meryem
Thu 28 October 2010, 04:50 pm GMT +0200
Birinci baskını Önsözü
İslâm'ın en doğru bir şekilde anlaşılmış olduğu devrin, Ashâb, Tâbiûn ve Tebeu't-Tâbün devirleri olduğu bilinen bir husustur. Kabaca bir tarihle bu devrenin hicrî ilk iki asır olduğunu söyleyebiliriz. Bu devrede İslâm coğrafyası en geniş sınırlara ulaşmış; fikhî, itikâdi ve siyasî mezhep ve fırkalar bu devrede ortaya çıkmış ve gelişmiş; hadis bu devrede tedvin edilmiş ve en mühim hadis mecmuaları bu devirde telif edilmiştir. Kısaca bu devir, müteâkib asırlardaki müslüman-lann gerek nazarî, gerekse tatbiki olsun dini düşünce, anlayış ve tatbikatları üzerinde şekillendirici bir tesire mâlik olmuştur.
Asrımızda da yeniden bir "İslama dönüş" hareketi göze çarpmaktadır. Bu harekete doğru bir istikâmet vermek, zamanımız İslâm araştırmacı ve âlimlerine düşen bir vazifedir. Bu vazifenin yerine getirilmesi sadedinde üzerinde durulması gerekli hususlardan birisi, belki de en mühimi İslâmın ilk üç asnna âid görüş ve düşünceleri bize aksettirecek olan eserlerin gün ışığına çıkarılmasıdır. Bu devre âid kaynakların pekçoğu bugün elimizdedir. Fakat bunlar İlmî bir şekilde neşredilmiş değildirler. Bu devre âid pekçok eser de kütüphanelerde yazmalar halindedir. İşte, gerek matbu, gerek yazma halinde bulunan bu ilk devir kaynaklarımızın ilmî usullere uygun tenkidli neşirlerini yapmak, bunları çeşitli dillere çevirmek bugünün ilim adamlarının başta gelen vazifesidir. Her müslüman, ilmi nisbetinde bu vazifenin mesuliyyetini yüklenmeli, herkes kendisine düşeni yapmalıdır.
İşte biz de bu mesuliyyetin idrâkiyle, ilmimizin yetersizliğine bakmayıp, tercüme etmek cür'etini gösterdik, Allah'ın (C.C)-Iutfu sayesinde tercümeyi tamamlamak müyesser oldu.
Eser, gerek "muhtelifu'l-hadîs" ilmi, gerekse hadisin ve Ehl-i Sünnet'in müdâfaası alanında yazılmış ilk ve mühim bir eserdir denilebilir. Bu balamdan onu kültürümüze kazandırmakla bir hizmet yapmış olacağımıza inanıyoruz. Üstelik 'TeVir'in fransızca tercümesinin bundan onbeş sene evvel neşredilmiş olması, bizim onu tercüme etmede geç bile kaldığımızı göstermektedir.[7]
Tercümede takibettiğimiz yolla alâkalı olarak açıklamamız icabeden bazı hususlar vardır. Şöyle ki:
Herşeyden önce, doğru bir metin elde etmek için Te'vü'in elimizdeki matbu nüshasıyla yetinmeyip, eserin mevcud elyazmalanndan da faydalandık ve bu nüshalara dayanarak yaptığımız tashih ve ilaveleri dipnotlarda gösterdik. Bunun için İstanbul Süleymaniye Kütüphanesinde mevcud iki nüshadan faydalandık. Bu nüshalar bibliyografyada zikredilmiştir.
Te'vir'in tercümesinde metne sadâkat esas kabul edilmiştir. Müellifin ifade hususiyyetleri, türkçernizin verdiği imkân nisbetinde aksettirilmeğe çalışılmıştır. Metnin birkaç yerinde, ifâdede kapalılık ve an-laşılmazlık varsa da bunlar pek fazla ehemmiyet ar-zetmezler. Bu, eserin oldukça eski (takriben 1089 sene öncesine âid) oluşundan ve elimizdeki arapça matbu metnin dayandığı elyazma nüshalardaki müs-tensih hatalarından ileri gelmiş olsa gerektir..
Tercümede sâde bir türkçe kullanılmış, ancak türkçede tam karşılığı bulunmayan bazı kelimeler, tâbir ve ıstılahlar aynen alınmış, ve dipnotlarda gereken açıklama yapılmıştır.
Tercüme esnasında tarafımızdan birçok notlar ilâve edilmiştir. Bunlar:
a) Metinde geçen hadislerin hadis kaynaklarındaki yerlerini,
b) Kendilerinden bir görüş nakledilen veya mühim görülen isimler hakkındaki kısa biyografik malûmatı,
c) Bâzı başlıkları,
d) Metin ile ilgili açıklamaları ihtiva etmektedir.
Hadislerin kaynakları: "Te'viTde geçen hadislerin kaynaklan eserin fransızca tercümesinden aktarılmış, hataya mahal vermemek için gösterilen yerler tarafımızdan tek tek kontrol edilmiştir. Fransızcaya tercüme edenin bulamadığı kaynaklardan bir kısmı tarafımızdan bulunup ilâve edilmiştir.
Hadislerin kaynaklarını gösterirken fransızca tercümede kullanılan kısaltmalar muhafaza edilmiştir. Kendimiz de bazı kısaltmalar kullandık» bunları topluca veriyoruz:
ABDURRAZZAK el-Musannef,Abdurrazzak
BUH: Sahihul-Buhâri (Verilen rakamlar ki-tab/bab numaralandır.)
DÂRİMİ: Sunenu'd-Dârimî [Verilen rakamlar kltab/bab numaralarıdır.)
EBÛ DÂVÛD: Sunenu Ebû Dâvud [Verilen rakamlar kitab/bab numaralandır.)
GS: Gesammelte Schriften, Ignaz Goldziher.
HAN: Musnedu Ahmed b. Hanbel (Verilen rakamlar cild/sahife numaralandır.)
İBNU SA'D: Kitâbu't-Tabakâti'l-Kebir (Tabaka-tu İbn Sa'd) (Verilen rakamlar cild/sahife numaralarıdır.)
İBNU MÂCE: Sunenu İbnu Mâce (Verilen rakamlar kitâb/bab numaralandır.)
İSL. MEZ. TAR: İslâm Mezhebleri Târihi (I- ) Neşet Çağatay-îbrahim Agah Çubukçu.
LİSÂN: Lisânu'1-Arab, İbnu Manzûr.
el-MECRÛHÎN: Kitâbu'l-Mecrûhîn, İbnu Hıbbân.
el-MUĞNÎ: el-Muğnî fi'd-Duafâ, ez-Zehebî.
MUS: Sahihu Müslim (Verilen rakamlar ki-tab/bab numaralandır.)
MUVATTA: Muvatta, İmam Mâlik (Verilen rakamlar kitab/bab numaralandır.)
(M): Mütercim..
NESÂÎ: Sunenu'n-Nesâî (Verilen rakamlar kitab/bab numaralandır)
en-NİHAYE: en-Nihaye fî Garibi'l-Hadîs.
TAC: Tâcu'1-Arûs
TECRİD: Tecrid-i Sarih Tercümesi
TEHZİB: Tenzibu't-Tehzib, İbnu Hacer.
TIR: Sunenu't-Tirmizî (Verilen rakamlar kitab/bab numaralarıdır.)
Okuyucunun arapça metni tercümeyle karşılaştırmasını kolaylaştırmak maksadıyla 1966 basımı arapça metnin sahife numaralan tercümede sayfa kenarlarına konulmuştur.
Kitapta kullanılan bütün tarihler hicri tarihlerdir. Sadece giriş kısmındaki kısa kronoloji hicri milâdî tarihe göre tertib edilmiştir.
"GİRİŞ" kısmında "Muhtelifu'l-Hadîs" ilmine dâir bilgi verilmiştir.İbn Kuteybe'nin hayatı ve eserlerine dair kısım, Gerard Lecomte'un "İbn Qutayba" adlı fransızca eserinden kısaltılarak alınmış, tarafımızdan da bazı ilaveler yapılmıştır.
Prof. M. Tayyib Okiç'in tanıtan makalesinin, bizi alakadar eden kısmı aynen alınmıştır. [8]
Kitabın sonuna da, "İçindekiler" kısmında gösterilen indeks gurubu ilave edilmiştir.
Hulâsa, okuyucunun azamî istifade edebileceği şekilde bir "ilmî usullere uygun tercüme örneği" takdim etmeğe, çalıştık. Gayet tabii hatalarımız olacaktır. İlim ehlinin, muttali olduklan kusur ve hatalan bize bildirmek lütfunda bulunacaktan inancındayız.
Bu kıymetli eserin ilmî, titiz ve noksansız bir şekilde tercüme edilmesi için bize teşvikte bulunan ve yardımlarım esirgemeyen hocalarımıza olan şükran borcumuz, burada kendilerine teşekkür etmekle ödenmiyecek kadar büyüktür. Aynca tercümeyi, eserin arapça metni ve fransızca tercümesiyle birlikte kontrol etme imkânını sağlayan Dr. Orhan Karmış hocamıza teşekkürü de bir borç bilirim.
Mehmed Hayri Kırbaşoğlu[9]
[7] Te'vil" gibi bir eserin Türkçeye tercüme edilmezden on. beş sene önce Fransızcaya tercüme edilmiş olması bizler için üzülünecek bir haldir. Bu, kendi kültür mirasımıza bir batılı kadar bile sabib çıkamayıştmızın, ona gereken ehemmiyeti veremeyişİmizin bir ifadesidir.
[8] A.Ü.İ.F. Dergisi XIV/1966, S: 289.
[9] İbn Kuteybe, Te’vilu Muhtelifi’l Hadisi Müdâfaası, Kayıhan Yayınları: 19-24.
İslâm'ın en doğru bir şekilde anlaşılmış olduğu devrin, Ashâb, Tâbiûn ve Tebeu't-Tâbün devirleri olduğu bilinen bir husustur. Kabaca bir tarihle bu devrenin hicrî ilk iki asır olduğunu söyleyebiliriz. Bu devrede İslâm coğrafyası en geniş sınırlara ulaşmış; fikhî, itikâdi ve siyasî mezhep ve fırkalar bu devrede ortaya çıkmış ve gelişmiş; hadis bu devrede tedvin edilmiş ve en mühim hadis mecmuaları bu devirde telif edilmiştir. Kısaca bu devir, müteâkib asırlardaki müslüman-lann gerek nazarî, gerekse tatbiki olsun dini düşünce, anlayış ve tatbikatları üzerinde şekillendirici bir tesire mâlik olmuştur.
Asrımızda da yeniden bir "İslama dönüş" hareketi göze çarpmaktadır. Bu harekete doğru bir istikâmet vermek, zamanımız İslâm araştırmacı ve âlimlerine düşen bir vazifedir. Bu vazifenin yerine getirilmesi sadedinde üzerinde durulması gerekli hususlardan birisi, belki de en mühimi İslâmın ilk üç asnna âid görüş ve düşünceleri bize aksettirecek olan eserlerin gün ışığına çıkarılmasıdır. Bu devre âid kaynakların pekçoğu bugün elimizdedir. Fakat bunlar İlmî bir şekilde neşredilmiş değildirler. Bu devre âid pekçok eser de kütüphanelerde yazmalar halindedir. İşte, gerek matbu, gerek yazma halinde bulunan bu ilk devir kaynaklarımızın ilmî usullere uygun tenkidli neşirlerini yapmak, bunları çeşitli dillere çevirmek bugünün ilim adamlarının başta gelen vazifesidir. Her müslüman, ilmi nisbetinde bu vazifenin mesuliyyetini yüklenmeli, herkes kendisine düşeni yapmalıdır.
İşte biz de bu mesuliyyetin idrâkiyle, ilmimizin yetersizliğine bakmayıp, tercüme etmek cür'etini gösterdik, Allah'ın (C.C)-Iutfu sayesinde tercümeyi tamamlamak müyesser oldu.
Eser, gerek "muhtelifu'l-hadîs" ilmi, gerekse hadisin ve Ehl-i Sünnet'in müdâfaası alanında yazılmış ilk ve mühim bir eserdir denilebilir. Bu balamdan onu kültürümüze kazandırmakla bir hizmet yapmış olacağımıza inanıyoruz. Üstelik 'TeVir'in fransızca tercümesinin bundan onbeş sene evvel neşredilmiş olması, bizim onu tercüme etmede geç bile kaldığımızı göstermektedir.[7]
Tercümede takibettiğimiz yolla alâkalı olarak açıklamamız icabeden bazı hususlar vardır. Şöyle ki:
Herşeyden önce, doğru bir metin elde etmek için Te'vü'in elimizdeki matbu nüshasıyla yetinmeyip, eserin mevcud elyazmalanndan da faydalandık ve bu nüshalara dayanarak yaptığımız tashih ve ilaveleri dipnotlarda gösterdik. Bunun için İstanbul Süleymaniye Kütüphanesinde mevcud iki nüshadan faydalandık. Bu nüshalar bibliyografyada zikredilmiştir.
Te'vir'in tercümesinde metne sadâkat esas kabul edilmiştir. Müellifin ifade hususiyyetleri, türkçernizin verdiği imkân nisbetinde aksettirilmeğe çalışılmıştır. Metnin birkaç yerinde, ifâdede kapalılık ve an-laşılmazlık varsa da bunlar pek fazla ehemmiyet ar-zetmezler. Bu, eserin oldukça eski (takriben 1089 sene öncesine âid) oluşundan ve elimizdeki arapça matbu metnin dayandığı elyazma nüshalardaki müs-tensih hatalarından ileri gelmiş olsa gerektir..
Tercümede sâde bir türkçe kullanılmış, ancak türkçede tam karşılığı bulunmayan bazı kelimeler, tâbir ve ıstılahlar aynen alınmış, ve dipnotlarda gereken açıklama yapılmıştır.
Tercüme esnasında tarafımızdan birçok notlar ilâve edilmiştir. Bunlar:
a) Metinde geçen hadislerin hadis kaynaklarındaki yerlerini,
b) Kendilerinden bir görüş nakledilen veya mühim görülen isimler hakkındaki kısa biyografik malûmatı,
c) Bâzı başlıkları,
d) Metin ile ilgili açıklamaları ihtiva etmektedir.
Hadislerin kaynakları: "Te'viTde geçen hadislerin kaynaklan eserin fransızca tercümesinden aktarılmış, hataya mahal vermemek için gösterilen yerler tarafımızdan tek tek kontrol edilmiştir. Fransızcaya tercüme edenin bulamadığı kaynaklardan bir kısmı tarafımızdan bulunup ilâve edilmiştir.
Hadislerin kaynaklarını gösterirken fransızca tercümede kullanılan kısaltmalar muhafaza edilmiştir. Kendimiz de bazı kısaltmalar kullandık» bunları topluca veriyoruz:
ABDURRAZZAK el-Musannef,Abdurrazzak
BUH: Sahihul-Buhâri (Verilen rakamlar ki-tab/bab numaralandır.)
DÂRİMİ: Sunenu'd-Dârimî [Verilen rakamlar kltab/bab numaralarıdır.)
EBÛ DÂVÛD: Sunenu Ebû Dâvud [Verilen rakamlar kitab/bab numaralandır.)
GS: Gesammelte Schriften, Ignaz Goldziher.
HAN: Musnedu Ahmed b. Hanbel (Verilen rakamlar cild/sahife numaralandır.)
İBNU SA'D: Kitâbu't-Tabakâti'l-Kebir (Tabaka-tu İbn Sa'd) (Verilen rakamlar cild/sahife numaralarıdır.)
İBNU MÂCE: Sunenu İbnu Mâce (Verilen rakamlar kitâb/bab numaralandır.)
İSL. MEZ. TAR: İslâm Mezhebleri Târihi (I- ) Neşet Çağatay-îbrahim Agah Çubukçu.
LİSÂN: Lisânu'1-Arab, İbnu Manzûr.
el-MECRÛHÎN: Kitâbu'l-Mecrûhîn, İbnu Hıbbân.
el-MUĞNÎ: el-Muğnî fi'd-Duafâ, ez-Zehebî.
MUS: Sahihu Müslim (Verilen rakamlar ki-tab/bab numaralandır.)
MUVATTA: Muvatta, İmam Mâlik (Verilen rakamlar kitab/bab numaralandır.)
(M): Mütercim..
NESÂÎ: Sunenu'n-Nesâî (Verilen rakamlar kitab/bab numaralandır)
en-NİHAYE: en-Nihaye fî Garibi'l-Hadîs.
TAC: Tâcu'1-Arûs
TECRİD: Tecrid-i Sarih Tercümesi
TEHZİB: Tenzibu't-Tehzib, İbnu Hacer.
TIR: Sunenu't-Tirmizî (Verilen rakamlar kitab/bab numaralarıdır.)
Okuyucunun arapça metni tercümeyle karşılaştırmasını kolaylaştırmak maksadıyla 1966 basımı arapça metnin sahife numaralan tercümede sayfa kenarlarına konulmuştur.
Kitapta kullanılan bütün tarihler hicri tarihlerdir. Sadece giriş kısmındaki kısa kronoloji hicri milâdî tarihe göre tertib edilmiştir.
"GİRİŞ" kısmında "Muhtelifu'l-Hadîs" ilmine dâir bilgi verilmiştir.İbn Kuteybe'nin hayatı ve eserlerine dair kısım, Gerard Lecomte'un "İbn Qutayba" adlı fransızca eserinden kısaltılarak alınmış, tarafımızdan da bazı ilaveler yapılmıştır.
Prof. M. Tayyib Okiç'in tanıtan makalesinin, bizi alakadar eden kısmı aynen alınmıştır. [8]
Kitabın sonuna da, "İçindekiler" kısmında gösterilen indeks gurubu ilave edilmiştir.
Hulâsa, okuyucunun azamî istifade edebileceği şekilde bir "ilmî usullere uygun tercüme örneği" takdim etmeğe, çalıştık. Gayet tabii hatalarımız olacaktır. İlim ehlinin, muttali olduklan kusur ve hatalan bize bildirmek lütfunda bulunacaktan inancındayız.
Bu kıymetli eserin ilmî, titiz ve noksansız bir şekilde tercüme edilmesi için bize teşvikte bulunan ve yardımlarım esirgemeyen hocalarımıza olan şükran borcumuz, burada kendilerine teşekkür etmekle ödenmiyecek kadar büyüktür. Aynca tercümeyi, eserin arapça metni ve fransızca tercümesiyle birlikte kontrol etme imkânını sağlayan Dr. Orhan Karmış hocamıza teşekkürü de bir borç bilirim.
Mehmed Hayri Kırbaşoğlu[9]
[7] Te'vil" gibi bir eserin Türkçeye tercüme edilmezden on. beş sene önce Fransızcaya tercüme edilmiş olması bizler için üzülünecek bir haldir. Bu, kendi kültür mirasımıza bir batılı kadar bile sabib çıkamayıştmızın, ona gereken ehemmiyeti veremeyişİmizin bir ifadesidir.
[8] A.Ü.İ.F. Dergisi XIV/1966, S: 289.
[9] İbn Kuteybe, Te’vilu Muhtelifi’l Hadisi Müdâfaası, Kayıhan Yayınları: 19-24.