- Arefeyi duyan, bayramı görür

Adsense kodları


Arefeyi duyan, bayramı görür

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
SevD@_GüLü
Sun 14 November 2010, 02:33 pm GMT +0200
      Arefeyi duyan, bayramı görür

Arefe günü Arefe, "bilmek, tanımak, idrak etmek" manalarına geliyor


Allah'a imanla serfiraz bahtiyar kulların, Hakk'ın irfanına erecekleri, O'nu vicdanlarının derinliklerinde duyup tanıyacakları gündür Arefe Hakiki bayramın bir öncesidir O gün milyonlarca insan Arafat meydanında bir araya gelir Ma'rifetin doruklarına ulaşma heyecanıyla gözyaşları ceyhun olur Kelimeler hıçkırıklara karışır Herkes, dua demetini ulu dergâha sanki elleriyle takdim ediyormuş gibi yüreği kıpır kıpırdır
Arafat ovası, ilahî tecellilerin en taşlaşmış kalplerde bile hissedildiği müstesna bir güne şahitlik eder Duanın reddedilme ihtimali yoktur o gün Çünkü her şeyin Sahibi kapıları ardına kadar açmış, sema ehli kafileler halinde yeryüzüne gönderilmiştir İnsanlar, kendilerine ait her şeyden -elbiselerinden bile- azade olmuş, iki bez parçasına sarılarak huzura en yalın halleriyle gelmişlerdir Allah ile kul arasında gölge edecek hiçbir arizî unsur kalmamıştır Öyleyse dem bu demdir
Vakit dua vaktidir Hacılar oradan biz buradan dualarımızla, niyazlarımızla Ma'rifet yamaçlarına doğru yelken açmalıyız Arefe gününü Kadir gecesi gibi değerlendirmeli, herkesi duaya, zikre teşvik etmeliyiz Sesimizi en ücra yerlere ulaşacak kadar yükseltmeli ve "Allah aşkına, gelin bir de duanın gücünü kullanalım; gönülden Allah'a yalvaralım!" diye haykırmalıyız Milletimizi ve bütün Müslümanları bu çok özel günde Hakk'ın kapısında tazarru ve niyazda bulunmaya davet etmeliyiz
Gelin dişimizi sıkıp hiç olmazsa bu geceden sonra, her gece teheccüde kalkalım Kadın-erkek hepimiz önce gecenin zulmetini birkaç rek'at namazla aydınlatalım Sonra da bütün samimiyetimizle dergâh-ı ilahîye el açalım; büyük-küçük acı ve ızdıraplarımızı, arzu ve isteklerimizi bir bir Cenâb-ı Hakk'a şerh edelim Bizi gören, soluklarımızı duyan, içimizden geçenleri bilen ve iniltilerimizi değerlendiren her şeye Kâdir, her şeye Hâkim, istediğini istediği gibi yapan, yaptığı her şeyde farklı
her farzın ardından sesli olarak okumamız gerektiğini unutmamak gerekiyor Unutursak bir vacibi terk etmiş, vacibin sevabından mahrum kalmış oluruz
Evet, önce Arefe geliyor sonra bayram Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi, bir sohbetinde şöyle buyuruyor: "Dünya itminana ermiş ruhlar için bir Arafat'tır Dünyada geçen zaman da, bayrama nisbeten arefe günü gibidir Gerçek bayrama gelince, o daha ötede, ötelerin de ötesindedir Bu itibarla Arafat dolu dolu yaşanmalıdır Hac esnasında Arafat'ı kaçıran insanlar, onu bir yıl sonra tekrar yakalayabilir Fakat dünya-ahiret teşbihi içinde verdiğimiz Arafat bir kere idrak edilir ve fevt edilince de bütün bütün kaçırılmış olur" Öyleyse hakiki bayramlar için Arefe'yi iyi değerlendirmek gerek



Alıntıdır