- Buradaki zındıka komitesinin kökü ecnebide

Adsense kodları


Buradaki zındıka komitesinin kökü ecnebide

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
neslinur
Mon 2 August 2010, 10:38 am GMT +0200


Bismillahirrahmanirrahim

Otuz sene evvel Darü’l-Hikmet âzâsı iken, birgün, arkadaşımızdan ve Darü’l-Hikmet âzâsından Seyyid Sadeddin Paşa dedi ki:

“Kat’î bir vasıta ile haber aldım; kökü ecnebîde ve kendisi burada bulunan bir zındıka komitesi, senin bir eserini okumuş. Demişler ki: ‘Bu eser sahibi dünyada kalsa, biz mesleğimizi (yani zındıkayı, dinsizliği) bu millete kabul ettiremeyeceğiz. Bunun vücudunu kaldırmalıyız’ diye senin idamına hükmetmişler. Kendini muhafaza et.”


Ben de “Tevekkeltû alâllah, ecel birdir, tagayyür etmez” dedim.

İşte bu komite, otuz sene, belki kırk seneden beri hem tevessü etti, hem benimle mücadelede herbir desiseyi istimal etti. İki defa imha için hapse ve on bir defa da beni zehirlemeye çalışmışlar (şimdi on dokuz defa oldu). En son dehşetli plânları, sabık Dahiliye Vekilini ve Afyon’un sâbık Vâlisini, Emirdağının sabık kaymakam vekilini aleyhime sevk etmeleriyle, resmî hükûmetin nüfuzunu bütün şiddetiyle aleyhimde istimal etmeleridir. Benim gibi zaif, ihtiyar, merdumgiriz, fakir, garip, hizmete çok muhtaç bir biçâreye o üç resmî memurlar, aleyhimde öyle bir propaganda ve herkesi korkutmak o dereceye gelmiş ki, bir memur bana selâm etse, haber aldıkları vakitte değiştirdikleri için, casusluktan başka hiçbir memur bana uğramadığını ve komşularımın da bazıları korkularından hiç selâm etmediklerini gördüğüm halde, inayet ve hıfz-ı İlâhî bana bir sabır ve tahammül verdi. Emsalsiz bu işkence, bu tazyik, beni onlara dehalete mecbur etmedi.

İkincisi: Belki tahattur edersin, Ankara’da, divan-ı riyasetinde Mustafa Kemal’le münakaşa zamanında, ona karşı dedim: “Namaz kılmayan haindir, hainin hükmü merduttur.” Yüzüne şiddetli mukabele ettiğim halde bana karşı ihanet ve hakarete cesaret edemediği halde, burada küçük bir zabit ve bir çavuş, o ihaneti ve hakareti yaptılar. Maksatları beni hiddete getirip bir mesele çıkarmak olmasından, hıfz ve inayet-i İlâhiye bana sabır ve tahammül verdi. (Emirdağ Lâhikası-1, 145)

Bediüzzaman Said Nursi

SÖZLÜK:
- Dahiliye Vekili : İçişleri bakanı
- dehalet : sığınma
- desise : hile, aldatma
- divan-ı riyaset : divan başkanlığı, başkanlık makamı
- ecnebî : yabancı
- emsalsiz : benzersiz
- imha : yok etme
- inâyet ve hıfz-ı İlâhî : Allah’ın yardımı ve koruması
- istimal etmek : kullanmak
- kat’î : kesin olarak
- merdut : reddolunmuş
- merdümgiriz : insanlardan sıkılan, kalabalıktan hoşlanmayıp yalnızlık isteyen
- nüfuz : etki
- sâbık : önceki, geçmiş
- tagayyür etmek : değişmek
- tahattur etmek : hatırlamak
- tazyik : baskı
- tevekkeltû alâllah : “Allah’a dayandım ve güvendim”
- tevessü etmek : genişlemek, yayılmak
- zabit : subay
- zındıka komitesi : dinsizlik, inançsızlık cemiyeti, komitesi