seymanur K
Mon 19 December 2011, 07:03 pm GMT +0200
Ariyetin Rükünleri
Ariyetin dört rüknü vardır:
1) Muîr (ariyet veren).
2) Müsteîr (ariyet alan).
3) Muâr (ariyet olarak alınan şey).
4) Siga.
Sigada, bir tarafın sözle söylemesi ve diğer tarafın fiilen yapması yeterlidir.
Ariyet verenin şartı; akıl, baliğ, hür ve reşit olmasıdır. Müsteîrin şartı, belli bir kimse olması, mutlak olması ve mutlak tasarruf edebilecek selahiyete sahip olmasıdır.
Muâr, (ariyet olarak alınan şey) ise, aslı kalıcı olmakla kendisinden fayda görülen her şeydir.
Ariyet olarak alınan şeyin şartı da, ondan faydalanmanın mubah olması ve ondan faydalanırken telef olmayan bir mal durumunda olmasıdır.
Ariyet alınan şeyin kendisinde yahut niteliğinde bir zarar veya bir kusur sözkonusu oluşursa; ariyeti alan kişi, kendisine izin verilen sınırda onu kullanmışsa tazmin etmez. Yani o kusur veya zarar için bir şey ödemez.
Mesela; bir kimse ariyet olarak giymesi için birine bir elbise vermiş ve o da normal şekilde giyip elbise bu normal giyimden dolayı yıpranmışsa, tamamen işe yaramaz duruma düşmüş olsa bile onu tazmin etmez.
Biri, ariyet olarak başkasına bir hayvan vermiş ve hayvan ölecek olursa onu tazmin etmez.
Kendisine izin verilen şekilde kullanmışsa hayvanın sırtının yaralanmasından, topal olmasından sorumlu değildir. Ama izin verilmeyen bir hususta kullanmaktan dolayı ona bir zarar gelmişse, onu tazmin etmekle mükellef olup, telef ettiği günkü rayiç üzerinden zararı öder.
Şartlarından birinin ortadan kalkmasıyla ariyet akdi ortadan kalkar. [2]
[2] Kadı Ebu Şuca’, Ğayet’ül-İhtisar ve Şerhi , Ravza Yayınları: 342.