- Ahlâkın Vazgeçilemezliği

Adsense kodları


Ahlâkın Vazgeçilemezliği

Smf Seo Versiyon , -- Seo entegre sistem.

Array
saniyenur
Wed 1 August 2012, 11:59 am GMT +0200
2- Ahlâkın Vazgeçilemezliği

Doğru bir bakış açısı elde ettikten sonraki en önemli şey ahlâkî sahada öğreticilik yapan kişinin şahsiyet ve davranış şekillerinin her­kes için ömek teşkil edebilecek seviyede ol­masıdır; öyle ki insanlar bu eksen etrafındaki yörüngede hareket etsinler. Kur'ân ve hadis'in, uyulması gerekli kuralları bildirdiği bir vakıadır, ve bunlar insanlara sadece yap­maları gereken şeyler hakkında bilgi verirler. Ahlâkı yüceltme vazefesine teşebbüs eden ki­şi ise İlahi Rehberliğin aydınlığında kendi şahsi davranışlarıyla insan fıtrat ve mizacının bu kurallarla nasıl uyum içinde olabileceğini gösterir. İnsanoğlu hırs ve arzular ile dolu­dur; nefsini frenleyebilmeli ve nefsine tuttu­ğu yolların kötülüğünü gösterip onu bu kötü­lükler konusunda bilinçlendirdikten sonra ha­yatın güzel yollarına yönlendirmeli, böylece huzur ve sükûna erişip mutmain bir nefis ha­line gelmesini sağlamalıdır. Nefsi tezkiyede ahlâk öğreticisinin (yani Hz. Peygamber'in) hareket tarzı mükemmel bir örnek ola­rak kullanılabilir. Her mümin huy ve davra­nışlarını Hz. Peygamber 'in karakter ve hareket tarzıyla aynı çizgide tutmalıdır. An­cak bu duruma erişene kadar, nefsini tezkiye edip, yenilemelidir ki böylece hevâ ve heveslerine tâbi olmasınlar (4: 135), ve doğru yol üzerinde bulunmayan atalarının yolunu takip etmesinler (43: 23).

Bu yolla, ahlâkî terbiye sonucunda kişinin kalbinde Allah'ın emir ve yasaklarını İhlâl korkusu yer eder, gönlü ve nefsi tamamıyla olumlu bir başkalaşım geçirir.

Hz. Peygamber şöyle buyurmaktadır: "Al­lah kulunun iyiliğini dilediğinde onun nefsi kendisine doğru yolu tutmasını tavsiye eder, ona iyi şeyler yapmasını ve kötü şeylerden kaçınmasını emreder."

Kur'ân faziletli bir insanın kalbini şöyle tas­vir etmektedir: "Ama kim Rabbi'nin azame­tinden korkar ve nefsi kötü heveslerden ah-koyarsa, (onun için) gidilecek yer çenettir."  (79:40-41).

Rahman suresinde şu âyetleri okumaktayız: "Rabbine karşı durmaktan korkan kimseye iki cennet vardır. Öyleyken Rabbinizin ni­metlerinden hangisini yalanlarsınız?" (55: 46-47).

Kişi bu kalp durumuna erdikten sonra karak­ter standardını ve sosyal seviyedeki hareket tarzını yükseltecek olan bir tezkiye (arınma, saflaşma) konumuna ulaşmış uemektir.