- Başkalarına Da Yansıyan İhsan

Adsense kodları


Başkalarına Da Yansıyan İhsan

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
seymanur K
Tue 16 August 2011, 09:13 am GMT +0200
Başkalarına Da Yansıyan İhsan


Bir kimse başkaları ile de ilgili olan vacip veya mendup bir fiil işlediğin­de veya başkaları ile ilgili olan haram veya mekruh bir fiilden kaçındığında kendi nefsinin, Rabbinin ve fiilin ilgili olduğu şahsın hakkını yerine getirmiş olur. Kur'an bu tür fiillere teşvik eden ayetlerle doludur.

Allah'a itaat eden herkes kendisine iyilik etmektedir. Eğer iyiliği başkala­rına da yansıyorsa bu iyiliğin bağlı bulunduğu şahıslar adedince kişinin se­vabı da artmaktadır. Sevap da kişinin sebep olduğu maslahatın celbi veya mefsedetin define bağlı olarak değişmektedir.

Kişi devlet başkanı ise yaptığı iyilikle hem kendisine hem de halkına, yar­dımcılarına, valilerine ve hakimlerine iyilik yapmaktadır.

Kişi hakim ise Rabbine itaat etmekle hem kendisine hem de -delili varsa-davacıya iyilik etmektedir, çünkü ona hakkını ulaştırarak yardım etmekte­dir. Bu durumda haksız olan davalıya da iyilik etmektedir, çünkü hasmı onun haksızlığından kurtarmaktadır. Durum aksi olursa haksızlığa uğrayan davalıya ve haksızlık eden davacıya yardım ve iyilik etmektedir.

Kişi şahit ise kendisine ve şahitliği yüklenme ve mahkemede eda etmek suretiyle hasımlara iyilik etmektedir. Çünkü o zalim ve mazluma yardım et­meye sebep olmaktadır.

Kişi müftü ise kendisine, fetva isteyene ve aleyhinde fetva verdiği kişiye iyilik etmektedir.

Yüce Allah kulları için cennete giden pek çok kapı açmıştır. Öyle ki onla­rı bir koyunun paçasını infak etmeleri, yarım hurma infak etmeleri, güzel biı söz söylemeleri, hatta mücerret olarak kasıt ve niyetleri sebebiyle sevaph ödüllendirmektedir. Bir kimse imkan ölçüsünde iyilik yapmaya niyet ederel sabahladığında maksadını gerçekleştiremese bile bundan sevap alır.

Kişinin kastından dolayı alacağı sevaplar kastettiği şeyin derecesine gör< değişir. Adaletle hükmetmeye kalkışan kişi hiç kimse hüküm için kendisini başvurmasa bile iki sevap alır. Biri kastından ikincisi de buna kalkışmasın dan dolayı. Kendisine hasımlar başvurduğunda her bir hüküm için on sevap alır. Bunların dereceleri, verdiği hükmün maslahatları celbetme ve mefsedet-leri def etme derecesine bağlı olarak değişir.

Fetva vermeye kalkışan kişi, kimse kendisinden fetva istememiş olsa bile kastından ve buna kalkışmasından dolayı iki sevap alır. Kendisinden fetva istenir de fetva verirse her bir cevaba karşılık on sevap alır. Bu sevapların de­receleri cevapların maslahatlarına bağlı olarak değişir.

Devlet başkanının müslümanlarm maslahatlarını gerçekleştirmeye kal­kışması da böyledir. Yine emredilen her maslahatı celbetmeye ve yasaklanan her mefsedeti def etmeye kalkışan kişi de böyledir. Durum böyle olunca an­cak helak olmayı hak edenler helak olur.

Şu sorulabilir: Bir maslahat zerre miktarınca diğerinden daha üstün olsa veya bir mefsedet diğerinden zerre miktarınca üstün olsa ve maslahatların iki­sini birlikte celbetmek veya mefsedetlerin ikisini birlikte def etmek imkansız olsa maslahatı daha üstün olan ve mefsedeti daha kötü olan mı tercih edilir?

Cevap: Evet, çünkü zerre miktarı hayır yapan bunun karşılığını görür. Zerre miktarı kötülük yapan da bunun karşılığını görür.