- Ayaz'ın Çarığı ile Postu

Adsense kodları


Ayaz'ın Çarığı ile Postu

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

rray
saniyenur
Wed 3 August 2011, 10:16 am GMT +0200
Ayaz'ın Çarığı ile Postu


Gazneli Sultan Mahmud'un Ayaz isminde sadakati ve güzelliğiyle meşhur bir kölesi vardı. Saraya geldiğinde, üzerinden çıkardığı çarığı ile postunu boş bir odaya aşmış ve odanın kapısına da bir kilit vurmuştu. Kimseyi o odaya almazdı. Her gün odasına uğrar, köyünde giydiği çarık ve postuna bakarak kendi kendine, ''Geldiğin yeri unutma. Gurura kapılma. İşte çarığın, işte postun'' derdi. Padişahın ona olan yakınlığını ve güvenini kıskanan düşmanları şikâyette bulundular: ''Ayaz'ın kilitli bir odası var. Altın dolu küplerini, gümüşlerini, bütün biriktirdiklerini orada saklıyor.'' Böyle bir şeye ihtimal vermemesine rağmen, padişah da odada ne olduğunu merak etti. Bunu söyleyen beylerden birine, ''Bu gece yarısı git, kapıyı aç, odaya gir. Ne bulursan yağma et. Gizlediği her neyse, herkese açıkla'' dedi. O bey, gece yarısı güvenilir otuz kişi ile birlikte meşaleler yakarak, odanın kapısına vardı. Kapıyı hırsla kırarak içeri daldılar. İçeri girenler sağa sola bakındılar. Yırtık pırtık bir çarık ile eski posttan başka bir şey göremediler. Hazineyi gizlemek için bunları buraya koymuş, altınları yere gömmüştür dediler. Kazma, kürekle odanın her tarafını kazdılar. Tavanı, döşemeyi kaldırdılar. Sonunda bir şey bulamadılar. Söylediklerinden ve
yaptıklarından utanarak padişahın huzuruna çıktılar. Padişah gerçek düşüncesini gizleyerek, ''Hani? Söylediğiniz altınlar nerede? Elleriniz bomboş'' dedi. Arama vazifesi verilen bey ve adamları utanç ve pişmanlık içerisinde padişahın önünde yere kapanarak, ''Ey padişahımız! Kanımızı döksen helâldir, bağışlarsan ihsanındır'' diyerek özür dilediler. Padişah, ''Bana yalvarıp yakarmayı bırakın. Sizin hükmünüzü Ayaz verecek, gidin ona yalvarın'' dedi. Ayaz, ''Padişahım, güneş varken, yıldızın hükmü olmaz. Ferman sultanımızındır. Ben çarık ve posttan vazgeçebilseydim, bunlar hasetle davranmayacaklardı. Kapıyı kilitlemeseydim, zanna düşmeyeceklerdi'' diyerek kusuru kendi nefsinde gördü. Sultan Mahmud, Ayaz'ın şefaatiyle, bey ve adamlarını bağışladı.
***
Varlık duygusu, makam hırsı insana sarhoşluk verir. Aklı baştan uçurur. Utanmayı gönülden çıkarır. Varlık duygusunun ve makam hırsının kılavuzu şeytandır. Çünkü, ''Âdem benden üstün olamaz'' diyerek, makam tuzağında ilk avlanan odur. Ayaz'ın gurura düşmemek için, çarığından ve postundan ibret aldığı gibi insan da topraktan yaratıldığını unutmamalıdır.

mavi derinlik
Tue 9 August 2011, 11:45 pm GMT +0200
Ayaz'ın Çarığı ile Postu



Varlık duygusu, makam hırsı insana sarhoşluk verir. Aklı baştan uçurur. Utanmayı gönülden çıkarır. Varlık duygusunun ve makam hırsının kılavuzu şeytandır. Çünkü, ''Âdem benden üstün olamaz'' diyerek, makam tuzağında ilk avlanan odur. Ayaz'ın gurura düşmemek için, çarığından ve postundan ibret aldığı gibi insan da topraktan yaratıldığını unutmamalıdır.

   
      Çarık ve postu unutmamak gerek.. Dünü olmayanın yarını olamaz... Allah Razı Olsun...

saniyenur
Wed 10 August 2011, 12:04 am GMT +0200
Ben çarık ve posttan vazgeçebilseydim, bunlar hasetle davranmayacaklardı. Kapıyı kilitlemeseydim, zanna düşmeyeceklerdi'' diyerek kusuru kendi nefsinde gördü. Sultan Mahmud, Ayaz'ın şefaatiyle, bey ve adamlarını bağışladı.
Ayaz ne mübarek insanmış ki haklı olduğu halde kendi nefsini muhasebeye çekiyor ve hatayı başkasında değil kendinde arıyor. Şöyle biz söz okumuştum:

Kul Allah’ın sevgisini tattığı zaman, Allah onu kendi kusurlarına mutalı kılar.

Böylece o, başkalarının kusurlarını görmez olur”

(Rabia el-Adeviyye)