SevD@_GüLü
Thu 4 November 2010, 12:26 pm GMT +0200
Ateş sizi yakacak...
Muinüddin-i Çeşti hazretlerinin zamanında Bağdat’ta yedi kişi vardı ki Ateşe tapıyorlardı
Ateş sizi yakacak...
Sıkı riyazetler çekiyor uzun süre aç kalıyor böylece nefslerine eziyet ediyorlardı
Böyle günlerce açlık susuzluk çekerek sonunda istidraca kavuştu bunlar
Yani harikulade işler yapabiliyorlardı
Fakat cahil halk bunların yaptığı işlere keramet diyor evliya zannediyorlardı bunları da
Nihayet Muinüddin Çeşti hazretlerini işitip görüşmek istediler kendisiyle
Ve Bağdat’tan kalkıp Hindistan’a geldiler
Evini öğrenip huzuruna girdiler birlikte
Fakat onu görür görmez büyük bir dehşete kapıldılar birden
Sonra bir titreme aldı bedenlerini
O büyük zat onlara heybetle bakıp;
- Siz Allah'tan hiç utanmaz mısınız ki Hak teâlâ dururken ateşe tapıyorsunuz? buyurdu
Şaşırdılar
Zira gizliyorlardı ateşperest olduklarını
- Ee şeyy biz ateşe ahirette bizi yakmasın diye tapıyoruz dediler
Büyük Veli;
- Ey ahmaklar! Ateşe tapanlar ahirette yanmaktan kurtulamazlar Allah’a inanmayanlar muhakkak yanacaktır Siz de yanacaksınız! buyurdu
Ve ilave etti:
- Bakın ben Allah'a inanıyorum Bu yüzden ateş beni dünyada da yakmaz ahirette de
- Nasıl olur? dediler Ateş elbette yakar Yakmaz diyorsanız isbat etmelisiniz bunu
Közleri avuçladı
Muinüddin-i Çeşti hazretleri içi kor ateşle dolu mangalı getirip Allah'a sığınarak o kızgın közleri avuçladı
Adamların dehşetten açık kaldı gözleri
Onlar hayret ve dehşetle bakarken kor ateş sönüverdi Onun avcunda
Bunu gözleriyle gördüler
O anda kalbleri değişti
İslam’ın sevgisi doldu gönüllerine
O esnada gaibten;
- Ateş halis mümine zarar veremez! diye bir ses işittiler
Artık bahaneleri kalmamıştı
Kelime-i şehadeti söylediler oracıkta
Ve yedisi de talebesi oldu bu büyük Veli’nin
Hem kısa zaman içinde Evliya oldu hepsi
alıntı
Muinüddin-i Çeşti hazretlerinin zamanında Bağdat’ta yedi kişi vardı ki Ateşe tapıyorlardı
Ateş sizi yakacak...
Sıkı riyazetler çekiyor uzun süre aç kalıyor böylece nefslerine eziyet ediyorlardı
Böyle günlerce açlık susuzluk çekerek sonunda istidraca kavuştu bunlar
Yani harikulade işler yapabiliyorlardı
Fakat cahil halk bunların yaptığı işlere keramet diyor evliya zannediyorlardı bunları da
Nihayet Muinüddin Çeşti hazretlerini işitip görüşmek istediler kendisiyle
Ve Bağdat’tan kalkıp Hindistan’a geldiler
Evini öğrenip huzuruna girdiler birlikte
Fakat onu görür görmez büyük bir dehşete kapıldılar birden
Sonra bir titreme aldı bedenlerini
O büyük zat onlara heybetle bakıp;
- Siz Allah'tan hiç utanmaz mısınız ki Hak teâlâ dururken ateşe tapıyorsunuz? buyurdu
Şaşırdılar
Zira gizliyorlardı ateşperest olduklarını
- Ee şeyy biz ateşe ahirette bizi yakmasın diye tapıyoruz dediler
Büyük Veli;
- Ey ahmaklar! Ateşe tapanlar ahirette yanmaktan kurtulamazlar Allah’a inanmayanlar muhakkak yanacaktır Siz de yanacaksınız! buyurdu
Ve ilave etti:
- Bakın ben Allah'a inanıyorum Bu yüzden ateş beni dünyada da yakmaz ahirette de
- Nasıl olur? dediler Ateş elbette yakar Yakmaz diyorsanız isbat etmelisiniz bunu
Közleri avuçladı
Muinüddin-i Çeşti hazretleri içi kor ateşle dolu mangalı getirip Allah'a sığınarak o kızgın közleri avuçladı
Adamların dehşetten açık kaldı gözleri
Onlar hayret ve dehşetle bakarken kor ateş sönüverdi Onun avcunda
Bunu gözleriyle gördüler
O anda kalbleri değişti
İslam’ın sevgisi doldu gönüllerine
O esnada gaibten;
- Ateş halis mümine zarar veremez! diye bir ses işittiler
Artık bahaneleri kalmamıştı
Kelime-i şehadeti söylediler oracıkta
Ve yedisi de talebesi oldu bu büyük Veli’nin
Hem kısa zaman içinde Evliya oldu hepsi
alıntı