Rüveyha
Wed 6 May 2015, 01:00 pm GMT +0200
Beklenen Sevgili
İçimde bir özlem var kimseye anlatamadığım
Karubela da söz verip ayrılmak zorunda kaldığım
Dünya’ya gelince mecnun olup aradığım
Yere göğe sığmayanı kalbime sığdırdığım
99 ismiyle bulmaya çalıştığım Mevlam var benim .
Bana dediler ki; ”Onun habibi vardır, Mevla’nı sana en iyi o anlatır.”
Düştüm yollara önce habibi Tevratla aradım.
Bir eski mabete vardım orada soruma cevap aradım .
Dediler ki ; “O Musa’ya en çok benzeyendir ve göç ettirilecektir.
Eminiz gelecek bekliyoruz bizim içimizdendir “deyince
Bu sefer döndüm incil de o habibi aradım
Bir Keşişle karşılaştım yanına vardım
Dedi ki;” Mesih İsa bize müjdeledi o gidecek
Gelecek Ahmet adın da bir nebi “
Anladım benim gibi tüm cihan onu beklemekteydi .
Duydum Medine de çok temiz biri varmış.
Şama’a giderken Buhara gibi rahipler amcasını uyarmış
Kabe de hakemlik yapmış düşmanları bile Emin adını takmış.
Ümmi olduğu halde çok şeyler bilir söylermiş.
“Ben alamlere gönderilen peygamberim”dermiş.
Gözleri simsiyah derin mi derin sanki geceyi yansıtmakta.
Saçları ne uzun ne kısa dersin ömrü anlatmakta
Yüzünde ki nur yok ne Cihan da ne Ay’da
Gülüşü sanki güneşten bir parça
Ona bakan bir daha Medine sokakların da bakmakta.
Kızlar diri diri gömülürken kızın Fatıma gelince ayağı kalkarmışsın
“Kadının üzerinizde hakkı var “deyip üstünlüğü kaldırmışsın .
Farklı dinlere inananlara;”dinde zorlama yok “deyip saygı duyarmışsın.
Yoksula,yetime sahip çıkıp kollarmışsın
Büyüklerine merhametle küçüklerini sevgiyle sararmışsın.
En son duyduğum söz beni etkiledi demişsin ki ;
“Ben dedem İbrahim’in duası ,Annem’in Rüyası ,
Kardeşim İsa’nın Müjdesiyim
Ben Allah’ın habibi Ciha’nın son peygemberiyim.”
Evet sendin en sonun da gelmiştin .
Sevgiliden mektup gibi olan Kur’an ile gelmiştin
Mekke de ne zorluklar çekip göç etmiştin
Ama Defler ilahiler eşliğinde Medine’ye girmiştin.
Mekke’ye dönüşün muhteşemdi artık fethetmiştin
Bilal’in Kabe’nin üzerinde ve sen en güzel Ezanı dinlemiştin.
Bir Ebubekir’in vardı Allah bile razıydı ondan
Ömer’in adaleti gibi daha görmedi Cihan
Utanır gökteki alemler bile Osman’ın dan
Allah’ın Aslanı Ali ayrılmadı bir an olsun hiç yanından
Ey sevgili ne güzel dostlar verdi sana yaradan
Öğrendim ki ben gelmeden sen bizi bırakıp gitmişsin.
Ashabına bizim için “Kardeşlerimi özledim seviyorum “demişsin
Bizim seni ne kadar sevdiğimizi en iyi Sen bilirsin.
Bedir de Kılıç’ın olsaydım Uhud da Mushab’ın olsaydım
Hayber de sancak tutanın dönüşte hasretle sarıldığın Cafer’in olsaydım.
Yoksun dolaştım Cihanı bulamadım bir çare
Yunus gibi balığın içinde kaldım biçare
Dayanmak için Eyyüb’ün sabrı gerek hani nerde
Karun’un hazinesini Süleyman’ın şanını verseler de
İstemem ,ben Sevgiliyi özledim ama derdime yok çare
Bizim kavuşmamız Mahşere kaldı çaresiz
Biz seni görmeden inanan Ahir zaman ümmetiyiz
“Beni görmeden inanan kardeşlerime selam olsun “demişsin
Selam olsun kardeşlerinden Medine de yatan o büyük Sultana
Selatu Selam olsun olsun Muhammed Mustafa’ya.
Karubela da söz verip ayrılmak zorunda kaldığım
Dünya’ya gelince mecnun olup aradığım
Yere göğe sığmayanı kalbime sığdırdığım
99 ismiyle bulmaya çalıştığım Mevlam var benim .
Bana dediler ki; ”Onun habibi vardır, Mevla’nı sana en iyi o anlatır.”
Düştüm yollara önce habibi Tevratla aradım.
Bir eski mabete vardım orada soruma cevap aradım .
Dediler ki ; “O Musa’ya en çok benzeyendir ve göç ettirilecektir.
Eminiz gelecek bekliyoruz bizim içimizdendir “deyince
Bu sefer döndüm incil de o habibi aradım
Bir Keşişle karşılaştım yanına vardım
Dedi ki;” Mesih İsa bize müjdeledi o gidecek
Gelecek Ahmet adın da bir nebi “
Anladım benim gibi tüm cihan onu beklemekteydi .
Duydum Medine de çok temiz biri varmış.
Şama’a giderken Buhara gibi rahipler amcasını uyarmış
Kabe de hakemlik yapmış düşmanları bile Emin adını takmış.
Ümmi olduğu halde çok şeyler bilir söylermiş.
“Ben alamlere gönderilen peygamberim”dermiş.
Gözleri simsiyah derin mi derin sanki geceyi yansıtmakta.
Saçları ne uzun ne kısa dersin ömrü anlatmakta
Yüzünde ki nur yok ne Cihan da ne Ay’da
Gülüşü sanki güneşten bir parça
Ona bakan bir daha Medine sokakların da bakmakta.
Kızlar diri diri gömülürken kızın Fatıma gelince ayağı kalkarmışsın
“Kadının üzerinizde hakkı var “deyip üstünlüğü kaldırmışsın .
Farklı dinlere inananlara;”dinde zorlama yok “deyip saygı duyarmışsın.
Yoksula,yetime sahip çıkıp kollarmışsın
Büyüklerine merhametle küçüklerini sevgiyle sararmışsın.
En son duyduğum söz beni etkiledi demişsin ki ;
“Ben dedem İbrahim’in duası ,Annem’in Rüyası ,
Kardeşim İsa’nın Müjdesiyim
Ben Allah’ın habibi Ciha’nın son peygemberiyim.”
Evet sendin en sonun da gelmiştin .
Sevgiliden mektup gibi olan Kur’an ile gelmiştin
Mekke de ne zorluklar çekip göç etmiştin
Ama Defler ilahiler eşliğinde Medine’ye girmiştin.
Mekke’ye dönüşün muhteşemdi artık fethetmiştin
Bilal’in Kabe’nin üzerinde ve sen en güzel Ezanı dinlemiştin.
Bir Ebubekir’in vardı Allah bile razıydı ondan
Ömer’in adaleti gibi daha görmedi Cihan
Utanır gökteki alemler bile Osman’ın dan
Allah’ın Aslanı Ali ayrılmadı bir an olsun hiç yanından
Ey sevgili ne güzel dostlar verdi sana yaradan
Öğrendim ki ben gelmeden sen bizi bırakıp gitmişsin.
Ashabına bizim için “Kardeşlerimi özledim seviyorum “demişsin
Bizim seni ne kadar sevdiğimizi en iyi Sen bilirsin.
Bedir de Kılıç’ın olsaydım Uhud da Mushab’ın olsaydım
Hayber de sancak tutanın dönüşte hasretle sarıldığın Cafer’in olsaydım.
Yoksun dolaştım Cihanı bulamadım bir çare
Yunus gibi balığın içinde kaldım biçare
Dayanmak için Eyyüb’ün sabrı gerek hani nerde
Karun’un hazinesini Süleyman’ın şanını verseler de
İstemem ,ben Sevgiliyi özledim ama derdime yok çare
Bizim kavuşmamız Mahşere kaldı çaresiz
Biz seni görmeden inanan Ahir zaman ümmetiyiz
“Beni görmeden inanan kardeşlerime selam olsun “demişsin
Selam olsun kardeşlerinden Medine de yatan o büyük Sultana
Selatu Selam olsun olsun Muhammed Mustafa’ya.
Yazan :Hacer99