sumeyye
Sun 9 January 2011, 05:41 pm GMT +0200
Ayrılırken Selâm Vermek
718. Ebû Hüreyre (r.a.) rivayet ediyor:
"Biriniz oturan bir topluluğa geldiğinde selâm versin. Bir işi olup da çıkmak istediğinde yine selam versin. Bu selâmlardan birincisi diğerinden daha üstün değildir."[876]
İzah
Ayrılırken selâm vermekle ilgili bir başka hadis şöyledir:
"Bir meclisten ayrılırken oradakilere selâm vermesi, kişinin üzerinde bir haktır."[877]
Resûlullahın Valilere Nasihati
719. Ebû Mûsâ ve Muâz bin Cebel (r.a.) rivayet ediyor:
Resûlullah (s.a.v.) bizi Yemen'e gönderdiğinde şöyle buyurdu:
"Gidiniz. Birbirinize itaat ediniz. Birbininize karşı gelmeyiniz. Müjdeleyiniz, nefret ettirmeyiniz. Kolaylaştırınız, güçleştirmeyiniz."[878]
İzah
Peygamberimiz (s.a.v.) Hicretin 10. yılında İslâmiyetin yayıldığı yerlere valiler gönderdi. Bu cümeleden olarak Hz. Muâz'ı da Yemen'in üç bölgesinden biri olan Cened için görevlendirdi. Hz. Muaz burada hâkimlik yapacak, halka İslâmiyeti anlatacak, Kur'ân'ı öğretecek, tahsil edilen zekât ve sadakaları teslim alacaktı.
Yemen'in başka bir bölgesi için görevlendirilenlerden birisi de Ebû Mûsâ el Eş'ârî idi (r.a.).
Resûlullah (s.a.v.) bu iki valiyi uğurlarken bilhassa Hz. Muâz'a bir müddet yanında yürüyerek nasihatlarda bulundu. Sonra da her iki Sahabîye yukarıdaki tavsiyelerde bulundu.[879]
Haricîler
720. Ali (r.a.) rivayet ediyor:
"Ahirzamanda yaşları genç ve hülyaları bozuk bir grup çıkacak. Kâinatın Efendisinin sözünü [hadis] söyleyecekler. Onların imanları boğazlarından aşağıya geçmeyecek. Onlar okun yaydan çıktığı gibi dinden çıkacaklar. Onlara ulaştığınızda onları öldürün. Eğer onları öldürürseniz sevap kazanırsınız."
670, 691 numaralı hadislere ve izahlarına bakınız.[880]
Resûlullahın Vefatından Sonra Dinden Dönenler Oldu
721. Âişe (r.a.) şöyle diyor:
Resûlullah (s.a.v.) vefat etti, Araplar dinden döndü, nifak tırmandı. Eğer babamın üzerine çöken şey yüksek dağların üzerine çokseydi, şüphesiz dağı paramparça ederdi.[881]
İzah
Başka bir rivayette Hz. Aişe şöyle demiştir:
"Resûlallahın vefatı üzerine, Arap kabilelerinden birçoğu dinden döndü. Yahudiler, Hıristiyanlar ve münafıklar hareket geçti. Müslümanlar, kış gecesinde yağmura tutulup dağılan koyuna döndüler."
Evet, iman kalplerinde henüz tam manasıyla kökleşmemiş olan bir grup insan, Peygamberimizin vefatından sonra dinden döndüler. Dinden dönen bu insanların kalplerinde imanın henüz yerleşmediği, Resûlullahın sağlığında, daha onlar müslüman olduklarında bir âyet-i kerimede şöyle bildirilmişti:
"Bedevilerden bâzıları 'İman ettik' dediler. Onlara de ki: Hayır, iman etmediniz. 'Siz Müslüman olduk' deyin; çünkü iman henüz kalbinize girmiş değildir."[882]
İşte Peygamberimizin vefatından sonra dinden dönenler, iman henüz kalplerine yerleşmemiş olan bu bedevilerdi. Yoksa diğer müslümanlarda en küçük bir tereddüt, bir sarsılma olmadı.
Dinden dönenler iki grupta toplanıyordu:
1. Zekât ödemek istemeyenler,
2. Müseylimetü'l-Kezzap, Esvedü'1-Ansî gibi yalancı peygamberlerin peşine takılanlar.
Hz. Ebû Bekir, her iki grupla da savaştı, Allah'ın yardımı sayesinde onları yola getirdi. Tafsilat için Dört Halife Devri ve Sıddîk-ı Ekber Hz. Ebû Bekir isimli kitaplarımıza bakılabilir.[883]
Borçtan Allah'a Sığınmak
722. İbni Abbas (r.a.) Resûlullahm (s.a.v.) şöyle duâ ettiğini bildirir:
"Allah'ım, borç altında ezilmekten Sana sığınırım."
585 numaralı hadise bakınız.[884]
Bâzı Musibetler Günahların Neticesidir
723. Berâ bin Âzib (r.a.) rivayet ediyor:
"Bir damarın veya gözün uğradığı her ıztırap bir günah karşılığıdır. Allah'ın günah karşılığında kişiye çektirmediği ıztırap ise daha fazladır."[885]
Toprak Parçasını Gasbetmek
724. Ya'la bin Mürre (r.a.) Resûlullahın (s.a.v.) şöyle buyurduğunu işittiğini rivayet ediyor:
"Kim haksız olarak bir karış veya daha az bir yeri gasbederse, kıyamet günü yedi kat yerin altına kadar o yeri taşıyarak gelir."[886]
İzah
Ya'la bin Mürre'den (r.a.) rivayet edilen bir hadis de şöyledir:
"Herhangi bir kimse zulüm yaparak bir karış yer alırsa, Allah onu yedi kat yere ulaşıncaya kadar orasını kazmakla mükellef tutar. Sonra da kıyamet günü insanlar arasında hüküm verinceye kadar onu boynuna yükler."
183 numaralı hadisin izahına da bakınız. [887]
İnsanlarla Sürtüşmenin Zararı
725. İbni Abbas (r.a.) rivayet ediyor:
"İnsanlarla sürtüşmekten sakın! Çünkü bu iyi hasletleri örter, çirkinleri ise su yüzüne çıkarır." [888]
İzah
Peygamberimiz bu hadislerinde insanlarla sürtüşmekten sakınmayı tavsiye ediyor ve sebep olarak da böyle yapmanın iyi hasletleri örtmesini, çirkin hasletleri ise su yüzüne çıkarmasını gösteriyor. Gerçekten de biri ile sürtüşmeye girildiğinde, göze tutulan parmağın koca dağı örtmesi gibi, kendisi ile sürtüşülen kimse de karşısındaki şahsın bütün iyiliklerini, iyi hasletlerini hemen unutuveriyor. Hadiste de ifâde edildiği gibi, sürtüştüğü şahsın ne kadar kötü hasleti varsa hepsini su yüzüne çıkarıyor. İşte hadiste bundan kurtulmanın en mühim yollarından birisi gösteriliyor.[889]
[876] Ebû Dâvud, Edeb: 139. İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/422-423.
[877] Camiüs-Sagîr, 3:395. İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/423.
[878] İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/423.
[879] İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/424.
[880] İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/424.
[881] İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/425.
[882] Hucurât: 49/14.
[883] İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/425-426.
[884] İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/426.
[885] İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/426.
[886] İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/426-427.
[887] İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/427.
[888] İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/427.
[889] İmam Taberâni, Mu’cemu’s-Sağir Tercüme ve Şerhi, (İsmail Mutlu), Mutlu Yayınları: 2/427-428.