sidretül münteha
Sun 30 January 2011, 04:00 pm GMT +0200
2. Çalışmanın Mahiyeti:
Aşağı yukarı ulemanın hepsi; bakıcıya düşen iş, ağaçları sulamak ve meyvaların aşısını yapmaktır diye müttefik iseler de, meyvalarm kesimi, bahçe duvarındaki açık yerlerin kapatanı, kuyunun temizlenmesi ve kuyudan su çekmek için kova ve benzeri araçların sağlanması işlerinin bahçe sahibi ile bakıcıdan hangisine ait olduğunda ihtilaf etmişlerdir.
îmam Mâlik, Muvatta'da «Bahçe sahibine caiz olan Müsâkât akdinde usul şudur ki, bahçe sahibi, bahçe duvarındaki açıklıkların kapatılması, çeşmenin kanalın temizlenmesi, ağaçların sulanması, hurma meyvalarınm aşılanması, ağaçların budanması, meyvaların kesimi ve bunlara benzer işlerin bakıcı tarafından yapılmasını şart koşar» demiştir. îmam Mâlik, bu gibi işler, bakıcıya bahçe sahibinin şart koşması ile mi, yoksa -o şart koşmasa bile- bizzat Müsâkât akdiyle mi lazım gelir diye açıklama yapmadığından, onun bu sözü her iki ihtimali de taşır. îmam Şafiî de «Bahçe duvarının açıklıklarını kapatmak gibi işler, bakıcıya ait değildir. Çünkü bu gibi işler sulama ve aşılama gibi- meyvalarm artmasında etki yapacak cinsten değillerdir» demiştir, îmam Muhammed b. Hasan da, «Kova ve harkların temizle turnesi, bakıcıya ait değildir» demiştir. Meyvalann kesimine gelince; İmam Mâlik ile îmam Şâfıî, «Bakıcıya aittir» demişlerdir. Ancak îmam Mâlik «Eğer bakıcı bahçe sahibine ait olmasını şart koşarsa, bahçe sahibine ait olur», îmam Şâfıî de «Bahçe sahibine ait olmasını şart koşmak caiz değildir. Şayet şart koşulursa akid fesada gider» demiştir. îmam Muhammed b. Hasan da, «Meyvalann kesimi her ikisine de aittir» demiştir. îmam Mâlik'in tabilerinden, işi iyice ted-kik edenler de «Meyvalıklarda çalışmak iki çeşittir. Bir çeşidi, verimin artmasında etkilidir. Bir çeşidi etkisizdir. Verimin artmasında etkisi olan çalışma da iki kısımdır. Bir kısmı, etkisi devam edip meyvanıri kesiminden sonraya da kalır. Bir kısmı, meyvanıri kesiminden sonraya kalmaz. Meyva veriminin artmasında etkisi bulunmayan çalışma, ne-bizzat Müsâkât akdiyle, ne de şart koşmakla -cüz'î bir şeyden başka- Müsâkât'a girmez. Meyva veriminde etkisi bulunan ve kuyu kazmak, su harkı açmak, ağaç dikmek veya meyvayı kurutmak için yer hazırlamak gibi- meyvanın kesiminden sonraya da kalan çalışma da, bizzat Müsâkât akdiyle Müsâkât'a girmez. Fakat şart koşulduğu zaman girer. Meyvanın veriminde etkisi bulunup da, meyvanın kesiminden sonraya kalmayan çalışma ise, bizzat Müsâkât akdi ile Müsâkât'a girer. Bu da, ağacın yeterince su alması için kök taraflarını çukurlaştırmak, ağaçlan sulamak, bağı budamak, ağacın kuru dallarını kesip atmak, hurma çiçeklerini aşılamak ve yetişen meyvalan koparmak gibi işlerdir» demişlerdir.
Ulema, Müsâkât akdi yapılırken bahçenin hizmetinde bulunan köle ve hayvanlarda bakıcının bir hakkı bulunmadığında müttefik iseler de, bakıcının bunu şart koştuğu zaman hakkı olup olmadığında müttefik iseler de, bakıcının bunu şart koştuğu zaman hakkı olup olmadığında ihtilaf etmişlerdir.
İmam Mâlik «Müsâkât akdi yapılırken bahçenin hizmetinde bulunan köle ve hayvanlar hakkında bu şartı koşmak caizdir. Fakat akid sırasında bahçede bulunmayan köle ve hayvanlar için bu şartı koşmak hükümsüzdür» demiştir. îmam Şâfıî ise «Akid sırasında, bahçenin hizmetinde hiçbir köle ve hayvan bulunmasa da bu şartı koşmada bir sakınca yoktur» demiştir ki, imam Mâlik'in tabilerinden îbn Nâfi* de buna katılır. îmam Muhammed b. Hasan da, «Bakıcının, bunu bahçe sahibi aleyhine şart koşması caiz değil, fakat bahçe sahibinin bakıcı aleyhine şart koşması caizdir» demiştir. İmam Muhammed'in bakıcının bu şartı koşmasını mekruh görmesinin sebebi, bu şartla bahçe sahibinin hissesine meçhuliyet arız olmasıdır. Caiz görenler ise, bu meçhuliyeti kıymetsiz ve az bir şey görmüşlerdir. îşte hüküm bu iki asıl arasında değiştiği için, İmam Mâlik, Müsâkât akdi sırasında bahçenin hizmetinde bulunan köle hakkında bu şartı istihsan etmiş de, akid sırasında bahçede bulunmayan köle hakkında hükümsüz görmüştür. Çünkü akid sırasında bahçenin hizmetinde bulunmayan köle veya hayvanların bahçenin hizmetine verilmesini şart koşmakta, bakıcının kendine menfaat şart koştuğu, daha zahirdir. îmam Muhammed b. Hasan'in, bakıcının bahçe sahibi aleyhine bunu şart koşması ile bahçe sahibinin bakıcı aleyhine şart koşması halleri arasında ayırım yapmasının sebebi de, çünkü köle ve hayvanın bahçeye görecekleri iş Müsâkât akdi ile bakıcıya lazım gelir, ki o da, bahçede bedenen çalışmasıdır.
Müsâkât'ın cevazını benimsemiş olan ulema müttefiktirler ki, eğer bütün masraflar bahçe sahibine ait olup bakıcıya yalnız bedeni ile çalışmaktan başka bir şey lazım gelmezse, Müsâkât akdi caiz değildir. Çünkü bu şekilde yapılan pazarlık, Müsâkât değil, henüz var olmayan bir kira bedeli ile işgö-ren tutmaktır.
îşte Müsâkât'ın ikinci rüknü olan işin mahiyeti ile bu rükünde caiz olan ve olmayan şartlar bunlardır. [11]
[11] İbn Rüşd Kadı Ebu'l-Velid Muhammed b. Ahmed b. Muhammed b. Rüşd El-Hafîd, Bidayetü’l-Müctehid ve Nihayetü’l-Muktesid, Beyan Yayınları: 3/357-358.