sumeyye
Sun 14 March 2010, 03:29 pm GMT +0200
Attâb b. Esîd´in Mekke Valiliğine Tekrar Tayin Edilişi
Peygamberimiz Aleyhisselam, umresini yapıp, Medine´ye dönmek üzere Mekke´den ayrılacağı sıra da, Attâb b. Esîd´i Mekke´ye tekrar vali olarak tayin etti.[674]
Zaten, Huneyn gazasına çıkarken de, onu Mekke´de vali olarak görevlendirmişti.[675]
Attâb b. Esîd:
"Yâ Rasûlallan! Beni niçin arkanda bırakıyor (yanında götürmüyor)sun?" dedi.[676]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ey Attâb! Benim seni kimlerin üzerine vali tayin ettiğimi biliyor musun?" diye sordu.[677]
Attâb:
"Allah ve Allah´ın Resûlü daha iyi bilir!" dedi.[678]
Peygamberimiz Aleyhisselam:
"Ben seni Yüce Allah´ın ev halkı üzerine vali tayin ediyorum![679]
Sen buna razı değil misin?[680]
Eğer onlar için senden daha hayırlı olanını bilseydim, bulsaydım, onların üzerine onu tayin ederdim!" buyurdu.[681]
Attab b. Esîd; gerçekten salih, bilgili, faziletli,[682] son derecede verâ ve takva sahibi, Allah adamı idi.[683]
Kendisi, vali tayin edildiği zaman, yirmi yaşlarında bulunuyordu.[684]
Peygamberimiz Aleyhisselam ona günlük iki dirhem valilik maaşı (geçimliği) bağladı.[685]
Attab b. Esîd, Mekke halkına; Peygamberimiz Aleyhisselamın kendisini günlük iki dirhem geçimlik le Mekke valiliğinde görevlendirdiğini, geçim hususunda hiç kimseye muhtaç olmadığını bildirmiş, "İki dirhemle açlığını gideremeyen kimsenin kamını, Allah acıktırsın!" demiştir.[686]
Yüce Allah ondan razı olsun![687]
[674] İbn İshak.İbnHişam, Sire.c.4, s. 143, Vâkıdî, Megâzî, c. 3, s. 959.
[675] İbn İshak, İbn Hişam, Sîre, c. 4, s. 83.
[676] Takıyyüddin Muhammed b. Ahmed, Ikdu´s-simfn, c. 6, s. 4.
[677] Vakidi.c3, s.959,İbnSa´d, Tabakâtü´l-kübrâ, c. 5, s. 446, İbn Esîr, Usdu´l-gâbe, c. 3, s. 556, Zehebî, Megâzî, s. 508, Halebî, İnsânu´l-uyûn, c. 3, s. 60.
[678] Vâkıdı, c. 3, s. 959, İbn Sa´d, c. 5, s. 446, İbn E sfr, c. 3, s. 556.
[679] Vâkıdî, c. 3, s. 959, İbn Sa´d, c. 5, s. 446, İbn E sfr, c. 3, s. 556, Zehebî, s. 508.
[680] Takıyyüddin Muhammed, Ikdu´s-simm, c. 6, s. 4.
[681] İbn Esîr, c. 3, s. 556, Zehebî, s. 508.
[682] İbn Abdilberr, İstiâb, c. 3, s. 1024, İbn E sfr, c. 3, s. 556.
[683] İbn Hazm, Cevâmiu´s-Sîre, s. 249, İbn Haldun, Tâıîh, c. 2, ks. 2, s. 49.
[684] İbn Esîr, c. 3, s. 556, Zehebî, s. 508, İbn Haldun, c. 2, ks. 2, s. 49.
[685] İbn Esîr, c. 3, s. 556, Zehebî, s. 509, Halebî, c. 3, s. 60.
[686] İbn İshak, İbn Hişam, c. 4, s. 143, İbn Esîr, c.3,s. 556, Zehebî, s. 509, Ebu´l-Fidâ, el-Bidâye re´n-nihâye, c. 4, s. 368, Diyarbekrî, Târîhu´l-hamîs, c. 2, s. 117, Halebî, c. 3, s. 42, Zürkânf, Mevâhibü´l-ledünniyeŞeıtıi, c. 3, s. 42.
[687] M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Köksal Yayıncılık: 7/121-122.