Gulinur
Sun 19 December 2010, 12:29 pm GMT +0200
ÂŞIKLARIN MÂBEDİ
Âşıklar Kâbe’ye bile sırt döndü,
Bildiler, dostun sadrınadır hürmet...
Alınlarında peygamberin mührü,
Nerede hayâ var, orası mâbet...
Zamana mekâna sığmaz Sevgili,
Kavuşmak için mescide ne hâcet...
Yeryüzü, gökyüzü, bir uçsuz handır,
Nerede ki aşk var, orası mâbet...
Yetmez ki âh yetmez onlara gündüz,
Âşıkların uykusu da ibâdet...
Havra, kilise, câmi kuru yapı,
Nerede sevdâ var, orası mâbet...
Gönül ehli görüntüye takılmaz,
Ne sırlıdır iman denen alâmet...
Mağara, sahil, ağaç dalı, dağlar...
Nerede zikir var, orası mâbet...
Gaflet ile cem olduğun yer değil,
Nerede tefekkür, orası mâbet...
Nankör olup oturduğun yer değil,
Nerede şükür var, orası mâbet...
Cümle âlem ibâdet-gâh âşığa,
Toprak, deniz, hava, su birer âyet...
Yönelmek iste yeter ki Cânâna,
Tarla, tezgâh, çarşı, pazar hep mâbet...
Neslihan Nur Türk
Âşıklar Kâbe’ye bile sırt döndü,
Bildiler, dostun sadrınadır hürmet...
Alınlarında peygamberin mührü,
Nerede hayâ var, orası mâbet...
Zamana mekâna sığmaz Sevgili,
Kavuşmak için mescide ne hâcet...
Yeryüzü, gökyüzü, bir uçsuz handır,
Nerede ki aşk var, orası mâbet...
Yetmez ki âh yetmez onlara gündüz,
Âşıkların uykusu da ibâdet...
Havra, kilise, câmi kuru yapı,
Nerede sevdâ var, orası mâbet...
Gönül ehli görüntüye takılmaz,
Ne sırlıdır iman denen alâmet...
Mağara, sahil, ağaç dalı, dağlar...
Nerede zikir var, orası mâbet...
Gaflet ile cem olduğun yer değil,
Nerede tefekkür, orası mâbet...
Nankör olup oturduğun yer değil,
Nerede şükür var, orası mâbet...
Cümle âlem ibâdet-gâh âşığa,
Toprak, deniz, hava, su birer âyet...
Yönelmek iste yeter ki Cânâna,
Tarla, tezgâh, çarşı, pazar hep mâbet...
Neslihan Nur Türk