sidretül münteha
Sat 1 January 2011, 08:03 pm GMT +0200
BU ÜMMETİN FAZİLETLERİ 2
9055- Ebû Mâlik el-Eş'arî radiyallahu anh'dan:
(Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Allah sizi hepinizin helâkına sebep olacak olan peygamber bedduası, batıl ehlinin hak ehline galip gelmemesi, sapıklık üzere ve birletmemeniz olmak üzere üç şeyden korumuştur." [Ebû Davudi
9056- Ebû Mûsâ radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Benim bu ümmetim, esirgenmiş bir ümmettir. Ona âhirette azap yoktur. Dünyadaki azabı, fitneler, zelzeleler ve cinayetlerdir."
[Ebû Davud]
9057- Avf bin Mâlik radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Bu ümmet üzerinde hem kendi hem de düşman kılıcı bir araya gelmez." [Ebû Dâvud]
9058- Ebû Mûsâ radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem
buyurdu:)
"Allah ümmetim için bana iki güvence vermiştir; biri 'Sen içierindeyken Allah onlara azap edecek değildir.' (Enfâl, 33) İkincisi: 'Onlar istiğfar ederlerken Allah onlara azap edecek değildir.' (Enfâl, 33) Ben öldükten sonra kıyamete kadar istiğfar imkanını kendilerine bırakmış oluyorum." |Tirmizî.]
9059- Sa'd radiyaliahu anh'dan:
"O, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem ile beraber yayladan geldi. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem Muâviye oğullarının mescidinden geçerken, içeri girip iki rek'at namaz kıldı, biz de onunla beraber kıldık. Rabbine uzunca dua edip sonra bize dönüp şöyle buyurdu:
'Rabbimden üç şey istedim; ikisini verdi, birini vermedi. Rabbimden ümmetimi kıtlıkla helak etmemesini istedim, verdi. Ümmetimi suda boğulmak suretiyle helak etmemesini diledim, bunu da verdi. Aralarında sıkıntı ve kargaşa çıkmamasını istedim, bunu bana vermedi'."
9060- Tirmizî, Habbâb bin el-Eret radiyaliahu anh'dan:
"Rabbimden ümmetimi kıtlıkla öldürmemesini diledim, verdi. Ümmetime başkalarından düşman musallat etmemesini de istedim, bunu da verdi. Ondan birbirlerine girmemelerini diledim; bunu vermedi."
9061- Ebû Saîd radiyaliahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Ümmetim içinde (tek başına) insanlardan bir topluma şefaat edecek olanlar vardır. Onlardan tek başına bir kabileye şefaat edecekler vardır; onlardan bir gruba şefaat edecekler vardır, onlardan ancak bir kişiye şefaat edecek olanlar vardır, nihayet (bu şefaat) sayesinde (tümü) cennete gireceklerdir."
9062- Rezîn şunu ilâve etti:
"Şefaatim büyük günah işleyenler için olacaktır. Kendisine susuzluğunu gidermek için bir yudum su verdiği kimsenin yanından geçecek. Cehennemlik olan kişi ona: 'Bana şefaat etmiyecek misin?' diyecek. O da soracak; 'Sen kimsin?' Şu cevabı verecek: 'Falan gün sana su içiren kişi ben değil miyim?'
Bunun üzerine hemen onu tanıyacak, ona şefaat edip cehennemden geri çevirip cennete sokacaktır."
9063- Abdullah bin Ebu'l-Ced'â radiyaliahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Ümmetimden tek kişinin şefaatiyle. Temi moğullanndan çok sayıdaki kişiler cennete girecektir." "Ey Allah'ın Resulü! Senden başkasının şefaatiyle mi? diye sorduk."
"Evet, benden başka" buyurdu.
9064- Enes radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Ümmetim yağmur gibidir; sonu mu yoksa başlangıcımı hayırlıdır, bilinmez." |Tirmizî]
9065- Rezîn burada şunu ilâve etti: "Meryemoğlu hû'dan başka Mehdi yoktur. Ben insanlar içinde ona en yakın olanım. Çünkü onunla benim aramda hiçbir peygamber yoktur."
(Enes dedi ki:) Onun şöyle buyurduğunu duydum: "Evveli ben, ortası Mehdi sonu ise Mesih olan bîr ümmet asla helak olmaz."
9066- el-Muğîre radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Ümmetimden bir grup kendilerine Allah'ın emri gelinceye (kıyamet kopuncaya) kadar birbirine yardım etmekte devam edecek ve bunlar (muhaliflerine karşı) daima galip olacaklardır." [Buhârî ve Müslim.]
9067- Sa'd radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Garb ehli, kıyamet kopuncaya kadar hak üzere galib olmayacaktır." [Müslim]
9068- Muâviye bin Kurre, babasından radiyallahu anh: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Şam ehli bozulduğu zaman sizin için artık orada bir hayır yoktur. Ümmetimden bir grup kıyamete dek daima galip olacaktır,
oyun yapanların oyunları onlara hiçbir zarar vermiyecektir."
İbnü'I-Medînî der ki: "İşte bunlar hadis ehlidir." [Tirmizî.|
9069- Ebû Mûsâ radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Allah bir ümmete merhamet etmek dilediği zaman, ondan önce peygamberini alır da o peygamber, o ümmet için bir öncü ve hazırlayıcı olur. Bir ümmeti helak etmek istediği zaman, peygamberleri sağ iken azap ederek helak eder de, kendisini yalanladıkları ve emrine bas kaldırdıklarından dolayı, bu azapla onun içini rahatlatır." [Müslim]
9070- Ebû'd-Derdâ radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Peygamberler içinde benim gibi bir peygamberiniz olduğu için siz kısmetlisiniz. Ümmetler içinde sizin gibi bir ümmete sahip olduğum için de ben kısmetliyim." [Bezzâr.j
9071- Ebû'd-Derdâ radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Allah Teala şöyle buyurdu: 'Ey Isa! Ben senden sonra bir ümmet göndereceğim; kendilerine sevindirici bir şey isabet ettiği zaman, Allah'a hamdedip şükrederler; kendilerine hoşlanmadıkları bir şey isabet ettiği zaman, sabredip karşılığını Allah'tan beklerler. Onların ne hilmi(hoşgörüsü), ne de ilmi vardır.' Dedi ki: 'Ya Rabbi, kilimleri ve ilimleri yokken bu onlar için nasıl mümkün olur?' Şöyle buyurdu: 'Onlara kendi hilmim ve ilmimden veririm'." [Ahmed, Bezzâr ve Taberânî, Mu'cemu'I-Kebîr vel-Evsat'ta.]
9072- İbn Ömer radiyallahu anh'dan: (Allah Resulü sallallahu aleyhi ve sellem buyurdu:)
"Hiçbir ümmet yoktur ki, bir kısmı cehennemlik, bir kısmı da cennetlik olmasın. Benim ümmetim hariç. Onların hepsi cennetliktir."
|Taberânî, Mu'cemu'l-Evsat ve's-Sağir'de zayıf bîr senedle.]
9055- Bu hadisi Ebû Dâvud (4253), Muh. b. Avf an Muh. b. İsm. an ebîhî an Damdam an Şurayh an Ebî Mâlik el-Eş'arî senedi ile tahrîc etti.
9056- Bu hadisi Ebû Dâvud (4278), Osmân b. e. Şeybe an Kesîr b. Hişâm ani'l-Mes'ûdî an Saîd b. e. Bürde an ebîhî an Ebî Mûsâ senedi ile tahrîc etti.
9057- Bu hadisi Ebû Dâvud (4301), İsmaîl b. Ayyâş an Sül. b. Süleym an Yahyâ b. Câbir an Avf b. Mâlik senedi ile tahrîc ettiler.
9058- Bu hadisi Tirmizî (3082), Süfyân b. Vekî' an İbn Nümeyr an İsm. b. İbr. b. Muhâcir an Abbâd b. Yûsuf an Ebî Bürde b. e. Mûsâ an ebîhî senedi ile tahrîc etti ve isnâdının zayıf olduğunu söyledi.
9059- Bu hadisi Müslim (fiten 20-1, s. 2216), Osmân b. Hakîm an Âmir b. Sa'd an ebîhî asl-ı senedi ile tahrîc etti.
9060- Bu hadisi Tirmizî (2175), Muh. b. Beşşâr an Vehb b. Cerîr an ebîhî ani'n-Nu'mân b. Râşid ani'z-Zührî an Abdillah b. el-Hâris an Abdillah b. Habbâb an ebîhî senedi ile tahrîc etti ve isnâdı hakkında "hasen garîb sahîh" hükmü verdi.
9061- Bu hadisi Tirmizî (2440), el-Hüseyn b. Hureys ani'l-Fadl b. Mûsâ an Zekeriyyâ b. e. Zâide an Atiyye an Ebî Saîd senedi ile tahrîc etti ve isnâdı hakkında "hasen" hükmü verdi.
9063- Bu hadisi Tirmizî (2438), Ebû Kureyb an İsm. b. İbr. an Hâlid el-Hazzâ' an Abdillah b. Şakîk an İbn ebî'l-Ced'â' senedi ile tahrîc etti ve isnâdı hakkında "hasen sahîh garîb" hükmü verdi.
9064- Bu hadisi Tirmizî (2869), Kuteybe an Hammâd b. Yahyâ el-Ebecc an Sâbit el-Bünânî an Enes senedi ile tahrîc etti ve isnâdı hakkında "hasen garîb" hükmü verdi.
9066- Bu hadisi Buhârî (menâkıb 28/2, IV, 187; i'tisâm 10, VIII, 149; tevhîd 29/1, VIII, 189) ve Müslim (imâret 171, s. 1523), İsmaîl b. e. Hâlid an Kays b. e. Hâzım ani'l-Muğîre asl-ı senedi ile tahrîc ettiler.
9067- Bu hadisi Müslim (imâret 177, s. 1525), Yahyâ b. Yahyâ an Huşeym an Dâvud b. e. Hind an Ebî Osmân an Sa'd senedi ile tahrîc etti.
9068- Bu hadisi Tirmizî (2192), Mahmûd b. Gaylân an Ebî Dâvud an Şu'be an Muâviye b. Kurre an ebîhî senedi ile tahrîc etti ve isnâdı hakkında "hasen sahîh" hükmü verdi.
9069- Bu hadisi Müslim (fadâil 24, s. 1791-2), İbr. b. Saîd el-Cevherî an Ebî Usâme an Bureyd b. Abdillah b. e. Bürde an Ebî Bürde an Ebî Mûsâ senedi ile tahrîc etti.
9070- Ebû Habîbe el-Tâî dışındaki râvileri Sahîh ricâlindendir. Bu şahsın bir rivayeti hakkında Tirmizî sıhhat hükmü vermiştir (Mecma‘ î, 68).
9071- Bu hadisi Ahmed (VI, 450), el-Hasan b. Sevvâr an Leys an Muâviye an Yezîd b. Meysere an Ümmi'd-Derdâ' an Ebî'd-Derdâ' senedi ile tahrîc etti.
Râvileri güvenilir kimselerdir. Hasan ve Yezîd dışındaki râvileri Sahîh ricâlindendir (Mecma‘ î, 68).
9072- Râvilerinden Ah. b. Muh. b. el-Haccâc b. Rişdîn zayıftır (Mecma‘ î, 69).