- Başka dua bilmez misin

Adsense kodları


Başka dua bilmez misin

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
ehlidunya
Tue 22 June 2010, 04:40 pm GMT +0200

 
Başka dua bilmez misin 
Bir şahıs, Harem-i Şerîfin kapısında, Ey doğrulara yardım eden, haramlardan kaçınanları koruyan Allâhım!.. diyerek hep aynı duâyı okuyordu. Ona, Sen başka duâ bilmez misin? dediler. O şöyle açıkladı, bu duâyı tekrar etme sebebini:

Ben Beyt-i Şerîfi tavâf ederken ayağıma takılan bir şeyi eğilip aldım. Bir de baktım ki, içinde bin altın bulunan bir kese. Şeytanımla îmânım mücâdeleye tutuştular. Bin altın çok para, senin bütün ihtiyaçlarını karşılar dedi şeytanım. Îmânım ise, Bu haramdır, boşuna saklama; sahibini bul, teslim et! dedi. Ben böyle mücâdele içinde iken, birinin sesi duyuldu:

Burada, içinde bin altınım bulunan kesem kaybolmuştur. Kim buldu ise getirsin, ona otuz altın müjde vereyim!

Bin haramdan otuz helâl hayırlıdır, diyerek keseyi sahibine teslim ettim. O da bana otuz altın verdi. Bunu alıp bakırcılar çarşısında gezerken, bir Arap kölenin bu paraya satıldığını görünce, hemen satın aldım. Bir müddet sonra bu kölenin yanına bir kısım Araplar gelip gizlice konuşmaya başladılar. Köleden ne konuştuklarını sordum. Saklamayıp aynen anlattı:

Ben Mağrip sultânının oğluyum. Babam, Habeş melikiyle cenk edip savaşı kaybetti. Beni de esir alıp buralarda sattılar. Babam bunları göndermiş, elli bin altın da vermiş ki, beni satın alıp götürsünler. Sen bana çok iyilik ettin, kendi evlâdın gibi baktın. Bundan dolayı memnun kaldım. Bunlar beni satın alacaklar; sakın az altına râzı olma, elli bin altına sat beni.

Dediği gibi oldu. Elli bin altına sattım köleyi. Bu kadar büyük sermaye ile bir kısım mallar alıp Bağdata gittim. Orada açtığım dükkânda mallarımı satıyordum. Bir tanıdığım gelip, Meşhur bir tüccar dostum vefât etti, ay gibi güzel kızcağızı yalnız kaldı. Gel bunu sana alalım dedi. Ben de kabul ettim. Kızın, çehiz olarak getirdiği birtakım tabakların üzerinde içi altın dolu keseler vardı. Hepsinin üzerinde de biner altın yazılı iken, birinde dokuz yüz yetmiş altın yazılı idi. Bunun sebebini sorduğumda kızcağız dediki:

Babam bu keseyi Harem-i Şerifte kaybetmiş. Bulan bir helâlzâde keseyi iâde edince, otuz altını ona müjde olarak vermiş, ondan geriye kalanlardır bu kesedeki altınlar.

Bunun üzerine ben Allâha hamd ve şükürlerde bulundum; bunlar hep doğruluğun, iyiliğin bereketi, diyerek hâdiseyi kızcağıza anlattım. Sürur ve saâdetimiz daha da perçinlenmiş oldu!..


(Nevâdir-i Süheylî, Sayfa: 280-81)

Evet, enteresan bir hâdise. Doğruluk ve dürüstlüğün neticesini göstermesi bakımından verdiği mesaj oldukça mühim. Kaldı ki bu, sadece dünyadaki semeresi. Âhiretteki karşılığı ise, ebedî bir saâdet. Rabbimiz cümlemizi, îmânımızın sesine kulak vererek sadâkat ve istikametten ayırmasın. Âmîn...


 
 
 


Salihalp
Tue 22 June 2010, 05:42 pm GMT +0200
"Rabbimiz cümlemizi, îmânımızın sesine kulak vererek sadâkat ve istikametten ayırmasın." Âmîn amin amin...
Çok güzel bir paylaşım teşekkürler..selametle..

sumeyye
Sun 16 November 2014, 11:29 pm GMT +0200
s.a.. , amin amin amin insaallah..Otuz helal altindan yola çikarak daha ne kadar güzel hayirli islerde ve yollarda olmus..Bosuna baska dua etmiyormus...Rabbim c.c bizleri de dogru yoldan ayirmasin insaallah.Yüce Allah razi olsun.

melikeaslan
Mon 17 November 2014, 03:35 am GMT +0200
Amin amin.

melikeaslan
Mon 17 November 2014, 03:35 am GMT +0200
Dürüst luk ve haramdan kacinma nelere sebep oldu.

MEHMET/8/A/ENES
Mon 17 November 2014, 06:33 am GMT +0200
Esselamu aleyküm ve rahmetullahi ve berekatuh, Rabbim bizleri doğru yola iletsin.  İmanımızı artıracak şeyler ile meşgul olmayı bizlere nasib eylesin.

ceren
Thu 20 November 2014, 01:46 am GMT +0200
Aleykümselam.Rabbim razı olsun paylaşımdan Halim abi.Rabbim bizlere tam bir iman,Salih bir kul olmayı nasip etsin bizlere inşallah....

Kevšer
Thu 8 October 2015, 03:45 am GMT +0200
Ve Aleykümüsselăm. Emeklerinize sağlık kardeşim gerçekten çok güzel ders verici bir kıssaydı. Mevlam ilmimizi artırsın ve imanımızı kuvvetli kılsın inşaAllah...

AyşeSungur7-B
Mon 30 November 2015, 12:04 am GMT +0200
Esselamu aleyküm ve rahmetullah; Hee zaman iyiden ve doğrudan yana olmalıyız. Çünkü bilmeliyiz ki iyi ve doğru her zaman güzel bir sonla biter ve hep Hakk'a çıkar.

Allah razı olsun.

Yağmur Gümüş 8-B
Mon 30 November 2015, 03:22 pm GMT +0200
Bismillah...
Bizler her zaman doğru ve dürüstlükten yana olmalı, her zaman yanlış yolu terk etmeliyiz.
Allah cc. razı olsun...

fatmakaradere 7B
Mon 30 November 2015, 03:27 pm GMT +0200
Bir şahıs, Harem-i Şerîfin kapısında, Ey doğrulara yardım eden, haramlardan kaçınanları koruyan Allâhım!.. diyerek hep aynı duâyı okuyordu. Ona, Sen başka duâ bilmez misin? dediler. O şöyle açıkladı, bu duâyı tekrar etme sebebini:
Ben Beyt-i Şerîfi tavâf ederken ayağıma takılan bir şeyi eğilip aldım. Bir de baktım ki, içinde bin altın bulunan bir kese. Şeytanımla îmânım mücâdeleye tutuştular. Bin altın çok para, senin bütün ihtiyaçlarını karşılar dedi şeytanım. Îmânım ise, Bu haramdır, boşuna saklama; sahibini bul, teslim et! dedi. Ben böyle mücâdele içinde iken, birinin sesi duyuldu:
Burada, içinde bin altınım bulunan kesem kaybolmuştur. Kim buldu ise getirsin, ona otuz altın müjde vereyim!
Bin haramdan otuz helâl hayırlıdır, diyerek keseyi sahibine teslim ettim. O da bana otuz altın verdi. Bunu alıp bakırcılar çarşısında gezerken, bir Arap kölenin bu paraya satıldığını görünce, hemen satın aldım. Bir müddet sonra bu kölenin yanına bir kısım Araplar gelip gizlice konuşmaya başladılar. Köleden ne konuştuklarını sordum. Saklamayıp aynen anlattı:
Ben Mağrip sultânının oğluyum. Babam, Habeş melikiyle cenk edip savaşı kaybetti. Beni de esir alıp buralarda sattılar. Babam bunları göndermiş, elli bin altın da vermiş ki, beni satın alıp götürsünler. Sen bana çok iyilik ettin, kendi evlâdın gibi baktın. Bundan dolayı memnun kaldım. Bunlar beni satın alacaklar; sakın az altına râzı olma, elli bin altına sat beni.
Dediği gibi oldu. Elli bin altına sattım köleyi. Bu kadar büyük sermaye ile bir kısım mallar alıp Bağdata gittim. Orada açtığım dükkânda mallarımı satıyordum. Bir tanıdığım gelip, Meşhur bir tüccar dostum vefât etti, ay gibi güzel kızcağızı yalnız kaldı. Gel bunu sana alalım dedi. Ben de kabul ettim. Kızın, çehiz olarak getirdiği birtakım tabakların üzerinde içi altın dolu keseler vardı. Hepsinin üzerinde de biner altın yazılı iken, birinde dokuz yüz yetmiş altın yazılı idi. Bunun sebebini sorduğumda kızcağız dediki:
Babam bu keseyi Harem-i Şerifte kaybetmiş. Bulan bir helâlzâde keseyi iâde edince, otuz altını ona müjde olarak vermiş, ondan geriye kalanlardır bu kesedeki altınlar.
Bunun üzerine ben Allâha hamd ve şükürlerde bulundum; bunlar hep doğruluğun, iyiliğin bereketi, diyerek hâdiseyi kızcağıza anlattım. Sürur ve saâdetimiz daha da perçinlenmiş oldu!..

mevlüde06
Mon 30 November 2015, 05:00 pm GMT +0200
Ve aleyküm selam ve rahmetullah.
Gerçekten çok ibretlik ve ilginç bir Hadise.Işte doğruluk ve onun müthişMükafatı.Rabbim bizleri doğruluktan bir an bile ayırmasın inşallahAllah razı olsun bu degerli paylaşımınız için

melda 6D
Mon 30 November 2015, 06:13 pm GMT +0200
Selamün aleyküm.  Doğruluk ve dürüstlükte her zaman hayır vardır. Rabbim doğruluktan ayırmasın.

ilayda alyaz 7/b
Mon 30 November 2015, 07:11 pm GMT +0200
Esselamu Aleyküm dostlarım ve kardeşlerim. Doğru olun iyi olun ki Allah c.c bize en hayırlısını en güzelini versin.Bizlerin bu dünyada yaptığımız iyiliklerin bir ödülü olacaktır elbette.Bu hikayeden de bunu çıkarmış olduk.Allah sizden razı olsun.