neslinur
Sun 11 July 2010, 02:39 am GMT +0200
Çocuğun Cinayeti Nasıl Sübût Bulur?
Çocuğun cinayeti, ne kendi ikrarıyla, ne de çocukların şehâdetiyle sübût bulmuyor. Bu mevzûyu aydınlatan birkaç fetva:
"el-Muhit'de ve Ebulleys merhumun Fetâvâ'sında kaydedildiğine göre, çocuklar atıcılık oynarken, onlara bir kadın uğrasa, dokuz yaşında veya bu yaşlarda birçocuğun attığı bir ok, kadına isabet ederek gözünü çıkarsa; el-Fakîh Ebû Bekr merhum'a göre, diyet sâdece çocuğun malı yoksa, verebileceği zaman beklenir. ...el-Mültekat'ın Cinâyât bölümünde zikredildiğine göre, bir çocuk bir kimseye ok atsa ve gözünü kör etse, Ebû Bekrin nezdinde bu çocuğun babasına tazmin gerekmez, zira ona göre de Arab olmayan arasında yardımlaşma âdetinin yokluğu sebebiyle acem için âkile yoktur. Âkile, yardımlaşma âdetinin varlığı sebebiyle Arab içindir. Öyle ise, eğer çocuğun âkilesine ödemek terettüp eder. Çocuğun kendi ikrarıyla terettüp etmez. Çocukların şehâdetiyle de bir şey gerekmez."[418]
"İzin veren kimse gâib olduğu bir sırada, şâhidler kendisine izin verilmiş [me'zûnunleh) çocuk veya me'zûnunleh ma'tûh aleyhinde, amden kati veya kazf veya şarap içme veya zina yapma iddiasında bulunsalar, kati dışındaki fiillerle alâkalı şehâdetleri kabul edilmez, izin veren kimsenin hazır olup olmaması birdir. Kati hususundaki şehâdet, izin veren kimse hâzır ise kabul edilir. Ve âkile üzerine diyet hükmü verilir. Eğer izin veren gâib ise kabul edilmez.
"Şâhidler çocuğun veya ma'tûh'un zikredilenlerden herhangi birini yaptığına dâir ikrarına şehâdette bulunsalar, izin veren hazır olsa da olmasa da, şehâdet kabul edilmez."[419]
"Çocuklar arasında cereyan eden mes'eleler için kısas yoktur, zira Hz. Peygamber (a.s.m.): 'Kalem üç kişiden kaldırılmıştır... bulûğa erinceye kadar çocuktan...' buyurmuştur. Bizim mezhebimize göre, çocuğun 'amd'iile 'hatâ'sı eşittir. Her iki halde de diyet gerekir ve 'amd' faslından olarak kendi malından ödenir... 'Hatâ' sebebiyle çocuğa keffâret gerekmez. Şafiî merhuma muhalif olarak, mirastan da mahrum edilmez."[420]
Çocuğun cinayeti, ne kendi ikrarıyla, ne de çocukların şehâdetiyle sübût bulmuyor. Bu mevzûyu aydınlatan birkaç fetva:
"el-Muhit'de ve Ebulleys merhumun Fetâvâ'sında kaydedildiğine göre, çocuklar atıcılık oynarken, onlara bir kadın uğrasa, dokuz yaşında veya bu yaşlarda birçocuğun attığı bir ok, kadına isabet ederek gözünü çıkarsa; el-Fakîh Ebû Bekr merhum'a göre, diyet sâdece çocuğun malı yoksa, verebileceği zaman beklenir. ...el-Mültekat'ın Cinâyât bölümünde zikredildiğine göre, bir çocuk bir kimseye ok atsa ve gözünü kör etse, Ebû Bekrin nezdinde bu çocuğun babasına tazmin gerekmez, zira ona göre de Arab olmayan arasında yardımlaşma âdetinin yokluğu sebebiyle acem için âkile yoktur. Âkile, yardımlaşma âdetinin varlığı sebebiyle Arab içindir. Öyle ise, eğer çocuğun âkilesine ödemek terettüp eder. Çocuğun kendi ikrarıyla terettüp etmez. Çocukların şehâdetiyle de bir şey gerekmez."[418]
"İzin veren kimse gâib olduğu bir sırada, şâhidler kendisine izin verilmiş [me'zûnunleh) çocuk veya me'zûnunleh ma'tûh aleyhinde, amden kati veya kazf veya şarap içme veya zina yapma iddiasında bulunsalar, kati dışındaki fiillerle alâkalı şehâdetleri kabul edilmez, izin veren kimsenin hazır olup olmaması birdir. Kati hususundaki şehâdet, izin veren kimse hâzır ise kabul edilir. Ve âkile üzerine diyet hükmü verilir. Eğer izin veren gâib ise kabul edilmez.
"Şâhidler çocuğun veya ma'tûh'un zikredilenlerden herhangi birini yaptığına dâir ikrarına şehâdette bulunsalar, izin veren hazır olsa da olmasa da, şehâdet kabul edilmez."[419]
"Çocuklar arasında cereyan eden mes'eleler için kısas yoktur, zira Hz. Peygamber (a.s.m.): 'Kalem üç kişiden kaldırılmıştır... bulûğa erinceye kadar çocuktan...' buyurmuştur. Bizim mezhebimize göre, çocuğun 'amd'iile 'hatâ'sı eşittir. Her iki halde de diyet gerekir ve 'amd' faslından olarak kendi malından ödenir... 'Hatâ' sebebiyle çocuğa keffâret gerekmez. Şafiî merhuma muhalif olarak, mirastan da mahrum edilmez."[420]