ehlidunya
Tue 6 March 2012, 08:00 pm GMT +0200
Balarısı küçücük bir bal makinesi...
Bismillahirrahmanirrahim
وَأَوْحٰى رَبُّكَ اِلَى النَّحْلِ أَنِ اتَّخِذِى مِنَ الْجِبَالِ بُيُوتًا (ilâ âhir-i ayet). (1)
Evet, balarısı, fıtratça ve vazifece öyle bir mu’cize-i kudrettir ki, koca Sûre-i Nahl, onun ismiyle tesmiye edilmiş.
Çünkü, o küçücük bal makinesinin
zerrecik başında onun ehemmiyetli vazifesinin mükemmel programını yazmak
ve küçücük karnında taamların en tatlısını koymak
ve pişirmek
ve süngücüğünde zîhayat âzâları tahrip etmek
ve öldürmek hâsiyetinde bulunan zehiri o uzuvcuğuna
ve cismine zarar vermeden yerleştirmek,
nihayet dikkat ve ilimle ve gayet hikmet ve irade ile ve tam bir intizam ve muvazene ile olduğundan, şuursuz, intizamsız, mizansız olan tabiat ve tesadüf gibi şeyler elbette müdahale edemezler ve karışamazlar.
İşte, bu üç cihetle mu’cizeli bu san’at-ı İlâhiyenin ve bu fiil-i Rabbâniyenin bütün zemin yüzünde, hadsiz arılarda, aynı hikmetle, aynı dikkatle, aynı mizanda, aynı anda, aynı tarzda zuhuru ve ihâtası, bedahetle vahdeti ispat eder. (Şualar, Yedinci Şuâ, Dördüncü Hakikat)
(1) “Rabbin balarısına ilhâm etti: ‘Dağlardan, kendine evler edin.” Nahl Sûresi, 16:68.
Bediüzzaman Said Nursi
Bismillahirrahmanirrahim
وَأَوْحٰى رَبُّكَ اِلَى النَّحْلِ أَنِ اتَّخِذِى مِنَ الْجِبَالِ بُيُوتًا (ilâ âhir-i ayet). (1)
Evet, balarısı, fıtratça ve vazifece öyle bir mu’cize-i kudrettir ki, koca Sûre-i Nahl, onun ismiyle tesmiye edilmiş.
Çünkü, o küçücük bal makinesinin
zerrecik başında onun ehemmiyetli vazifesinin mükemmel programını yazmak
ve küçücük karnında taamların en tatlısını koymak
ve pişirmek
ve süngücüğünde zîhayat âzâları tahrip etmek
ve öldürmek hâsiyetinde bulunan zehiri o uzuvcuğuna
ve cismine zarar vermeden yerleştirmek,
nihayet dikkat ve ilimle ve gayet hikmet ve irade ile ve tam bir intizam ve muvazene ile olduğundan, şuursuz, intizamsız, mizansız olan tabiat ve tesadüf gibi şeyler elbette müdahale edemezler ve karışamazlar.
İşte, bu üç cihetle mu’cizeli bu san’at-ı İlâhiyenin ve bu fiil-i Rabbâniyenin bütün zemin yüzünde, hadsiz arılarda, aynı hikmetle, aynı dikkatle, aynı mizanda, aynı anda, aynı tarzda zuhuru ve ihâtası, bedahetle vahdeti ispat eder. (Şualar, Yedinci Şuâ, Dördüncü Hakikat)
(1) “Rabbin balarısına ilhâm etti: ‘Dağlardan, kendine evler edin.” Nahl Sûresi, 16:68.
Bediüzzaman Said Nursi