ehlidunya
Mon 30 August 2010, 04:53 pm GMT +0200
Beslenmedeki mükemmeliyet hastalıkları geçirir ya da daha iyi duruma getirir
Diyetsel düzenlemeler adet şikayetleri ve rahatsız edici bağırsak sendromu gibi başka durumlarda da sıra dışı sonuçlar veriyor.
Benzer diyetleri benim önerdiğimle karşılaştıran araştırmacılar düşük yağlı vejetaryen bir diyetin seks hormonuyla ilgili globülini artırırken östrojen hareketliliğini azalttığını kaydetmişler. Bu kişinin göğüs kanseri riskini düşürmekle kalmaz aynı zamanda adet dönemiyle ilgili ağrıları ve şişkinliği de azaltır.
Rahatsız edici bağırsak sendromları taşıyan çok sayıda hasta gördüm. Bir kısmının, göreceli olarak yoğun miktarda life uyum sağlaması birkaç hafta hatta daha fazla zaman alsa da, bazıları bu diyeti takip etmeye başladıktan üç gün sonra kendilerini iyi hissetmeye başladılar. Hayvansal gıdalar ve unlu mamuller birçok kişideki bağırsak semptomlarının tetikleyicisidir. İngiliz araştırmacılar bağırsak şikayetlerinin kolondaki et, süt ürünleri ve rafine tahılların aşırı fermantasyon sonucu metan ve diğer gazların üretilmesi ile bağlantılı olduğunu tespit etmişler. Ancak besin değeri lifli ürünleri fazla olan bir doğal-diyet yoluyla normal bağırsak işleyişini ve tonunu yeniden oturtmamızı sağlayacak mekanizmalar mevcut. Bir ömür boyu süren yanlış beslenmeyi düzeltmek zaman alabilir. Birçok hastam gelişme görmek için üç aya ihtiyaç duyuyorlar. Tabii, diyetlerin bazen bireysel farklılıklar yüzünden yeniden düzenlenmesi gerekebilir. Bu durumlarda bilgili bir doktorla çalışmanın faydası var.
Birçok hastalık en sonunda anormal işleyişe ve sürekli rahatsızlık hissine neden olacak, ömür boyu sürmüş niteliksiz bir beslenmenin mirası. Bu hastalıklar kontrolümüz dışında değiller. Esas olarak genetik değiller ve yaşlanmanın sonucu olarak ortaya çıkmıyorlar. Genetiğimiz tarafından hükmedilen zayıf halkalara sahip olduğumuz doğru; ama bu zayıf halkalar sağlığımız bozulmadıkça kendilerini göstermezler. Üst düzey bir sağlık üst düzey bir beslenmenin doğal sonucudur. Belli bazı hastalıklara yatkınlığımız gizli kalabilir.
Elbette bu iyileştirme yöntemi herkese uygun değildir. Bazıları geleneksel beslenme şeklinden vazgeçmez ve durumları için hangi ilaç uygun görülmüşse onu kullanır. Bu onların vazgeçilmez haklarıdır. Ancak doğal yöntemleri arayan hasta ve acı çeken insanların da sıkı bir besin müdahalesinin ne kadar etkili olabileceğinden haberdar olmaya hakkı var. Bu hastaları Manhattan caddesinde yürütüp “hasta olmak zorunda değilsiniz” sözünü yaymak isterim. Unutmayın, sağlık sizin en büyük hazineniz.