştir.”
* * *
-95 ﴿ أَنَّهُ عَلَيْهَ الصَّلاَةُ وَالسَّلاَمُ كَانَ يَذْهَبُ فِي الْعِيدِ فِي طَرِيقٍ وَيَرْجِعُ فِي أُخْرَى ﴾
“Hz. Peygamber (s.a.v) Sabah Namazına bir yoldan gider, diğer bir yoldan da dönüp geri (evine) gelirdi”
Suyûtî (ö. 011/1505) “el-Ezhâr”da bu hadisi şu yollardan getirmiştir:
1. Câbir[38]
2. Abdullah ibn Ömer[39]
3. Ebu Hureyre[40]
4. Sa’d el-Kuraz[41]
5. Ebu Râfi’[42]
6. Saîd[43]
7. Abdurrahman b. Hâtıb[44]
Toplam, 7 kişi.
(Derim ki:) Hafız İbn Hacer (ö. 852/1447) “Tahrîcu Ehâdisi’r-Râfiî”de bu hadisi bu kimselerden rivayet etmiştir. Bunlara bir ilave yapmamıştır.
* * *
-96 ﴿ مَنْ قَالَ لصَاحِبه أَََنْصِتْ وَالْإِمَامُ يَخْطُبُ يَوْمَ الْجُمُعَةِ فَقَدْ لَغَا ﴾
“İmam, Cuma Günü (minberde) hutbe okurken, kim (yanın-daki) arkadaşına: ‘Sus dinle!’ derse, ‘boş söz’ de bulunmuş olur”[45]
Bu hadis, şu yollardan gelmiştir:
1. Ebu Hureyre[46]
Bu hadis; İmam Mâlik (ö. 1797795), İmam Ahmed (ö. 241/855) ve altı hadis kitabın da geçmektedir.
Tirmizî (ö. 279/892) derki: “Bu konuda şu yollardan da hadis rivayet edilmiştir:
2. Abdullah ibn Ebi Evfâ[47]
3. Câbir b. Abdullah[48]”
(Derim ki:) Yine bu hadis, şu yollardan da hadis rivayet edilmiştir:
4. Abdullah ibn Abbâs[49]
5. Hz. Ali[50]
6. Übey b. Ka’b[51]
7. Ebu Zerr[52]
8. Ebu’d-Derdâ’[53] ve daha bir çokları
Tahâvî (ö. 321/933) “Şerhu Meâni’l-Âsâr”da konu ile ilgili olarak aynen şöyle der:
“﴿ مَنْ قَالَ لصَاحِبه أَََنْصِتْ وَالْإِمَامُ يَخْطُبُ يَوْمَ الْجُمُعَةِ فَقَدْ لَغَا ﴾ “İmam, Cuma günü (minberde) hutbe okurken, kim (yanındaki) arkadaşına: ‘Sus dinle!’ derse, ‘boş söz’ de bulunmuş olur” buyruğuyla ilgili Resulullah (s.a.v)’den gelen rivayetler, mütevatirdir.”[54]
Yine de doğruyu en iyi bilen Cenab-ı Allah’tır.
[1] Ebu Dâvud, Salat (1052); Nesâî, Cum’a 2; Tirmizî, Cum’a 356 (499); İbn Mâce, İkame 93 (1125); Dârimî, Salat 205
[2] İbn Mâce, İkame 93 (1126); Hâkim, Müstedrek, 1/292; Ebu Ya’lâ
[3] Müsned, 5/8, 300; Hâkim, Müstedrek, 1/280
[4] Taberânî, el-Kebir; (422)
[5] Müsned, 5/434; Taberânî, el-Kebir
[6] Taberânî, el-Evsat; İbn Huzeyme
[7] Taberânî
[8] Taberânî, el-Kebir
[9] Ebu Nuaym, Marifet
[10] Taberânî, el-Kebir (12023); EbuYa’lâ
[11] Ebu Dâvud, Salat 203; Tirmizî, Cum’a 7; Muvatta, Cum’a 20
[12] Müsned, 3/332; Taberânî, el-Kebir
[13] İnsanların mutlaka yıkanmaları ve temizlenmeleri gereken bir gün olmalıdır. Zira bu, insanların gerekli ve güzel olan itiyatlarındandır. Hergün yıkanma imkanı bulamayan kimsenin Cuma günü yıkanması gerektiği belirtilmiştir. Çünkü Cuma, vakit olarak belirlenmeye en uygun gündür ve bu Cuma namazı için de tamamlayıcı bir unsurdur.
Cuma günü alınan boy abdesti, hem temizliği ikmal etmekte, hem temizlik hasletine karşı nefis aşırı derecede uyarılmakta, alışkanlık kazanılmakta ve hem de ibadet sözkonusudur. Böylece hem temizlenilmiş olunmakta ve hem de ibadete ait bir husus yapılmış olunmaktadır.
[14] Buhârî, Cum’a 2, 3, 5, 6, 12, 26, Ezan 161, Şehadet 18; Müslim, Cum’a 1-2 (844); Ebu Dâvud, Taharet 127, 128; Tirmizî, Cum’a 29 (492); Nesâî, Cum’a 7, 8, 10; İbn Mâce, İkame 80 (1088); Muvatta, Cum’a 2, 4, 5
[15] Buhârî, Cum’a 6; İbn Mâce, İkame 83 (1098); Müsned, 1/265, 268
[16] Müsned, 5/420; Taberânî, el-Kebir; Bezzâr
[17] Taberânî, el-Kebir; Bezzâr
[18] Taberânî, el-Evsat; Bezzâr
[19] Ebu Dâvud, Taharet 127 (348); Hâkim, Müstedrek, 1/163; Taberânî; Bezzâr
[20] Buhârî, Cum’a 5; Müslim, Cum’a 4; Ebu Dâvud, Taharet 127 (340); Müsned, 1/15
[21] Ebu Dâvud, Taharet 127 (342); Nesâî, Cum’a 2
[22] İbn Mâce, İkame 83; Muvatta, Taharet 113
[23] İbn Mâce, İkame 83 (1098)
[24] İbn Mâce, İkame 81 (1090); Bezzâr
[25] Taberânî; Bezzâr
[26] Hz. Peygamber (s.a.v), söze başlarken ilk önce hamdele, salveke ve besmeleden sonra “Bundan sonra” deyip böylece söylemesi gerekli hususları konuşmaya başlardı.
[27] Müsned, 4/4, 369; Hâkim, Müstedrek, 3/125
[28] Müslim, Cum’a 43 (867); Ebu Dâvud, Sünnet 3; İbn Mâce, Mukaddime 7 (45); Hâkim, Müstedrek, 2/567
[29] Buhârî, Cum’a 28
[30] Buhârî, Cum’a 28; Müslim, Cum’a 46 (868);
[31] Buhârî, Cum’a 28; Müslim, Küsuf 11 (905), Tevbe 10 (58)
[32] Buhârî, Cum’a 28, Küsuf 10, 11; Müslim, Küsuf 11 (905)
[33] Buhârî, Cum’a 28, Eyman 3;
[34] Buhârî, Cum’a 28; Hâkim, Müstedrek, 3/524
[35] Taberânî, el-Evsat, el-Kebir; İbn Ebi Şeybe, Musannef
[36] Müsned, 3/7, 19, 61; Hâkim, Müstedrek, 4/505
[37] Hâkim, Müstedrek, 4/541
[38] Buhârî, İydeyn 24; Beyhakî, Sünen, 3/308
[39] Ebu Dâvud, Salat 254 (1156); İbn Mâce, İkame 162 (1299); Müsned, 2/109; Beyhakî, Sünen, 3/308
[40] Tirmizî, Salat 386 (540); İbn Mâce, İkame 162 (1301); Hâkim, Müstedrek, 1/296
[41] İbn Mâce, İkame 162 (1298)
[42] İbn Mâce, İkame 162 (1300)
[43] Bezzâr
[44] Taberânî, el-Kebir; Ebu Nuaym
[45] Cuma günü hutbe verilirken susmak, boş şeyleri terk etmek gerekmektedir. Boş ve gereksiz şeyleri yapma yerine hutbeyi dinlemek ve hutbe üzerinde düşünmek lazımdır.
[46] Buhârî, Cum’a 35; Müslim, Cum’a 11 (851); Tirmizî, Salat 365 (511); Ebu Dâvud, Salat 202, 203 (1050); Nesâî, İydeyn 21; Tahâvî, Şerhu Meâni’l-’Asâr, 1/367
[47] İbn Ebi Şeybe, Musannef
[48] İbn Ebi Şeybe, Musannef; Taberânî, el-Evsat, el-Kebir; Bezzâr; Ebu Ya’lâ
[49] Müsned, 1/230; Taberânî, el-Evsat, el-Kebir; Bezzâr
[50] Ebu Dâvud, Salat 202, 203 (1051); Müsned, 1/93; Beyhakî, 3/220
[51] İbn Mâce, İkame 86 (1111); Müsned, 5/143; Taberânî, el-Kebir
[52] Taberânî;
[53] Taberânî, el-Kebir
[54] Tahâvî, a.g.e., 1/367