- Bilişim Fıkıh

Adsense kodları


Bilişim Fıkıh

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
ehlidunya
Wed 6 October 2010, 12:25 am GMT +0200
Bilişim Fıkıh (Korsan Cd Hakkında)
Yeni Asya Gazetesi, Bilişim& Teknoloji sayfası okurlarının "bilişimle ilgili" sorularını sorularlaislamiyet.com sitesi cevaplıyor! Bu haftaki bilişim-fıkıh köşemiz...


Soru:
Korsan CD veya kitapları almak kul hakkına giriyor mu? Giriyorsa bunu bilmeden aldıklarımızın hakkını nasıl öderiz?

Cevap: Değerli Kardeşimiz; ticaret kastı olmaksızın bir tane kopyalamak dinen haram değildir. Ancak kanunlara göre yasaklanmışsa kanunlara uymak gerekir. Bu sebepten tavsiye etmiyoruz.

Telif, tercüme ve telif hakları ne demektir?


TELİF, herhangi bir yazarın kendi görüşlerini yazmak veya başkalarından iktibaslar etmek ve kendinden de bir şeyler eklemek suretiyle bir eser meydana getirmesidir. Burada eserden kastettiğimiz, uzun veya kısa, geniş ya da dar hacimli bir metin veya ibaredir. Tercüme ise, herhangi bir eseri bir lisandan başka bir lisana çevirmek, aktarmak mânâlarına gelmektedir. Tercüme edilen eserde, sadece lafız mütercime mânâ ile müellifine, yazarına aittir. Telif edilen eserdeyse, lafız ve mânâ müellife aittir, ancak müellef eserini meydana getirirken başka kimselerin eserlerinden iktibaslar etmek yoluyla yararlanmış da olabilir.

Telif hakkı elle tutulup gözle görülmeyen bir haktır. Bir kitap, satılabilir. Ben başkasının yazdığı bir kitabı veya kendi yazdığım bir kitabı, elle yazmak suretiyle kopye etsem, istinsah etsem; o kopyayı, o nüshayı başkasına satabilirim. Burada satış sözkonusudur. Çünkü orada elle tutulan gözle görülen bir mal vardır. Ama telif hakkı dediğimiz şey, yukarıda tarifi geçen hukuku mücerrededendir ve onun satışı olamaz. Çünkü bu, mal tarifi içine giren birşey değildir. Buna göre ben, elimde bulunan herhangi bir eserin fotokopisini çektirebilir veya tab ettirebilirim. Çünkü benim elimde bir kitap vardır ve ben o kitabın maliki olduğum için kendi malım olan bu kitabı istediğim usulle çoğaltıp satabilirim. Yalnız zamanın alimleri malın tarifini genişleterek elle tutulmayan ve gözle görülmeyen şey faydalı olduktan sonra malın şümulüne almışlar, tercüme ve icad gibi şeylerin haklarının satışını caiz görüyorlar.