halim
Fri 17 April 2015, 12:01 pm GMT +0200
Başkan Görmez, Kazakistan’da Kültür ve Spor Bakan Yardımcısı İle görüştü
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Ahmet Yesevî Camii’nin açılışı nedeniyle geldiği Kazakistan’ın başkenti Astana’da, Kazakistan Din İşleri Komitesinden Sorumlu Kültür ve Spor Bakan Yardımcısı Marat Azilhanov ile bir araya geldi.
Diyanet İşleri Başkanı Görmez, ziyarette yaptığı konuşmada Türkiye ile Kazakistan’ın kadim bir ortak tarih ve kültüre sahip olduğunu belirtti. Siyasi ve iktisadi ilişkilerle birlikte dini ve manevi ilişkilerin de büyük önem arz ettiğini vurgulayan Başkan Görmez, bu konuda iki ülkenin dini kurumlarına vazifeler düştüğünü kaydetti.
Din eğitimi, din hizmetleri gibi alanlarda, Diyanet’in tarihi tecrübesini Kazakistan’ın dini kurumlarıyla paylaşmaya ve yardımlaşmaya her zaman hazır olduklarını bildiren Başkan Görmez, “Kazakistan, Orta Asya’nın yıldızıdır ve bu yıldızın hiçbir zaman sönmemesi lazım. Bu yıldızın iman, inanç, kültür, ilim, ahlak ve düsturla her zaman parlaması lazım.” dedi.
“İslam dünyasındaki üniversitelerde verilen eğitimi yakından takip ediyoruz”
Başkan Görmez konuşmasında, din eğitiminin önemine vurgu yaparak şunları söyledi:
İslam dünyasındaki üniversitelerde okutulan bütün dersleri yakından takip ediyoruz. Maalesef bugün İslam dünyasının yaşadığı sorunların sebeplerinden bir tanesi, üniversitelerde üretilen bilgilerdir. Dünyanın değişik İslam ülkelerinde âlim yetiştiren mekanizmaları Diyanet İşleri Başkanlığı olarak çok yakından takip ediyoruz. Dünyadaki aşırı akımların başındaki isimler içinde bu üniversitelerden mezunlar var. Bunlar yanlış metotlarla bilgi alanlardan meydana geliyor.
“Uluslararası İslam Üniversitesi, bütün dünyanın talep ettiği bir üniversitedir”
Onun için biz İstanbul’da Uluslararası İslam Üniversitesi kurduk. Yakında eğitime başlayacak inşallah. Burada Türkçe, Arapça ve İngilizce olarak İslamî ilimler verilecek. Tarihi boyunca medeniyet üreten bir metotla din öğretilecek. Bu üniversite, bütün dünyanın talep ettiği bir üniversitedir.
“Bir toplum kendi inançlarını ne kadar iyi öğrenirse, yanlışlara sapmaktan o kadar uzak durur”
Türkiye’deki Haseki Eğitim Merkezlerimizde, Kazakistan’dan gelen imamların eğitim görmesini çok önemsiyorum. Çünkü bizim verdiğimiz eğitim ile Kazakistan’ın arzu ettiği eğitim aynı çerçeveyi taşıyor. İnanç özgürlüğü ne kadar önemliyse, din adamlarının eğitimi o kadar önemlidir. Fakat aynı zamanda çocukların da, okullarda din eğitimi alması çok önemlidir. Bir toplum kendi inançlarını ne kadar iyi öğrenirse, o kadar yanlışlara sapmaktan o kadar uzak durur.
“Din eğitimi hayatın dışında bir eğitim değildir.”
Türkiye’de imam-hatip liselerinde, ilahiyat fakültelerinde İslamî ilimler ile diğer ilim dalları birlikte okutuluyor. Kur’an-ı Kerim, hadis, fıkıh, kelam gibi derslerden sonra matematik, fizik, kimya gibi dersler veriliyor. Türkiye’nin aşırı fikirlere girmeyişinin nedeni, bu ilimleri birlikte vermemizdir. Bugün İslam coğrafyasında yaşanan olumsuz hadiselerin büyük bir kısmı eğitim sisteminden kaynaklanıyor. Din eğitimi, hayatın dışında bir eğitim değildir. Hayatın içinde olmalıdır. Akıl ile kalp birleşmeli, beden ile ruh birbirinden ayrılmamalı, dünya ile ahiret birleşmeli. Hem dünya hayatımızı hem de ahiret hayatımızı birlikte kuracağız. Dinimizin bizden istediği budur.
Kazakistan’a İlahiyat Fakültesi
Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde 1 radyo ve 1 tv’nin hizmet verdiğini kaydeden Başkan Görmez, Kazakistan’a yayın konusunda her türlü desteğe hazır olduklarını bildirdi. Kazakistan’ın hatta Orta Asya’nın kendi din görevlilerini yetiştirmesi için bölgenin İlahiyat Fakültesi’ne ihtiyaç duyduğunu ifade eden Başkan Görmez, bu konuda da her türlü desteği verebileceklerini kaydetti. Başkan Görmez, İlahiyat Fakültesi’nin sadece Kazakistan için değil Orta Asya için önemli olduğunu, civar ülkelerden gelecek öğrencilerle büyük bir ihtiyacın giderileceğini sözlerine ekledi.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Ahmet Yesevî Camii’nin açılışı nedeniyle geldiği Kazakistan’ın başkenti Astana’da, Kazakistan Din İşleri Komitesinden Sorumlu Kültür ve Spor Bakan Yardımcısı Marat Azilhanov ile bir araya geldi.
Diyanet İşleri Başkanı Görmez, ziyarette yaptığı konuşmada Türkiye ile Kazakistan’ın kadim bir ortak tarih ve kültüre sahip olduğunu belirtti. Siyasi ve iktisadi ilişkilerle birlikte dini ve manevi ilişkilerin de büyük önem arz ettiğini vurgulayan Başkan Görmez, bu konuda iki ülkenin dini kurumlarına vazifeler düştüğünü kaydetti.
Din eğitimi, din hizmetleri gibi alanlarda, Diyanet’in tarihi tecrübesini Kazakistan’ın dini kurumlarıyla paylaşmaya ve yardımlaşmaya her zaman hazır olduklarını bildiren Başkan Görmez, “Kazakistan, Orta Asya’nın yıldızıdır ve bu yıldızın hiçbir zaman sönmemesi lazım. Bu yıldızın iman, inanç, kültür, ilim, ahlak ve düsturla her zaman parlaması lazım.” dedi.
“İslam dünyasındaki üniversitelerde verilen eğitimi yakından takip ediyoruz”
Başkan Görmez konuşmasında, din eğitiminin önemine vurgu yaparak şunları söyledi:
İslam dünyasındaki üniversitelerde okutulan bütün dersleri yakından takip ediyoruz. Maalesef bugün İslam dünyasının yaşadığı sorunların sebeplerinden bir tanesi, üniversitelerde üretilen bilgilerdir. Dünyanın değişik İslam ülkelerinde âlim yetiştiren mekanizmaları Diyanet İşleri Başkanlığı olarak çok yakından takip ediyoruz. Dünyadaki aşırı akımların başındaki isimler içinde bu üniversitelerden mezunlar var. Bunlar yanlış metotlarla bilgi alanlardan meydana geliyor.
“Uluslararası İslam Üniversitesi, bütün dünyanın talep ettiği bir üniversitedir”
Onun için biz İstanbul’da Uluslararası İslam Üniversitesi kurduk. Yakında eğitime başlayacak inşallah. Burada Türkçe, Arapça ve İngilizce olarak İslamî ilimler verilecek. Tarihi boyunca medeniyet üreten bir metotla din öğretilecek. Bu üniversite, bütün dünyanın talep ettiği bir üniversitedir.
“Bir toplum kendi inançlarını ne kadar iyi öğrenirse, yanlışlara sapmaktan o kadar uzak durur”
Türkiye’deki Haseki Eğitim Merkezlerimizde, Kazakistan’dan gelen imamların eğitim görmesini çok önemsiyorum. Çünkü bizim verdiğimiz eğitim ile Kazakistan’ın arzu ettiği eğitim aynı çerçeveyi taşıyor. İnanç özgürlüğü ne kadar önemliyse, din adamlarının eğitimi o kadar önemlidir. Fakat aynı zamanda çocukların da, okullarda din eğitimi alması çok önemlidir. Bir toplum kendi inançlarını ne kadar iyi öğrenirse, o kadar yanlışlara sapmaktan o kadar uzak durur.
“Din eğitimi hayatın dışında bir eğitim değildir.”
Türkiye’de imam-hatip liselerinde, ilahiyat fakültelerinde İslamî ilimler ile diğer ilim dalları birlikte okutuluyor. Kur’an-ı Kerim, hadis, fıkıh, kelam gibi derslerden sonra matematik, fizik, kimya gibi dersler veriliyor. Türkiye’nin aşırı fikirlere girmeyişinin nedeni, bu ilimleri birlikte vermemizdir. Bugün İslam coğrafyasında yaşanan olumsuz hadiselerin büyük bir kısmı eğitim sisteminden kaynaklanıyor. Din eğitimi, hayatın dışında bir eğitim değildir. Hayatın içinde olmalıdır. Akıl ile kalp birleşmeli, beden ile ruh birbirinden ayrılmamalı, dünya ile ahiret birleşmeli. Hem dünya hayatımızı hem de ahiret hayatımızı birlikte kuracağız. Dinimizin bizden istediği budur.
Kazakistan’a İlahiyat Fakültesi
Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde 1 radyo ve 1 tv’nin hizmet verdiğini kaydeden Başkan Görmez, Kazakistan’a yayın konusunda her türlü desteğe hazır olduklarını bildirdi. Kazakistan’ın hatta Orta Asya’nın kendi din görevlilerini yetiştirmesi için bölgenin İlahiyat Fakültesi’ne ihtiyaç duyduğunu ifade eden Başkan Görmez, bu konuda da her türlü desteği verebileceklerini kaydetti. Başkan Görmez, İlahiyat Fakültesi’nin sadece Kazakistan için değil Orta Asya için önemli olduğunu, civar ülkelerden gelecek öğrencilerle büyük bir ihtiyacın giderileceğini sözlerine ekledi.