- Benî Mustalıkların Müslümanlarla Çarpışmayı Tercih Etmeleri

Adsense kodları


Benî Mustalıkların Müslümanlarla Çarpışmayı Tercih Etmeleri

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
sumeyye
Fri 19 February 2010, 11:32 am GMT +0200
Benî Mustalıkların Müslümanlarla Çarpışmayı Tercih Etmeleri



Peygamberimiz Aleyhisselam, Benî Mustalıklara:

"´Lâ ilahe illallah=Allah´tan başka hiçbir ilah yoktur!1 deyiniz de, canlarınızı ve mallarınızı koruyunuz!" diyerek seslenmesini, Hz. Ömer´e emretti.

Fakat, onlar Hz. Ömer´in bu teklifini kabullenmekten kaçındılar ve ilk ok atan da onlardan birisi oldu.[230]

Bunun üzerine, Müslümanlar bir müddet onlarla ok savaşı yaptıktan sonra, Peygamberimiz Aleyhisselam onlara hep birden bir koldan hücum etmelerini emir buyurdu.

Benî M ustalıkların savaşa girişenlerinden hiç kimse kaçınlmadı; yalnız, on kişi öldürüldü.[231]

Hz. Ali onlardan Malik ile oğlunu, Abdurrahman b. Avf da Benî Mustalıkların süvarilerinden Ahmer´i (veya Uhaymer´i) öldürdü.[232]

Ebu Katâde da onların sancaktarı Salvan Zü´ş-şukr´u öl dürdü.[233]

Benî Mustalıkların bütün erkekleri, kadınları ve çocukları esir; deve, sığır ve davarları da iğtinam edildi.[234] Esir edilenlerin 200 ev halkı olduğu rivayet edilir.

Bu savaşta, Müslümanlardan, yanlışlıkla öldürülen bir kişiden başka öldürülen olmadı. [235]

O da Benî Kelb kabilesinden Hişam b. Subâbe olup, kendisini, Ensardan Abdullah b. Sâmit´in cemaatinden birisi, düşman sanarak öldürmüştür.[236]

Benî Mustalıklardan alınan esirlerin elleri boyunlarına bağlanıp, Büreyde b. Husayb onların üzer­lerine memur edildi.

Ganimet malları, biraraya toplandı.

Peygamberimiz Aleyhisselamın azadlısı Şükran (Salih) onların üzerine dikildi.

Çocuklar da bir tarafta toplandı.

Ganimetlerden ayrılan beşte bir ile mücahidlerin hisseleri üzerine Mahmiyye b. Cez´ memur edildi.[237]


[230] Vâkıdî, Megâzî, c. 1 , s. 407, Beyhakî, Delâilü´n-nübüvve, c. 4, s. 48, Zehebî, Megâzî, s. 21 5, E bu´l-Fidâ, el-Bidâye ve´n-nihâye, c. 4, s. 156, Halebî, İnsânu´l-uyûn, c. 2, s. 585, Zürkânf, Mevâhibü´l-ledünniye Şerhi, c. 2, s. 97.

[231] Vâkıdî, c. 1, s. 407, İbn Sa´d, Tabakâtü´l-kübrâ, c. 2, s. 64, Beyhakî, c. 4, s. 48, İbn Seyyid, Uyûnu´l-eser, c. 2, s. 92, Zehebî, s. 215, E bu´l-Fidâ, c. 4, s. 156, Kastalânf, ç. 1, s. 141, Diyarbekrî, c. 1, s. 470, Halebî, c. 2, s. 585.

[232] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 3, s. 306, İbn Seyyid, Uyun, c. 2, s. 95.

[233] Beyhakî, Delâilü´n-nübüvve, c. 4, s. 48.

[234] Vâkıdî, c. 1, s. 407, İbn Sa´d, c. 2, s. 64, Beyhakî, c. 4, s. 48, Kastalânf, c. 1, s. 1 41, Diyarbekrî, c. 1, s. 470.

[235] Vâkıdî, c. 1, s. 407, 410, İbn Sa´d, c. 2, s. 64, Diyarbekrî, c. 1, s. 470.

[236] İbn İshak, İbn Hişam, c. 3, s. 302, Vâkıdî, c. 1, s. 407-408, Taberî, Târîh, c. 3, s. 64, İbn Haim, Cevâmiu´s-Sîre, s. 204, İbn Esîr, Kâm il, c. 2, s. 192, İbn Seyyid, c. 2, s. 93, E bu´l-Fidâ, c. 4, s. 156, Diyarbekrî, c. 1, s. 470-471.

[237] M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Köksal Yayıncılık: 4/381-382.