sümeyra
Wed 18 January 2012, 06:17 pm GMT +0200
Baş Gözüyle Rü'yet Hakkında İhtilâf
Bu meseledeki ihtilâfın sebebi; Müslim'in Ebû Zer (R.A.)'den rivayet ettiği şu hadistir:
Resûlullah (S.A.V.)'tan «Miraç gecesinde Habibini gördün mü?» diye soruldu. Resûlullah (S.A.V.) şu cevabı verdiler: «Nurun ennâ arâhu». Hadisteki «ennâ» kelimesi, «elif» ve «nûn» harflerinin fet-hiyle de rivayet edildi, kesriyls de... Bu iki rivayet şekline göre ise, mânâ değişmektedir. Birinciye göre, (yani «ennâ» okunursa) mânâ, «O bir nurdur, nasıl görebilirim?» şeklindedir, ve «Resuîül-lab, Allah'ı baş gözüyle görmedi» diyenlerin delili olmaktadır. İkinciye göre, (yani «innî» okunursa) mânâ, «O bîr nurdur, elbette gördüm» demek olur ki bu da, «Resûlullah, Allah'ı baş gözüyle gördü» diyenlerin delili olur. [111]
Ramazan Efendi, Şerhü Akaid Haşiyesi'nin 289. sayfasında «Allah'ı kalp ile görmeyi» şöyle izah eder:
«Allah (C.C.l, Muhnmmed (S.A.S.)'in baş gözünü kalbinde kıldı. Kalbi için göz yarattı. O da Rabbini, baş gözüyle gördüğü gibi gördü.»[112]
Bu meseledeki ihtilâfın sebebi; Müslim'in Ebû Zer (R.A.)'den rivayet ettiği şu hadistir:
Resûlullah (S.A.V.)'tan «Miraç gecesinde Habibini gördün mü?» diye soruldu. Resûlullah (S.A.V.) şu cevabı verdiler: «Nurun ennâ arâhu». Hadisteki «ennâ» kelimesi, «elif» ve «nûn» harflerinin fet-hiyle de rivayet edildi, kesriyls de... Bu iki rivayet şekline göre ise, mânâ değişmektedir. Birinciye göre, (yani «ennâ» okunursa) mânâ, «O bir nurdur, nasıl görebilirim?» şeklindedir, ve «Resuîül-lab, Allah'ı baş gözüyle görmedi» diyenlerin delili olmaktadır. İkinciye göre, (yani «innî» okunursa) mânâ, «O bîr nurdur, elbette gördüm» demek olur ki bu da, «Resûlullah, Allah'ı baş gözüyle gördü» diyenlerin delili olur. [111]
Ramazan Efendi, Şerhü Akaid Haşiyesi'nin 289. sayfasında «Allah'ı kalp ile görmeyi» şöyle izah eder:
«Allah (C.C.l, Muhnmmed (S.A.S.)'in baş gözünü kalbinde kıldı. Kalbi için göz yarattı. O da Rabbini, baş gözüyle gördüğü gibi gördü.»[112]