- Çocuklara Duâ Etmek

Adsense kodları


Çocuklara Duâ Etmek

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
Eslemnur
Mon 4 October 2010, 01:01 am GMT +0200
E. Çocuklara Duâ Etmek:


Duâ, ana babanın dikkat etmesi ve Rasûlüllah'ın (s.a.v.) açıkladığı icabet anlarım gözetlemesi gereken temel esaslardan birisi­dir. Çünkü ana babanın duası, Allah Teâlâ katında makbuldür. Duâ sayesinde gönülleri şefkat ve merhamet dolu olan ana baba, bu duygu­larla çocuklarının ıslâhı ve istikbâli için Allah'a yalvarır. Aynı zamanda bu, bütün nebi ve rasüllerin sünnetidir. Bu bakımdan çocuklara beddua etmek gerçekten çok tehlikelidir. Çünkü bu, çocukların hattâ ana ba­banın helak olması demektir. Peygamber (s.a.v.) ana babaların çocuklarına beddua etmesini yasaklamıştır. Zira bu, İslâm ahlâk ve âdâbıyla bağdaşmaz. Ayrıca bu,  İslâm'a davet metoduna aykirı

olduğundan Rasûlüllah (s.a.v.) Tâif müşriklerine beddua etmemiş, ak­sine "Allah Teâlâ'dan niyazım, onlardan Allah'a ibadet edecek nesiller çıkarmasıdır" diyerek duâ etmiştir. Hakikaten Allah, Rasûlünün bu güzel duâ ve niyazım gerçekleştirmiştir.

Peygamber (s.a.v.), Câbir b. Abdillah'dan rivayet edilen şu hadisiyle beddua etmeyi yasaklamıştır:

"Kendinize, çocuklarınıza, hizmetçilerinize ve mallarınıza beddua etmeyin. Olur ki, Allah'tan istediğiniz şeyin verildiği bir zamana rastlarsınız da Allah dileğinizi kabul edîverir."[40]

Bir adam Abdullah b. el-Mübarek'e gelerek ona çocuğunun is­yanından şikâyet ediyordu. Abdullah b. el-Mübarek adama:   .

"Çocuğa beddua ettin mi? " diye sordu. Adam:

"Evet, " cevabını verdi. Bunun üzerine Abdullah b. el-Mübarek:

"Çocuğun bozulmasına sen sebep olmuşsun! " dedi.[41]

Bu yüzden, beddua etmekle çocuğun bozulmasına vesile olma ye­rine, onun düzelmesine sebep olmalı, Peygamberin (s.a.v.) yaptığı gibi ona duâ etmelidir. Peygamber (s.a.v.) çocuklara duâ etmiş, gelecekte amel, mal ve çocuk konusunda onlar için bereket niyazında bulun­muştur.

İbn Abbâs (r.a.), diyor ki: "Rasûlüllah (s.a.v.) beni bağrına bastı ve "Allahım, bu çocuğa hikmet öğret!" diye duâ etti."[42]Rasûlüllah'ın (s.a.v.) yaptığı duanın bereket ve faziletiyle Ibn Abbâs, büyüdüğünde "Hıbru'1-Ümme" (Ümmetin âlimi) ve "Tercümânu'l-Kur'an" (Kur'an'ın tercüman ve müfessiri) unvanlarının sahibi olmuştur.

Rasûlüllah'ın (s.a.v.), takip ettiği duâ üslubu ile bir çocuğun, hıristiyan anasını değil müslüman babasını tercih etmesine ve onun kurtulmasına vesile olmuştur. Bu, nebevi üslûbun ve eğitim tarzının önemini göstermesi bakımından gerçekten ibretli bir olaydır.

Abdulhumeyd el-Ensârî'nin dedesi müslüman olmuştu. Karısı ise İslâm'a girmemekte diretiyordu. Kocası, henüz buluğa ermemiş küçük oğlunu Peygamber'in (s.a.v.) huzuruna getirmişti. Peygamber (s.a.v.) bir tarafa çocuğun babasını, öbür tarafada anasını oturttu. Sonra ikisinden birisine gitmek üzere çocuğu muhayyer bıraktı ve "Allah'ım, yavruya hidâyet eyle; ona doğru yolu göster!" diye duâ etti. Çocuk hemen ba­basının yanına gitti.[43]

Şüphesiz ana babaya isyanın günahı, küfürden çok daha azdır. Buna rağmen küfür için bile Peygamber'in (s.a.v.) tedavi usulü duâ olmuştur. Bu münasebetle şunu söylemek mümkündür: Ana babanın ihlas ve samimiyetle, yolculuk halinde dahi olsa ısrarla yaptıkları duâ, çocuğundaki isyan duygusunu temelden söküp atacaktır.

İbn Ömer anlatıyor: Rasûlüllah (s.a.v.) yolculuğa çıkarken devesi­nin üzerine oturduğu vakit üç defa tekbir getirdikten sonra şöyle derdi:

"Bu bineği bizim hizmetimize veren Allah'ı teşbih ve takdis ederiz, yoksa biz buna güç yetiremezdik. Şüphesiz biz Rabbimize döneceğiz.[44]

Allahım! bu yolculuğumuzda senden iyilik, takva ve senin râzî olacağın amel işlemeyi isteriz. Allahım! Bu yolculuğumuzu bize kolay eyle. Onun uzaklığını bize yalan eyle. Allahım! Yolculukta dost ve ailede vekil sen­sin. Allahım! Yolculuğun sıkıntısından, fena sonuçtan, mal ve aile fert­lerinde kötü şeyler görmekten sana sığınırım.[45]

Sahabe hanımları, çocuklarının dünya ve ahiret saadetine ulaşabilmeleri için Rasûlüllah'ın (s.a.v.) duasını almaya pek düşkündü. Mesela Enes'in (r.a.), validesi Ümmü Süleym... Bu hanım Rasûlüllah'tan (s.a.v.) Enes'e duâ etmesine istemiş, Rasûlüllah da (s.a.v.) hemen ona duâ ve bereket niyazında bulunmuştur.

Enes anlatıyor: Ümmü Süleym gelerek:

"Yâ Rasûlallah! Enes hizmetçindir. Onun için Allah'a duâ et, " dedi. Bunun üzerine Rasûlüllah (s.a.v.):

"Allah'ım, bunun mal ve evladını çoğalt. Verdiklerinde ona bere­ket kıl! " buyurdu.[46]

Hadisin başka bir varyantında Enes diyor ki: "Vallahi malım gerçekten çoktur. Bugün torunlarımla birlikte çocuklarımın sayısı yüze yakındır."[47]

Ebû Halde diyorki: Ebû'l-Âliye'ye:

"Enes, Peygamber'den (s.a.v.) hadis dinlemiş midir? " diye sordum. O:

"On sene Rasûlüllah'a (s.a.v.) hizmet etmiş ve onun duasına mazhar olmuştur. Enes'in bir bahçesi vardı. Yılda iki defa meyve verirdi. O bahçede bir de reyhan vardı ki, ondan misk kokusu alırdı.[48] Abdullah b Hişam küçük bir çocuk iken, anası tarafından Rasûlüllah'a (s.a.v.) götürülmüş, Rasûlüllah (s.a.v.) onun başını sıvazlamış ve duâ etmiştir.[49]

Ebü Hamza b. Abdillah diyor ki: Ebû Ubeydullah b. Utbe b. Mes'ud'a:

"Rasûlüllah'tan (s;a.v.) neler hatırlıyorsun? " diye sordum. O bana:

"Beş veya altı yaşımda iken, Rasûlüllah'ın (s.a.v.) beni alarak kucağına oturttuğunu, başımı sıvazlayarak bana ve neslime bereket duasında bulunduğunu hatırlıyorum, " cevabını verdi.[50]

Bazan "Çocuk âsidir, ana babasının sesine kulak asmamaktadır. Bu durumda ne yapılabilir? suali sorulmaktadır. Bu suale verilecek ce­vap, Yakub efendimizin "Ben sizin için Rabbimden af dileyeceğim"[51] diyerek çocuklarına gösterdiği müsamahadır.[52]