- Başladıktan Sonra Kismen Kaçırıp Kalanında İhtida

Adsense kodları


Başladıktan Sonra Kismen Kaçırıp Kalanında İhtida

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
sumeyye
Thu 20 September 2012, 03:24 pm GMT +0200
Başladıktan Sonra Kismen Kaçırıp Kalanında İhtida: Lâhik [63]

 
Tanımı:

 

Lâhık kavramı, sadece Hanefî Mezhebi tarafından kullanılır, Malikî ve Hanbelî Mezhebleri onu mesbûk içinde ele alır.

Namaza imamla başlayıp herhangi bir sebep veya gecikmeyle -meselâ uyku, gaflet, cemaatın çokluğundan dolayı bir sıkıntı veya sebku’l-hadesle karşılaşmakla- namazın bir kısmını veya ta­mamını kılamayan kimse Lâhık adını alır.

 
Namazını Kılması:

 

(a) Hanefî Mezhebine göre, lâhıklar, sırf lâhık ve mesbûk lâhık olmak üzere iki çeşittir:

(1) Sırf Lâhık: Lâhık, müdrik muktedî gibidir: İmama mütabeatı sona ermez, bu sebeple, onun arkasında ve kaçırdığı rekâtleri veya rükünleri kaza ederken kıraat yapmaz, kaza sırasında kendi sehivi için secde yapmaz, yolcuysa ikamete niyetiyle namazı dört rekâte dönüşmez. İmamın sehiv secdesi yapması halinde, kaçırdıklarını kaza ettikten sonra onu yapar. Sırf lâhık, namazını bu esaslar çerçevesinde iki şekilde kılar:

(l.a) Kaçırdıklarını Hemen Kaza Etmek: Sırf lâhık mümkünse kaçırdıklarını -rükün veya rekât olsa da- hemen kaza eder ve sonra imama uyarak onunla selâm verir; bu du­rumda, ona uyamayınca, namaza devam eder, kıraat yapmaz. Meselâ birinci rekâtın kıyamında uyuyup, imamın secdeye gittiği anda uyanan muktedî, hemen rükûa gider, sonra secde yaparak imama yetişir. Züfer’e göre, önce, kaçanı kaza etmek şarttır, aksi halde -tertip şart olduğundan- namaz bozulur.

(l.b) İmama Mütabeat: İmamına yetişemeyeceğini tah­min ettiği takdirde lâhık, hemen imamla birlikte hareket eder; namazdan çıkınca, kendi başına kaçan rekâtleri ve rü­künleri kaza eder. Meselâ dördüncü rekâtteyken burnu kana­yan muktedî, namaza aykırı bir harekette bulunmaksızın hemen abdest alır, mümkün olan işlemde imama uyar, imam selâm vermişse, kendi başına dördüncü rekâti hiçbir kıraat yapmaksızın -imamın arkasında kılıyormuş gibi- tamamlar. İmam sehiv secdesi yaparsa, lâhık, henüz namazını tamamlamamışsa, onunla birlikte bu secdeyi yapmaz, önce na­mazını bitirir, sonra bu secdeyi yapar.

Şüphesiz bu gibi durumları -özel olarak, öğrenen pekaz kimse dışında- bilmek hayli güçtür. Bu sebeple, lâhıklarm noksan kalan namazlarına -mesbûk gibi hareket ederek- ye­niden başlaması en uygun çözüm yoludur. İmama -namazdan ayrılarak- yeniden uymaya yetişemeyen lâhık, -mesbûk gibi hareket ederek- namaza yeniden başlaması en uygun çözüm yoludur. İmama -namazdan ayrılarak- yeniden uymaya, yetişemeyen lâhık -iktida ortadan kalktığı için- namazını baştan itibaren yeniden kılar.

(2) Mesbûk Lâhık: Lâhık bazan mesbûk da olabilir: Meselâ namazın ikinci rekâtinde imama yetişip, sonra imam ar-kasındayken bir veya daha fazla rekât kaçıran lâhık, Mesbûk Lâhık adım alır. Mesbûk lâhıklar, önce imamla birlikteyken kaçırdıklarını kıraatsiz olarak kaza edip, sonra baştan yetişemediklerini kıraatle kaza eder. İmam sehiv secdesi yapar­sa, ona uymayıp, kaçırdıklarını kaza ettikten sonra yerine geti­rir. Mesbûk lâhık, önce namaz başında yetişemediklerini kaza ederse, namazı günahla birlikte sahih olur.

(b) Malikî Mezhebine göre, muktedînin kalabalık, abdesti bozmayan dalgınlık ve uyku gibi bir özür sebebiyle, başladıktan sonra namazı kısmen kaçırması üç şekilde olur:

(1) Rükû Veya Rükûdan Kalkışın Kaçması:

(l.a) Birinci Rekâtte Kaçırma: Muktedî, imamla birlik­teyken rükû veya ondan kalkması birinci rekâtte olursa, imama mütabeat edilerek bu rekât kaçmış olur, selâmdan so’nra bu rekât kaza edilir.

(l.b) Diğer Rekâtlerde Kaçırması: Rükû veya ondan kalkışın kaçırılması birinci dışındaki rekâtlerde olur ve riikû veya kalkışı yapılınca imamla -bir secde de olsa- secde yapılabileceği zannedilirse, rükû veya kalkış yapılır, bu zan uygulamaya konmazsa öncekiler hükümsüz bırakılarak imama mütabeat edilir; imamın secdesine yetişeceğini tah­min etmezse, bu rekât iptal edilerek, selâm verilir ve sonra kaza edilir. Emredilene muhalefet eder ve kaçırdığını yapar­sa, imamın, secdesine yetişince, namaz sahih olur, bu rekâte de yetişmiş olur, aksi halde namaz bâtıl olur.

(2) Bir Veya İki Secdeyi Kaçırmak: Muktedî imama sonra­ki  rekâtin   rükûundan  başını  kaldırmazdan  önce  yetişeceğini tahmin ederse, kaçırdığını yapar ve imama katılarak bu rekâte yetişmiş sayılır, fakat yetişebileceğini tahmin etmeyince, bu re­kât iptal edilerek imama mütabeat edilir, kaçan rekât selâmdan sonra kaza edilir, bu iptal edilen rekâtin bir fazlalık olması do­layısıyla sehiv secdesi yapmak gerekmez.

(3) Bir Veya Daha Fazla Rekâti Kaçırması: Muktedî bir veya daha fazla rekât kaçırınca, bu kaçırdığım, mesbûkun kunût ve kıraate göre kaçırdığını kaza ediş gibi kaza eder ve fiili işlemlerde  “bânî”  olur.  Muktedî,  bazan  namaza başlamazdan önce bir kısmı kaçırıp, başladıktan sonra da kalabalık vb. bir sebepten bir veya daha fazla rekâti kaçırabilir (yani mesbûk lâhık olabilir): Meselâ dört rekâtli bir namazda imama ikinci rekâtte yetişip, ikinci ve üçüncü rekâtler onunla kılınır ve dör­düncü de kaçırılabilir, böylece biri başlamazdan önceye, öteki de sonraya ait olmak üzere iki rekât kaçırılmış olur. Bu durumda, son kaçan rekât, -namaz  açık kıraatli de olsa-  Fatiha gizlice okunarak kılınır, sonra  ilk kaçan  için- namazın  açık kıraatli olup olmamasına göre- Fatiha ve sûre okunur ve selâm verilir.

(c) Hanbelî Mezhebine göre, namaza başında imamla başlayıp, gaflet, abdesti bozmayan uyku gibi bir özür sebebiyle bir rükün geri kalanın, bu özür kalkınca, rükûa yetişememesiniden do­layı sonraki rekâtin kaçmasından korkmazsa, hemen kaza etmesi gerekir, böylece bu rekâte yetişilmiş olur, sonraki rekâtin kaç­masından korkunca imama uyulur ve bu rekât lağvedilerek se­lâmdan sonra -özelliğiyle- kaza edilir. Benzer özürler dolayısıyla, imamdan bir veya daha fazla rekât geri kalınınca, imama mutabeat edilir, geri kalan kısım -özelliğiyle selâmdan sonra kaza edi­lir: “Özelliğiyle kaza etmek” kaçırdığı birinci rekâtse, yapılması istenenleri aynen uygulayarak yerine getirmek demektir. İmama yetişip birinci rükûu onunla yaptıktan sonra kalkarsa, ikinci sec­dede imama uyulur, böylece namaz birinci rükû ile ikinci secdeden ibaret olur, kaçırılan da selâmdan sonra özelliğine göre kaza edi­lir.

Burada, İbn Rüşd’ün, unutarak rükûda imama uyamamanın ne gibi sonuçlar doğurduğuyla ilgili açıklamasını sunmak yerinde olur:

(1) Bir grup hukukçuya göre, imamın rükûnu kaçırınca, rekât kaçmış olur ve kazası gerekir.

(2) Bir gruba göre, imam ikinci rekâte kalkmazdan önce rükûu  tamamlamak  mümkünse, rekât yetişilmiş ve  kılınmış kabul edilir.

(3) Bir gruba göre, imamın ikinci rekâtte  eğilmesinden sonra başını kaldırmadan yetişince, rekât onunla kılınmış ka­bul edilir.




[63] Şeybanî, Asl, c. I, s. 230-231; Bilmen, Büyük İslâm İlmihali, s. 185-186; Serahsî, age, c. I, s. 241; Kâsânî, BS, c. I, s. 247; Ceziri, Fame, c. I, s. 438-439.