- Bu yarışta herkes birinci

Adsense kodları


Bu yarışta herkes birinci

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
ehlidunya
Mon 7 May 2012, 05:33 pm GMT +0200
Bu yarışta herkes birinci

Bursa'da geçtiğimiz aralık ayından beri lise öğrencileri hayırlı bir yarışın içine girdi. İlaç topladı, sokaklarda eşya taşıdı, fidan dikti, huzur evi ziyaret etti, cezaevindeki çocuklarla oyunlar oynandı, kütüphane kurdu, oyuncaklar, çikolatalar, çiçekler dağıttı... 29 okuldan 114 iyilik takımı en özgün iyiliği yapmak için elinden geleni yaptı.

Bursalı Etkin Kadınlar Derne-ği'nin öğretmen üyelerinin fikri bu. Öğrencilerin farkındalığını artırmak, kardeşlik ve iyilik duygularını uyandırmak için "iyilik zamanı" projesini geliştirmişler. İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nün de desteğiyle liselere duyuru yapmışlar. Öğrenciler de kurdukları iyilik takımlarıyla kendi geliştirdikleri hayır projelerini uygulamışlar. "Dünyanın kendi etrafımızda dönmediğini anladık" diyen liseli gençler, "Ekonomik veya sosyal bir gücümüz yok, ama isteyince ve planlayınca büyük iyilikler yapabileceğimizi gördük." diyorlar.

Dernek Başkanı Canan Arıkan ise okullarda beklemedikleri bir ilgiyle karşılaştıklarını söylüyor. Öğrencilerin projeleri onları şaşırtmış. Gençlerin, kardeşlik ve iyilik duygularını geliştirmeye yönelik olan "bir iyilik yap" projesi, sadece onları değil, ailelerini de, okullarını da ve hatta mahallelerini de bu iyilik zincirine dahil etmiş. Arıkan, "Çocuklar iyilik yaparken ailelerinin de desteğini aldılar. İhtiyaç sahibine koltuk almışlar, koltuğu taşımak için haliyle ebeveynleri işin içine girmiş. Yardım toplarken mahalleleri en büyük destekçisi olmuş. Anne, baba, öğretmen, müdür, komşu... İyilik halkası giderek genişlemiş. Birçok öğrenci farklı paylaşımlarda bulunduklarını, merhamet duygularının geliştiğini söyledi. Müdürleri, öğretmenleri öğrencilere laf dinletemezdik ama hayal edemeyeceğimiz seviyeye geldiler." dediler. "Biz de projeye başlarken bu kadar etkisi olacağını düşünmedik." diyor. Bu sebeple projeyi Bursa'nın ilçelerine, sonra da Türkiye'ye yaymayı planlıyorlar.

İyilik yaparken dünyanın kendi etrafımızda dönmediğini fark ettik

Öğrencilerin projelerini kendilerinin geliştirmesi, takım kurması, iyilik için imkanlarını zorlaması onların kişisel gelişiminde de büyük katkı sağlamış. Yaptıkları iyilikle üçüncülük ödülü kazanan Umudun Kanatları takımının sözcüsü Gizem Atagün diyor ki: "Projemizi çalışırken şükretmeyi öğrendik. Öyle bir zaman ki artık herkes kendini düşünüyor. Hiç kimse birine yardım edeyim demiyor. Halbuki etrafımızı da görmeliyiz. Bu çalışma bana paylaşmayı öğretti. Hayat koşuşturmacasında dur ve etrafına bak dedirtti." Ahmet Vefik Paşa Anadolu Lisesi 10. sınıf öğrencisi Gizem ve arkadaşları okul koridorundaki "İyilik Zamanı" afişini gördükten sonra "biz ne iyilik yapabiliriz?" diye düşünmüş ve birden fazla insana iyilik yapabilecekleri projeler geliştirmişler. Kadın sığınmaevine gidip oradaki kadınlara moral vermişler. Sonra engelli çocukların gittiği rehabilitasyon merkezine, çocuk esirgeme yurtlarına, huzur evlerine gitmişler. Hiç farkında olmadıkları gerçekleri görmenin, birilerinin hayatlarını değiştirmenin mutluluğunu yaşamışlar. Gizem ve arkadaşları kadın sığınma evindeki kadınlardan birine iş bulmuş. Ev tutmasına ve çocuklarını yanına almasına yardımcı olmuşlar. Bu iyiliklerinin mutluluğunu yaşıyorlar. Gizem diyor ki: "Dünyanın kendi etrafımızda dönmediğini fark ettik. Projelerini devam ettireceklerini söylüyor."

3 ilaç getir, bir kitap götür

"İyilik Zamanı" projesine katılan iyilik takımları arasından özgün ve sürdürülebilir projesi olanlara ödül verildi. Birinciliği Bal Parmak ekibinin projesi aldı. Bursa Anadolu Lisesi öğrencilerinin kurduğu Balparmak'ın iyilik projesinin adı "Üç ilaç getir, bir kitap götür." Türkiye'de ilaç kullanımıyla ilgi yanlışlıklar, eksiklikler olduğunu fark eden öğrenciler, işe bu konuda araştırma yaparak başlamış. Hangi ilaçların yarıda kaldığı ve başkalarının kullanımı için verilebileceğine dair el broşürleri hazırlamışlar. Okulları, meslek kurslarını, mahalleleri, muhtarlıkları, eczaneleri gezmişler. Broşürleri bırakıp, "Toplayacağınız her üç ilaç için bir kitap vereceğiz." demişler. Kitaplar için kermes düzenlemişler. Bursa Kitap Fuarı'nda stantları tek tek dolaşıp projeyi anlatıp kitap almışlar. İlaç getirenlere kitap vermişler. Hatta iki muhtarla anlaşmışlar. Muhtarlık binasına iyilik kutusu koymuşlar. Üzerinde raf olan bu kutuya ilaçları atanlar raflardan istediği kitabı alabilmiş. Tabii isteyen rafa kitap da koyabiliyor. Proje ekibinin sözcüsü Kübra İnan diyor ki: "Biz ilaç topluyoruz olarak düşünüyorduk ama proje için gittiğimiz ilkokullarda ilaç getiren çocukların eline kitapları verdiğimizde yaşadıkları sevinç bizi o kadar mutlu etti ki. Sokaktaki insanlara da anlatıyorduk bir beyefendi çantasındaki kitabı çıkartıp verdi. İlaç topluyormuşsunuz deyip getirenler oldu. Halkın desteğini de aldık. Bunlar bizi çok etkiledi. Topladığımız ilaçlar için İl Sağlık Müdürlüğü'nü aradık, bize ambulans gönderdiler. Herkes gibi hayatımızda iyilikler yapıyorduk ama bu proje sayesinde sadece küçük çapta değil, büyük çapta da iyilikler yapabileceğimizi anlamamızı sağladı. Özgüvenimizi artırdı." Kübra ve arkadaşları şimdi iyilik kumbarasını daha çok muhtarlığa koymayı hedefliyor.

İyilik kelebekleri

Etkinder'in başkanı Arıkan, proje süresi boyunca öğrencilerin; 106 kan bağışı, 220 fidan dikimi, 125 yardım paketi dağıtımı, binlerce kırtasiye ve temizlik malzemesi, ilaç, 4.600 kitap, 3 tekerlekli sandalye ve bunun yanı sıra birçok yardıma muhtaç ailenin ihtiyaç duyduğu araç ve gereçlerin alınmasını sağladığını söylüyor.

'Bir iyilik yap' sloganıyla yola çıktıklarını belirten Arıkan, "Bu projeyi gerçekleştirirken arkadaşlarımızın proje fikri kelebek etkisine dönüştü. Bir kelebeğin kanat çırpması, kuvvetli bir fırtınanın kopmasına neden olabilir. Bir kelebeğin kanat çırpması mahiyetindeki iyilik yapma fikri, proje sonuçlarına baktığımızda iyilik fırtınasına dönüştü." diyor.

zaman