sidretül münteha
Sun 23 January 2011, 08:11 pm GMT +0200
1, Aybaşı Hali Sırasında Talâk'in Gerçekleşmesi:
Cumhur «Aybaşı halinde kadın boşamak, bid'î talâk olmakla beraber, vaki olduğu takdirde onunla kadın boşanır. Zira Abdullah b. Ömer'in hadisinde Peygamber (s.a.s) Efendimiz,
'Ona söyle, karısına geri dönsün' buyurmuştur» demiştir. Derler ki: «Eğer kadın boşanmamış olsaydı Peygamber (s.a.s) Efendimiz, 'Karısına geri dönsün' demez, 'Karısı boşanmamıştır' diyecekti. Ayrıca İmam Şafii de Müslim b. Halid yolu ile îhn Cüreyc'den «Abdullah b. Ömer'in azadlısı Nafi'nin yanına adam gönderip ona, «Rasâlullah zamanında Abdullah b. Ömer'in karısını aybaşı halinde boşaması, boşanma sayıldı mı?' diye sordular. Nâfi 'Evet' dedi ve «îbn Ömer de bu yolda fetva verirdi» [17]diye rivayet etmiştir.
«Bid'î talâk ile kadın boşanmaz» diyenler ise, Peygamber (s.a.s) Efendimiz'in,
«Bizim usul ve sünnetimize uymayan bütün fiil veyahut işler reddolunur» [18]hadisine dayanmış ve «Peygamber (s.a.s) Efendimiz'in red olunmasını emir buyurmasından, hukukî bir değer taşımadığı anlaşılmaktadır» demişlerdir.
Kısacası, bu ihtilâfın sebebi, «Talâkın sünnî talâk olabilmesi için şeriatın koştuğu şartlar, talâkın sıhhati için mi, yoksa kemali için mi şarttır?» diye ihtilâf etmeleridir. «Sıhhrti için şarttır» diyenler, «Bu vasıfta olmayan boşama ile kadın boşanmaz», «Kemali için şarttır» diyenler ise, «Boşanır. Fakat kâmil bir talâk olmadığı için, kişiye dönmesi emrolunur, tâ ki kâmil ve sünnete uygun bir şekilde karısını boşamış olsun» demişlerdir. Bunun içindir ki hem «Bid'î talâk ile kadın boşanır», hem de «Boşayan kimse geri dönmeye zorlanır» diyenler, çelişkiye düşmüş olurlar. Bunu iyice düşün. [19]
[17] Şafii, Müsned, 2/34, no: 108.
[18] Ahmed, 6/146; Müslim, Ahdiye, 30/8, no: 1718.
[19] İbn Rüşd Kadı Ebu'l-Velid Muhammed b. Ahmed b. Muhammed b. Rüşd El-Hafîd, Bidayetü’l-Müctehid ve Nihayetü’l-Muktesid, Beyan Yayınları: 3/29-30.