- Amellerin Melei Alâ da istikrarı

Adsense kodları


Amellerin Melei Alâ da istikrarı

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
sumeyye
Sat 12 February 2011, 03:05 pm GMT +0200
Amellerin Mele-i A’lâ’da İstikrarı:


Sonra amellerden birçoğu, Mele-i a’lâ’da istikrar kazanır ve o amele ora sâkinlerinin, sudur ettiği hâlet-i rûhiyeden sarfınazarla asaleten güzel ya da çirkin bulduklarına dair teveccühleri yönelir. Dolayısıyla kişinin amellerden uygun olanı işlemesi, kendilerine yaklaşması, benzemesi ve nurlarım elde etmesi için Mele-i a’lâ’dan gelen ilhamları kabul mesabesinde olur. Kötü amellerin işlenmesi  halinde ise, bunun aksi olur.

 

Amellerin İstikrarı Çeşitli Şekillerde Olur:

 

1. Mele-i a’lâ sakinleri, Rablerinden, beşer nizamının ancak ve ancak falan amelin işlenmesi, falanca işin de terki ile gerçekle­şebileceğini öğrenirler. Bu ameller onların katında temessül eder ve oradan da şeriatın hükümleri olarak iner.

2. Amellere yapışan ve onlarda müdavim olan insan nefisleri Mele-i a’lâ’ya intikal ettikleri zaman ve o amellere yönelik ora sâkinlerinin hüsnü kabulleri ya da kötü bulmaları yöneldiği za­man ve bunun üzerinden bu şekilde asırlar ve nesiller geçtiği za­man, o amellerin suretleri onların yanında istikrar kazanır ve o zaman ameller hal ve sıfatlarıyla, selef-i sâlihten bize ulaşan me’sûr afsun ve rukyelerin etkisi gibi etki eder.

Allah’u a’lem!

 

13) Mücâzâtın [222]  Sebepleri
 
1- Nefsin, Melekî Güç Vasıtasıyla İşlediği Fiillere Yönelik Bir His Duyması:
 

Bil ki: Mücâzât sebepleri -her ne kadar çok ise de- sonuç itibarıyla iki esasa çıkar:

a) Nefsin, melekî güç vasıtasıyla işlediği fiil ya da edindiği bir huyun, kendisine uygun olmadığını hissetmesi. Bu his sonucunda nefiste bir nedamet, hasret ve elem doğar ve bu haleti ruhiye belki de uyku ya da uyanıklık halinde elem verici, horlayıcı ve tehdit edici olayların temessül etmesini gerekli kılar. Nice nefisler vardır ki, muhalefet ilhamı için istidatlı bulunmaktadır ve meleklerin dili üzere kendisine zahir olması için ona hitap olunmaktadır; aynen istidatlı bulunduğu diğer ilimlerde olduğu gibi. Aşağıdaki âyet-i kerîmede işte bu esasa işaret olunmaktadır:

“Hayır! Her kim bir kötülük eder de onun kötülüğü kendisini çepeçevre kuşatırsa işte o kimseler cehennemliktir. Onlar orada de­vamlı kalacaklar.” [223]   




[222] Mücâzât: İşlenilen amellere karşılık vermek demektir. İyi olanların ödüllendirilmesi, kötülerinin de cezalandırılmasını içeren bu kelimenin manasını tam olarak karşılayacak bir kelime bulamadığımızdan bir kaç kelime ile ifade yerine aynen korunmasını tercih ettik. (Ç)

[223] Bakara: 2/81.